English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Chickie

Chickie translate Turkish

113 parallel translation
- We'll have a chickie-run.
- Ödlek yarışı yapacağız.
You ever been in a chickie-run?
Hiç ödlek yarışı yaptın mı?
Plato, what is a chickie-run?
Eflatun, ödlek yarışı nedir?
Chickie, you don't seem to understand.
Yavrum, anlamana gerek yok.
- I'd like... - I'm with you, chickie.
- Seninleyim piliç.
Come on, chickie!
Hadi be, yavrum!
Oh, come on, chickie.
Haydi ama bebeğim.
Bye, my little chickie.
Elveda ufaklık.
- Hey, chickie!
- Hey, ödlek.
Turn around, chickie baby.
Dön bakalım.
You can be replaced, chickie baby.
Yerine başkasını bulabiliriz.
We all prisoners, chickie baby.
Hepimiz hapisiz tatlı bebek.
Chickie.
Civcivim.
I brought you this food for your little chickie.
Civcivin için yem getirmiştim.
Chickie.
Civcivcik.
Oh, I love my little chickie.
Küçük civcivimi çok seviyorum.
- You just pick out a little chickie, my friend... and it's hug and munch all the way to Chicago.
- Sadece ufak bir piliç seç, dostum... ve bu Chicago'ya kadar sarılmak ve yiyişmek demek.
I believe I see my chickie for tonight.
Sanırım bu geceki pilicimi görüyorum.
Here, chickie, chickie, chickie.
Gel bili bili bili.
And the Whirlybird is a chickie bird!
Ve uçan kuşumuz korkak bir kuş.
Chicken, chicken. Chickie, chickie, chicken.
Tavuk, tavuk, tavuk.
Here, chickie chickie.
Gel yavlum gel.
Good chickie.
Güzel pisi. Pisi.
Here, chickie.
Chickie chickie?
Chickie chickie? Here, chickie.
Buraya, chickie.
- Here, chickie.
- Al, chickie.
Back in the drink, chickie.
Suya dön ahbap.
I mean, chickie, my job is hanging by the ol'threadola.
Yani işim ona bağlı.
- Will do, chickie.
- Tamam, fıstık.
But her voice is California chickie.
Ama sesinden, Kaliforniyalı bir piliç olduğunu anladım.
Now, California chickie bucking for English lady.
İngiliz hanımefendilerine özenen Kaliforniyalı piliç.
This is Chickie Babe from the Forum watching this ugly honky yo-yo... up and down the court.
İşte karşınızda, bizi izleyenler arasından Chickie Babe.
Every crowd has its little games to prove if you're a punk or not. My cousin in Jersey plays chickie, which is two cars heading towards each other at about 80 miles per hour.
Her grupta, o gruba ait olup olmadığını anlamak için küçük oyunlar oynanır New Jersey'deki kuzenimin çetesinde iki otomobilin birbirine 130 kilometreyle yaklaştığı bir oyun oynanıyordu.
For me, love resides in Chickie's garden.
Benim için aşk Chickie'nin bahçesinde.
You could have put some pink and blue flowers in Chickie's garden.
Chickie'nin bahçesine pembe ve mavi çiçekler koyabilirdin.
Chickie's roses were yellow.
Chickie'nin gülleri sarıydı.
I call it Chickie's Garden.
Ona Chickie'nin Bahçesi adını verdim.
When we were moving around a lot Howell got me Chickie to keep me company while he was on the road.
Çok seyahat ettiğimiz sıralarda... Howell o yoldayken bana eşlik etsin diye Chickie'yi almıştı.
Chickie made us popular.
Chickie sayesinde herkes bizi tanıyordu.
I mean your little chickie-poo here was working for me all the time. - Duh.
- Sevgilin bana çalışıyordu.
I told Chickie I'd pick her up after dance class.
Onu dans kursundan alacağıma söz vermiştim.
T.K., I think I'll call Chickie and tell her I need your beeper number...'cause I haven't seen you for like eight hours... not since I saw you with that other girl.
Numarayı söylemezsen sevgilin aradığında diğer kızın yanında olduğunu söyleyeceğim. - Güzel.
- Chickie. - It's for Elise.
- Söylesen iyi edersin.
I gotta call Chickie!
Lanet olsun, kızı aramalıyım.
With them, I'm one hot chickie
Onlarla ben ateşli bir pilicim
Thank you, chickie-pies.
Teşekkür ederim, fıstıklar.
[Snake's Voice] Later, chickie-pie.
Görüşürüz fıstık.
Here, chickie, chickie, chickie.
Alın bakalım tavuklar.
Chickie, what's he doing here?
- Burada yemek yemekten hoşlanmadım. - Tavuk sizin değil miydi?
Who, me, chickie?
Kim ben mi?
What's the big deal, chickie?
Mesele ne ahbap?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]