English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Blasphemy

Blasphemy translate Turkish

464 parallel translation
This is blasphemy.
Tanrı'ya resmen küfrediyorsun.
You've committed the supreme blasphemy.
Çok büyük bir günah işledin.
When the enemy invokes God, that is blasphemy, Your Majesty.
Onların Tanrı'ya yakarışları ancak bir küfürdür, Majesteleri.
Independence - that's middle-class blasphemy.
Bağımsızlık... bu bir orta sınıf sövgüsü.
Blasphemy, I calls it to talk that way about a man's best friend.
Küfür, diyorum ki bir erkeğin konuşmasında en güzel nidadır.
Blasphemy!
Küfür!
You've committed the supreme blasphemy.
En büyük küfrü işledin.
Blasphemy, sacrilege, and hypocrisy.
Kütür, saygısızlık, ikiyüzlülük!
Typical blasphemy!
Tipik bir dine küfretme hadisesi!
And you, madam, are enough to make a saint take to blasphemy!
Sen de bir azize, dine isyan ettirecek kadar varsın!
Do not speak in blasphemy.
Dinimize küfretme.
The idea of you being rich. That's blasphemy.
Senin zengin olman fikri günah.
That's blasphemy!
Bu küfürdür!
They have an expression or two you'd probably call blasphemy.
Bir ya da iki ifadeleri vardır ki, belki siz küfür sayarsınız.
One more blasphemy for good measure, and then... bam.
İyi bir derece için bir tane daha küfür ve sonra, BAM!
- Is it blasphemy to speak her name?
- Annenin adını vermek küfür müdür?
Speak not to me of blasphemy, man.
Bana kafirlikten bahsetme.
Come about. Do thee not see... that by serving Ahab we share in his blasphemy?
Ahab'a hizmet ederek onun işlediği günahı da paylaştığınızı görmüyor musunuz?
- Blasphemy, ignorant.
- Cahiller, kutsal şeylere ve Tanrı'ya saygısızlık ediyorsunuz.
Those unbelievers who disturbed your handmaiden the Princess Ananka, shall suffer for their blasphemy.
Hizmetkarın Prenses Ananka'yı... ... rahatsız eden o kafirler günahlarının cezasını çekecek.
Profanity, blasphemy, religious desecration.
Kutsallığa, dine saygısızlık, günah.
- That's blasphemy!
Bu dine küfürdür!
- Mr Babbitt, to doubt is not blasphemy.
Bay Babbitt, şüphe duymak dine küfür değildir.
When you say "blasphemy", you mean " Don't dare disagree.
"Dine küfür" dediğinizde, " muhalif olma.
Blasphemy!
Dine küfür!
Someone's got to make them pay for their filthy blasphemy.
Birisinin onlara bu günahlarını ödetmesi gerekiyor.
He is accused of sedition and blasphemy, for which he should suffer death.
Kışkırtma ve tanrılara sövmek ile suçlanıyor ve bu yüzden ölümü hak edecek.
She thinks of nothing, day or night except this prophet from Nazareth, who's on trial for blasphemy.
Gece gündüz, tanrılara sövdüğü için... yargılanan Nasıralı peygamberinden başka hiçbir şey düşünmüyor.
And they call it blasphemy.
Ve buna tanrıları sövme diyorlar.
- We heard she preaches blasphemy.
- Tanrılara sövdüğünü duyduk.
For blasphemy, and spreading blasphemy, this woman is condemned.
Bu kadın, tanrılara sövmek ve bunu yaymakla suçlanıyor.
- Blasphemy!
- Tanrılara sövmek!
Blasphemy is a bad beginning for such a journey.
Allah'a şirk koşmak bu yolculuk için kötü bir başlangıç.
- Blasphemy.
- Dinsiz.
If I were to punish every blasphemy, I'd soon lose all loyalty and respect.
Her küstahlığı cezalandıracak olursam saygınlığımı kaybederim.
Meaning no blasphemy...
Küfür etmek istemem...
Enough blasphemy!
Bir de küfrediyor!
There is pardon for all the other sins and blasphemies of men but not for blasphemy against the Holy Spirit.
Size derim ki, insanların işlediği her günah, ettiği her küfür bağışlanacak ;.. ... ama Ruh'a karşı yapılan küfür bağışlanmayacak.
You have heard his blasphemy for yourselves.
İşte, küfrü siz de işittiniz.
What is the meaning of this blasphemy?
Tanrı'nın evinde bu saygısızlık da ne oluyor?
- Blasphemy!
- Rabbimize küfretti!
Yesterday, this Baptist spoke blasphemy.
Vaftizci, dün kutsal değerlere hakaret etmiş.
That's blasphemy!
Bu, dine küfürdür!
I say it is blasphemy.
Bunun dine hakaret olduğunu iddia ediyorum.
He is here now charged with the crimes of sedition sorcery and blasphemy.
İsyana kışkırtma, büyücülük ve Tanrılara hakaret suçlarını işlediği iddiasıyla burada bulunuyor.
You are charged with blasphemy.
Tanrılara hakaretle suçlanıyorsun.
We are trying this man for blasphemy. Please be seated.
Bu adamı Tanrılara hakaretten yargılıyoruz Lord Nicodemus.
This man is guilty of blasphemy, Lord Nicodemus!
Bu adam Tanrılara hakaret ettiği için suçlu Lord Nicodemus.
- Blasphemy!
- Hakaret!
She wore it for her lover Who was far, far away. Blasphemy...
Evet, onu oyalayın, madam.
It's blasphemy!
Bu resmen küfür!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]