Arrive early translate Turkish
75 parallel translation
I think this baby will arrive early.
Sanırım bebek erken doğacak.
The Captain has ordered me to arrive early, to have fun.
Kaptan birkaç gün erken gidip, dinlenmemi emretti.
You arrive early.
Erken geliyorsun.
It's better to arrive early first than late last.
Erken gelmek, geç kalmaktan daha iyidir.
I have to arrive early to glare disapprovingly at the stragglers.
Geç gelenlere ayıplayarak bakmak için erken gitmek istiyorum.
- Go on! - Even though I arrive early, everybody is already there, but the surprising part is... I'm the only one who's prepared.
- Erken gelmiş olmama rağmen herkes benden önce davranmış ve şaşırtıcı kısım şu ki ben giyinik olan tek kişiyim.
We must arrive early to catch some fish...
Balık yakalamak için ve Marianne'nin hazırlaması için...
You arrive early. My daughter and I welcome you.
Erken gel.kizim ve ben sizi selamliyoruz.
Call BIC as soon as I leave, tell them I'll arrive early. See if they can move up my meeting with Lee Wen-Qi.
ben ayrılır ayrılmaz, BlC'i ara erken geleceğimi söylersin bakalım Lee Wen-Qi ile toplantı yapacaklar mı?
It is fortunate you were able to arrive early.
Erken geldiğin için şanslıyız.
Go early, arrive early!
Erken çık, erken var!
I usually arrive early to prepare breakfast, but I stopped at the market this morning.
Genellikle kahvaltı hazırlamak için daha erken gelirim, fakat bu sabah markete uğradım.
Let me make this really clear. If any more shipments arrive early, we will refuse them.
Fazla mal üretirsen depolama masraflarını sen karşılarsın.
- Did Ei, arrive early?
- Merhaba, vay canına, geldin, ha?
Actually, it's polite to arrive early.
Aslında erkenden gitmek kibarlıktır.
I don't want to be late so I always arrive early.
Geç kalmak istemem, o yüzden hep erken gelirim.
Arrive early.
Erkenden geldi.
Tomorrow at 9'0'clock arrive early children, the old and the young.
Yarın sabah seçmeler saat 9'da. ... çocuklar ve gençler arasında!
You should arrive early, prepare an exit strategy, and know you could be in for an ugly surprise.
Erken gitmeli, kaçış stratejinizi hazırlamalı,... ve çirkin bir sürprizle karşılaşabileceğinizi bilmelisiniz.
I always arrive early.
Ben her zaman vaktinde gitmişimdir.
- Wrong, arrive early.
- Yanılıyorsun, oraya erken geleceğiz.
Arrive early. I'll try reserve a table. But there is half full I do not want to stand up.
Erken gibi geleceğinden emin ol, masa ayırtmaya çalışacağım ama çok kalabalık olacak ve ben de senin ayakta kalmanı istemiyorum o yüzden erken gibi gel.
Is it cool to arrive early?
Erken olması sorun değil dimi?
She was going to spend the night at Green Valley, but arrive here early in the morning.
geceyi yeşil vadide geçirecekmiş fakat sabah burada olacak.
It's not even an official dinner, so you can arrive a bit early,
Resmi bir akşam yemeği bile değil, biraz daha erken gidebilirsin,
The police will arrive late tonight or early in the morning by craft.
Polis bu gece geç vakitte veya yarın sabah ancak burada olacak.
I was supposed to arrive tomorrow, but I came a day early because I'm starting work in the morning and I figured I could spend the night here.
Yarın gelecektim ama bir gün erken geldim çünkü.. ... yarın işe başlıyorum ve geceyi burada geçiririm diye düşündüm. Gördün mü?
We didn't think you'd arrive so early.
Bu kadar erken geleceğini düşünmemiştik.
After work... If I had a date with somebody like you... I'd arrive 5 minutes early.
Sizle randevum olsaydı, işten biraz daha erken gelirdim.
It's still early, the train will arrive at 11 PM.
Saat daha erken, tren saat 11'de gelecek.
They arrive late, they leave early, stay home when they are sick.
Geç geliyorlar, erken gidiyorlar. Hastayken evde kalıyorlar.
He could arrive casually at his party as if he were another guest... and might leave early... for a more modest but comforting address in the East 30s.
Kendi partisine adeta bir misafir gibi gelebilir... sonra, daha alçakgönüllü bir semtteki daha rahat ettiği... bir başka eve gitmek üzere partiden erken ayrılabilirdi.
Let's see what happens if I make them arrive just a little early.
Biraz erken yağmasını sağlarsam bakalım neler oluyor.
What's this that you're going to arrive home early every night?
Nasıl yani her gece eve erken mi döneceksin?
And she heard Ismay telling Smith to have the "Titanic" arrive in New York a day early.
Ismay'in Smith'e Titanik'i New York'a bir gün erken ulaştırması için talimat verdiğini burada duymuş.
What's this that you're going to arrive home early every night?
Nasıl yani her gece eve erken mi Döneceksin?
But early on a Tuesday, you arrive with an army.
Fakat Salı saha bir orduyla buraya geliyorsun.
So you arrive late to leave early?
Geç gelip, erken ayrılıyorsun!
Too late to arrive. Too early to leave.
Ayrılmak için geç, gitmek için de çok erken.
It's too early to go to the village. We shouldn't arrive in daylight.
Saat çok erken, köye gün ışığında girmemek lazım.
You need to arrive to your targets early, when it's quiet.
Hedeflerinize erken saatte gitmeniz gerek, ortalık sessizken.
It quickly became clear that Mrs. X had arranged for me to arrive everywhere torturously early.
Açıkça belli oldu ki Bayan X benim her yere zamanından epey önce varmamı ayarlamış.
Arrive for school early.
Erkenden okulda ol.
I am transfered in the Nord pas de Calais, i just did'nt want to arrive too early...
Kuzeye tayin oldum ve çabuk gitmek istemiyorum..
Be sure to arrive at the hospital 4 hours early for pre-op. Thank you.
Ameliyattan 4 saat önce hastanede bulunmanız gerektiğini hatırlatmak için aramıştım.
The wines will have to arrive a month or so early so they'll have time to recover.
Şaraplar bir aydan önce burada olmalı. Ancak toplanırlar.
I think an early strike as they arrive in Nobu Village should do it.
Bence onlar Nobu'ya ulaşmadan erken davranıp saldırmalıyız.
So get there early. - Arrive early.
- Erken gibi geleceğiz.
No, Lois, early is when you arrive at your destination by a set time not when you see it seven blocks away.
"Erken" kelimesi, gideceğin yere zamanından önce vardığında kullanılır. Yedi blok uzaktan gördüğünde değil.
I always loved when I would arrive places early and she would show late.
Buluşacağımız yerlere benim erken, onunsa geç gitmesini çok sevmişimdir hep.
Mr. Jane, there is a reason that I asked you to arrive two hours early.
Bay Jane, iki saat önce gelmenizi belli sebeplerden dolayı istedim.
early 423
early in the morning 22
early morning 27
early on 27
early days 21
early this morning 50
arrivederci 74
arrived 37
arrives 17
early in the morning 22
early morning 27
early on 27
early days 21
early this morning 50
arrivederci 74
arrived 37
arrives 17