Cardio translate Turkish
492 parallel translation
He's a patient in the cardio ward.
kardiyoloji servisinde yatıyor, hasta.
Get the cardio read-out.
Kardio sonuçlarını getir.
Begin cardio-aid and ventilation.
Kalp ve solunum desteğine başlayın.
Cardio-stimulator.
Kalp dengeleyici.
" Alternatives to Cardio-Non-Invasive Arterial Plaque-Reducing Therapy.
"Cardio-Non-Invasive Arterial Plaque-Reducing Terapinin alternatifleri"
I am board certified in cardio-thoracic medicine and trauma surgery,
Kardiyo-Göğüs tedavisinde ve Travma cerrahisinde uzmanım.
Cardio pulmonary arrest.
Kalp atımı durmuş.
- Respiratory rate Two-second cardio.
İki saniyelik kardiyo.
It's meant for cardio stimulation.
Kalp krizinde kullanılır.
There's a cardio - funk class I want to take.
Kardiyo-telsiz dersi almak istiyorum.
Okay, now, it has voice activation, ejection seats, a power-assisted metamorphic camouflage system, a cardio-homing device.
Oh--Aah! Onlara istediklerini vereceğim! Hadi, Gadget helikopter şapkası.
Man! My cardio's for shit!
Kalbim berbat durumda!
Remember Beau Flynn, head of cardio at the hospital?
Bo Flin'i hatırlıyor musun? Hastanede Kalp Bölümü Başkanı'ydı onu kovdular.
I got a mooing cow-shaped timer for Sookie... some Cardio Salsa tapes for Michel, a book for Dean.
Sookie için inek biçimli möleyen bir saat aldım Michel için Cardio Salsa kasetleri, Dean'e bir kitap aldım.
Oh. Well, I'm glad to see that you got your cardio workout in.
Ama antrenman yapmış olmana sevindim.
Got to do my cardio. 120.
Nabzım 120.
Look, if I make it through this, I promise I'll work out every day... weights and cardio.
Eğer bunu atlatırsam söz veriyorum her gün spor yapacağım, ağırlık ve kalp egzersizleri.
I do cardio.
Antreman yapıyorum.
You do a lot of cardio?
Epey antrenman yapıyorsun ha?
- No, shopping is my cardio.
- Hayır, alışveriş bana hayat veriyor.
The next day, sans nipples... Miranda's cardio put my cardio to shame.
Ertesi gün güneş doğarken, Miranda'nın kalp atışları benimkinden fazlaydı.
Cardio-stimulator.
Kardiyo-uyarıcı.
Cardio-stimulator, neural shock kit.
Kardio uyarıcı sinirsel şok takımı.
In my purse.
- "Cardio Salsa".
- Not if I have to do Cardio Salsa. - What?
"Cardio Salsa" yapacaksam hayır.
Ever had a cardio-bypass or valve replacement?
Baypas ya da kalp kapakçığı nakli oldun mu?
You know, see, I think I've been doing too much cardio.
Yani sanırım ben yeterince egzersiz yapmıyorum.
It's cardio-abs day.
Bugün kalp kaslarını güçlendireceğiz.
- Cardio admin's on line one.
- Kardiyolojinin başkanı birinci hatta.
Five minutes on the cardio.
Bisiklette 5 dakika.
I was getting some cardio in, ran out of water.
Kâlbimi güçlendirmek için, spor yapıyorum.
I want full cardio blast now.
Tam kardio hız istiyorum.
This is one of the top five cardio- -
Bu ilk beşe...
And why do you think you ended up in the cardio unit?
Peki niye kardiyo ünitesinde bulunduğunu sanıyorsun?
Somewhere between his cardio and his strength training Barry got political.
Kalbini güçlendirmek için çalışırken siyasi oluverdi.
I'm gonna shock the biceps later, then some cardio.
Pazuları şişirip sonra da kardioya gideceğim.
Elevated cardio and metabolic rates.
Kalp atışı hızlı. Metabolik değerler yüksek.
I GOT MY FREE WEIGHTS ON ONE SIDE, ALL MY CARDIO ON THE OTHER.
Ağırlıklar bir tarafa, kardiyo bir tarafa.
So my mom's trying to drag me to Cardio Barre again.
Annem beni yine Cardio Bar'a sürüklemeye uğraşıyor.
- I don't think you need any more cardio.
"Cardio" olmana ihtiyacın olduğunu düşünmüyorum.
We were supposed to leave for Cardio Barre 15 minutes ago.
15 dakika önce Cardio Bar için çıkmamız gerekiyordu.
Want to go to a cardio bar, fashion island...
cardio bara, moda adasına falan gitmek isteyecek...
A little cardio might just be what you need though.
Belki de ihtiyacın olan şey sadece küçük bir kalptir.
So, while I drop an NG tube and do a gastric lavage, why don't you go ahead and get an order on EKG with cardio biomarkers.
Neden ben, NG tüpü takıp, mideyi yıkarken, sen de kalp EKGsi için gerekli işlemleri yapmıyorsun?
- Cardio?
- Kardiyo?
Cardio special.
Cardio'nun özelinden.
And one of the limitations- - now I consulted with cardio on this, so don't shoot the messenger- -
Kalp doktorlarına danıştım ve elçiye zeval olmaz.
Last seen approximately 9 : 00 p.m., April 6 2003, leaving the Cardio Deluxe Jam on K Street.
Yaklaşık olarak en son 9 : 00 p.m., 6 Nisan 2003'te K Caddesi'ndeki Cardio Deluxe Cimnastik Salonundan ayrlırken görüldü
Cardio?
Göğüs?
- Cardio Salsa.
- Mıami Sound Machine'i çalıyorlar.
- Cardio Barre?
Cardio Bar, Coop?