Cellphone chimes translate Turkish
26 parallel translation
You're a bad influence. [Cellphone chimes]
İnsanları kötü etkiliyorsun.
[cellphone chimes] Maura : It's time for your five-minute meditation.
Beş dakikalık meditasyon zamanınız geldi.
Nice! [cellphone chimes]
Güzel!
Let's see if we can get a warrant for that number and have S.I.D. meet you at Caitlin Harvey's apartment. [Cellphone chimes]
Bakalım o numara için arama izni çıkartabilecek miyiz? Olay Yeri İncelemeye söyleyin, sizinle Caitlin'in evinde buluşsunlar.
- [Sighs ] [ Cellphone chimes] There we go.
Al bakalım.
Cyrus : Sally, it is not time. [Cellphone chimes]
Sally, şimdi sırası değil.
( Cellphone chimes ) Phones off. Everyone.
Herkes telefonlarını kapatsın.
[cellphone chimes] I drove to work today In a helmet, leather jacket, and boots.
Bugün işe kask, deri ceket ve botlarla geldim.
[Cellphone chimes] Okay?
Tamam mı?
I am counting on you- - [Cellphone chimes]
Sana güveniyorum...
But I have a picture. [Cellphone chimes]
Ama bir fotoğrafı var.
[Cellphone chimes] A rapid deterioration of lung function.
Akciğer fonksiyonunda hızlı bir bozulma gerçekleşir.
[cellphone chimes] We hope.
- Öyle umuyoruz. Bir bu eksikti.
Yeah. But... he won't be there. [cellphone chimes]
Evet ama orada olamayacak.
- [Cellphone chimes] - Tao : Well, from here on out, it's just a matter of who can lie better...
Şu andan itibaren iş kimin daha iyi yalan söylediğine kaldı.
[Cellphone chimes] Uh, no.
Hayır.
- [Cellphone chimes]
Bu gayet normal.
I could do normal. [Cellphone chimes ] [ Sighs]
Normal olabilirim.
[cellphone chimes] Uh, street cams weren't able to get our getaway car, But shotspotter was tripped by the engine noise.
Sokak kameraları kaçış arabasını yakalayamamış ama atış algılayıcısı motorun sesini yakalamış.
- [Cellphone chimes] His mom didn't seem to have a very good reaction to Chris taking the part, either.
Chris'in rolü almasına annesi de pek iyi bir tepki vermemiş gibi.
[Cellphone chimes]
- Maura!
( cellphone chimes )
( Cep telefonu geliyor )
♪ I turn the music up, I got my records on ♪ [cellphone chimes] ♪ from underneath the rubble
"Pizza Teslim Edildi."
[Cellphone chimes] Bobby?
Bobby.
[cellphone chimes] [ ian cotterill's "looking to the sea" plays ] I've been thinking a lot about this concept of home.
Evin konsepti hakkında çokça şeyler düşünürüm.
[Cellphone chimes] Oh, uh, Captain.
- Başkomiserim.