English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Bubblegum

Bubblegum translate Turkish

179 parallel translation
All the time he's chewing bubblegum.
Sabahtan beri sakız çiğneyip duruyor.
And stop feeding him bubblegum.
Ayrıca onu cikletle beslemeyi de bırak.
That was a Texas bubblegum machine on your back door.
Tam arkanda bir Texas çiklet makinesi vardı.
- A Texas bubblegum machine?
- Bir Texas çiklet makinesi mi?
Sorry I'm back, I forgot my bubblegum.
Döndüğüm için özür dilerim. Sakızımı unutmuşum.
Go buy yourself some bubblegum.
Git kendine sakız al.
I have come here to chew bubblegum and kick ass.
Buraya sakız çiğneyip kıçınızı tekmelemeye geldim.
And I'm all out of bubblegum.
Ve sakızım bitmiş.
Bubblegum.
Sakız.
If you knew how much bubblegum I had to sniff to find you...
Benim hatam değildi! Seni bulmak için ne kadar sakız koklamam gerektiğini bilseydin.
I have come here to chew bubblegum and kick ass.
Buraya sakız çiğnemeye ve kıç tekmelemeye geldim.
And I'm all out of bubblegum.
Ama sakızdan da bıktım.
- I have a black bubblegum company.
- Bir zenci sakız şirketim var.
Bubblegum pink. That would be a good color for you, Scully.
Bu renk sana çok yakışırdı Scully.
Bubblegum pink.
Çiklet pembesi.
Pitiful ballplayers of Earth I am Ethan "Bubblegum" Tate, commander of the Harlem Globetrotters.
Dünyanın zavallı oyuncuları Ben Ethan "Bubblegum" Tate, Harlem Globetrotters'ın kaptanıyım.
Clyde Dixon to Bubblegum Tate.
Sweet Clyde Dixon'dan Bubblegum Tate'e.
The Trotters are down by six.
Bubblegum, Trotterlar altı sayı geride.
- You're that Bubblegum Tate?
- Sen o meşhur Bubblegum Tate misin?
- Any luck, Bubblegum?
- Gelişme var mı, Bubblegum?
Bubblegum, I'm a huge fan of your work, both on and off the court.
Bubblegum, benim adım Bender, büyük bir hayranınım, hem iç hem dış sahada.
Bubblegum, look.
Bubblegum, şuna bak.
- Let Bubblegum tell it.
- Hadi Bubblegum açıklasın.
What better way to celebrate than by showing Bubblegum the Globetrotter uniform I made.
Bunu kutlarken Bubblegum'a yaptığım Globetrotter formasını göstermenin tam zamanı.
Bubblegum might let me organize a bake sale for the Globetrotter wives.
Hey Leela, Bubblegum, Globetrotter adına kek yapıp satmama izin verdi.
Bubblegum, we failed.
Bubblegum, yanılmışız.
- What do you say, Bubblegum?
- Ne dersin, Bubblegum? - Hayatta olmaz.
Vintage Bubblegum.
Helal Bubblegum.
They wanna turn me into some bubblegum pop princess.
Beni sahte pop prensesine dönüştürmek istiyorlarmış.
Globetrotter Ethan "Bubblegum" Tate.
Harlem Globetrotter takımının kaptanı, Ethan "Bubblegum" Tate.
BUBBLEGUM WENT RIGHT INTO THE CARPET. ANYWAY, IT'S OK.
Sakız doğruca halıya yapıştı ama sorun değil.
I'm not gonna let you and Hong Kong Phooey up there turn me into some poppy bubblegum wannabe. Okay?
Senin ve oradaki Hong-Kong'çuların beni çiklet baloncuğuna dönüştürmesine izin vermeyeceğim.
- Here I am, trying to nurture this artist, yet you're this pop bubblegum sensation, and that's okay.
- Ben seni sanatçıya dönüştürmek istiyordum, sense bu çiklet baloncuğu hissin var. Hayır değilsin bebeğim. Ama sorun değil.
How about bubblegum?
Çiklet?
This is even worse than when you ate that bubblegum out of the garbage.
Bu çöpteki sakızı yediğin zamandan da berbat bir durum.
- # And ate bubblegum pie # - # Yum!
- # Ve Balonlu sakız pastası yerler # - # Yam!
I wish i could have said goodbye to bubblegum. I have stick gum.
Ciklet'imle vedalaşabilseydim keşke.
Bubblegum's my dog.
- Bende çubuk sakız var. - Ciklet, köpeğim olur.
Bubblegum.
Ciklet.
Are you suggesting that I'll find the answers to life and death in a bubblegum machine?
Yani bana ölüm ve hayata dair tüm cevapları bir ciklet makinesinde bulacağımı mı söylüyorsunuz?
Bubblegum's dead?
Ciklet öldü mü?
You knew about bubblegum?
Ciklet'i biliyor muydunuz?
How did bubblegum die?
Ciklet nasıl öldü?
and the apex of that niche was the creation of the perfect new breed of dog Harold Hundin named bubblegum.
Ve o sektörün tepesi,... yepyeni mükemmel bir köpek soyu yaratılmasıydı. Harold Hundin buna Ciklet demişti.
So, bubblegum was a coll-a-dor-russell-a-poo.
Yani, Ciklet coll-a-dor-russell-a-no cinsiydi.
Snuppy wanted our bubblegum.
Snuppy, Ciklet'imizi istiyordu.
I'm gonna clone bubblegum from her remains.
Ciklet'i, ondan kalanlardan klonlayacağım.
But bubblegum wasn't your dog!
Ama Ciklet sizin köpeğiniz değildi!
I own bubblegum dead or alive
Ciklet, ölü ya da diri benim. Harold, Ciklet'i size mi sattı?
Harold sold you bubblegum? Against his wives'wishes. Probably why they wanted him dead.
Karıları istememesine rağmen, muhtemelen o yüzden onu öldürdüler.
you knew Harold was gonna sell bubblegum to Snuppy, yet you neglected to mention it in our previous conversation.
Harold'ın Snuppy'ye Ciklet'i satacağını biliyordun,... yine de geçen görüşmemizde bundan bahsetmedin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]