Be honest with me translate Turkish
822 parallel translation
I can release you from this torture if you will be honest with me.
Eğer bana karşı dürüst olursan seni bu işkenceden kurtarırım.
Be honest with me.
Bana karşı açık sözlü olun.
- Oh, Harry, be honest with me.
Harry, bana karşı dürüst ol.
You can be honest with me.
Açık konuşabilirsiniz.
If you cannot be honest with me, we shall have nothing more to say to each other.
Bana karşı dürüst olmazsan daha fazla konuşmamıza gerek kalmaz.
- Before I ask you to be honest with me, perhaps I should be completely honest with you.
- Bana karşı dürüst olmanızı istemeden önce, sanırım size tamamen dürüst olmam gerekiyor.
I'd hoped you'd be honest with me.
Bana karşı dürüst olmanızı umuyorum.
Come on, be honest with me.
Hadi bakalım, dürüst ol.
Please be honest with me
Gözünü seveyim, bana karşı dürüst ol.
Walter, you must learn to be honest with me.
Walter, bana karşı dürüst olmayı öğrenmelisin.
Then be honest with me.
Bana samimi söyle.
You have to be honest with me
Doğru söylesen iyi olur
Be honest with me, has that thought aver crossed your mind?
Bana karşı dürüst ol, aklından bu düşünce geçti mi hiç?
You have to be honest with me.
Benimle dürüst olmalısın.
Well, but you'd be honest with me.
Pekalâ ama en azından bana karşı dürüst olabilirsin.
Please, be honest with me.
Lütfen dürüst ol.
Why don't you be honest with me?
Neden bana karşı dürüst olmuyorsun?
- Be honest with me.
- Dürüst ol.
I just want you to be honest with me.
Bana karşı dürüst olmanı istiyorum.
- "Just be honest with me."
- Önüne gelenle yatan ben değilim.
- Tell me everything. Be honest with me. Annie, uh...
Lütfen bana her şeyi anlat.
- You can be honest with me, Paul.
- Bana karşı dürüst ol, Paul.
You've got to be honest with me about when you pass out and when you... see things that maybe I don't see, you understand?
Bana karşı dürüst olmalısın... bayıldığında... bazı şeyler gördüğünde belki benim göremediğim şeyler. Anlaştık mı?
There's no guarantee it'll work, and you're gonna have to be honest with me.
İşe yarayacağına dair garanti veremem ve bana karşı dürüst olmak zorundasınız.
Hey, would you be honest with me?
Bana dürüstçe söyler misin?
"Be honest with me! I can't stand your lies!" Yes.
Oysa söylediğim pek bir şey yok.
Be honest with me.
Benimle açık konuş.
Take me to work with you, Pop, I won't be in your way, honest, I won't
Yapmazdım. Sana güvenmem için bana geçerli bir sebep verseydin.
Mr Bledsoe, let me be honest with you.
Bay Bledsoe, bana dürüst olun.
Let me be honest with you.
Seninle dürüst olayım.
If he'd been honest with me, he'd be alive now and I'd know the murderer.
Bana karşı dürüst olsaydı, şu anda yaşıyor olurdu ve ben de katilin adını bilirdim.
To be honest with you, Kim... The only one you should be afraid of is me.
Doğrusunu söylemek gerekirse, Kim... korkman gereken tek kişi benim.
- Just be as honest with me as you can.
- Bana karşı dürüst olabilirsin.
Just be honest with me.
Bana karsi dürüst ol.
If you can't be honest with yourself, you can't with me.
Kendine karşı dürüst olamazsan, bana karşı hiç olamazsın.
Look, Mrs. Blaylock... I'm sure your husband's furious with me and I don't blame him, really. To be honest with you, I didn't believe him yesterday.
Bakın Bayan Blaylock eminim kocanız bana karşı çok öfkelidir ve onu suçlayamam.
If there's some other way... that I can be honest with you, tell me.
Sana karşı dürüst olabileceğim başka bir yol varsa, söyle bana.
Want me to be honest with you?
— Dürüst olmamı ister misin? — Hayır.
You want me to be honest with you?
Sana karşı dürüst olayım mı? PNS'den kovuldum, tamam mı?
So, I want you to be totally honest with me on how the machine makes you feel.
Bu yüzden makinenin kendini nasıl hissettirdiği konusunda dürüst olmanı istiyorum.
You can be honest with me.
Bana karşı dürüst olabilirsin.
To be honest with you, your great father, may Allah bless him, appeared to me weak and tired.
Dürüst olmam gerekirse, babanız, Allah ona uzun ömür versin, ama bana yorgun ve zayıf düşmüş göründü.
You can be perfectly honest with me.
Bana karşı dürüst olabilirsin.
Now, I want you to be absolutely, totally, genuinely honest with me.
Şimdi, kesinlikle, tamamımıyla, açıkça bana dürüst olmanı istiyorum.
"Mum, help me please, I don't know what I'm doing, I don't know where I'm going." And I'd say, " Great, because now we can be honest with each other.
"Bak anne" yardım et lütfen, ne yaptığımı, nereye gittiğimi bilmiyorum " dersen harika derim, çünkü ancak o zaman birbirimize dürüst olabiliriz.
Well, I wanna be honest with you because you've always been honest with me, Lola.
Sana karşı dürüst olmak istiyorum, çünkü sen bana karşı daima dürüst oldun, Lola.
You know, it's very difficult for me to be honest with you at a time like this.
Böyle bir zamanda seninle dürüst olmak benim için çok güç.
To be honest with you, it doesn't make sense to me either, Miss Gayley.
Açık konuşmak gerekirse, benim için hiç fark etmiyor, bayan Gayley.
You can be absolutely honest with me.
Bana karşı tamamen dürüst olabilirsin.
Let me be honest with you.
Size karşı dürüst olacağım.
It is also noteworthy that this drug that this drug was developed in cooperation, not competition with Chicago Memorial Hospital in what we hope will be the model for a continued dishonest excuse me, honest...
Ve şu kayda değer ki bu ilaç ki bu ilaç geliştirilirken Chicago Memorial Hastanesi ile mücadele değil, işbirliği yapıldı.