Coaches translate Turkish
502 parallel translation
Riding in those smelly day-coaches.
O kokuşmuş yolcu vagonlarına mı bineceğiz?
All passengers on the last two coaches only!
Yolcular sadece son iki vagona binecek!
All passengers on the last two coaches only.
Yolcular sadece son iki vagona binecek!
All passengers on the last two coaches.
Yolcular sadece son iki vagona binecek!
Go to the coaches.
Gezintiye çık.
Engineer backed his string of empty coaches into the danger zone... ... and the hurricane hit.
Makinist, boş vagonları tehlikeli bölgeye getirmeye çalışıyordu ki kasırga patladı.
Knocked those coaches right off the track.
O boş vagonları rayların dışına savurdu.
This train has reserved coaches,... dining cars and sleeping cars, designated as 494, 493, 492, 491 and 490.
Bu trende, özel kamaralar yemek vagonları, uyku vagonları vardır 494 493, 492 491 ve 490 numaralarıyla belirtilmişlerdir.
Then I found myself watching for coaches and hoping.
Sonra kendimi bir umudu ve posta arabasının yolunu gözlerken buldum.
Stopping coaches? Killing?
Posta arabalarını yolunu keserek mi?
You can change coaches there. But you ain't going to California.
Orada değiştirebilirsiniz, ama gitmiyorsunuz.
We once had a runner back at the village who used to stop a minute or two on the touch line to show what he thought of the slow coaches behind.
Eskiden köyde bir koşucu vardı,.. ... varış çizgisine varınca bir iki dakika bekler arkasından gelenlere nispet yapardı.
When we robbed mail coaches...
Posta arabalarını soyup, bankaları basmış ;
And they became coaches?
Onlar da koç mu oldular?
Now, what distinguishes the coaches of Wells Fargo?
Şimdi Wells Fargo arabalarının ne ayrıcalığı var?
My plan is to send four coaches, With men dressed like the Mormons... To take positions against, the bank.
Planım şöyle ; adamların, dört araba içinde, Mormon elbiseleriyle bankanın karşısında yerlerini alacak.
I thought hairy-chested football coaches were about it.
Göğsü kıllı futbol koçları, herşeydi sanki.
Both teams have finished their warm-ups. Both coaches have finalized their game plans.
Her iki koç da... maç planlarını hazırladılar.
Wagons or coaches, sir?
Fayton ya da at arabası mı dediniz efendim?
She coaches... when she can.
Hali olduğunda ders veriyor.
Train arrive 16 coaches long
16 vagon uzunluğunda tren geldi
Train arrive, yeah 16 coaches long
16 vagon uzunluğunda tren geldi
A little later, there were coaches the horses prancing, the coachmen cracking their whips.
Bir süre sonra, atlı arabalar ve sürücüleri ortaya çıktı, kırbaçlarını şaklatarak gidiyorlardı.
Football coaches are very safe indeed.
Hoş, futbolculara da bulaşılmaz ya.
Behind the gym, Jew-boy, as soon as the coaches have gone.
Salonun arkasında, Yahudi velet, koç gider gitmez.
The coaches can be present.
The coaches can be present.
Meet the coaches, the players.
Koçlarımızla, oyuncularımızla tanışırsın.
When trains come in, he pulls the coaches away, so that the big engines can go and rest.
Telasli bir makine idi, Büyük motorlari yolculuguna almak için sürekli koçluk çekerdi.
"Come on," puffed Gordon to the coaches. The train went too fast for Thomas.
"Hadi," dedi Gordon koçlara dogru kabararak.
"Hurry," laughed Gordon. "You can't get away," laughed the coaches.
"Peep-peep. Dur." "Acele et," Güldü Gordon. "Kaçamazsin," koçlara dogru güldü.
Raw, perhaps. I think with the help of my assistant coaches- - - No assistant coaches?
Belki, asistan koçlarımın yardımıyla- -
- Coaches our Golden Gloves.
- Altın Eldivenli koçumuzdur.
- And here they come now, the United States national team, Coach Couzo and the assistant coaches Catherine Wade and Don Peterson.
İşte Amerikan Milli Takımı geliyor Teknik direktör Frank Couzo, yardımcıları Don Wade, Catherine Peterson ve takımı.
OK, now, coaches, time how long it is to the next contraction.
Evet, şimdi eşler bir sonraki kasılmaya kadar ne kadar zaman olduğunu tutun.
- But coaches don't have to groan so loud.
- Ama eşlerin bu kadar bağırması gerekmez.
I just blew away the coaches best guys.
Koçun en iyi adamlarına nal toplattım.
Where do they find these coaches anyways?
Bu tür koçları nereden buluyorlar?
All coaches must sign teams in before approaching bob run.
Bütün koçlar takımlarını kayıt ettirsinler.
Now, a lot of coaches would be giving you... one of those "Win one for the Gipper" speeches.
Pekçok koç "kazanmakla" ilgili duygusal konuşmalar yapar.
Quarterbacks don't have to do what coaches say?
Quarterback'ler de koçları dinlemezler mi?
I was waiting for one of them idiot coaches to piss me off.
Bir de, antrenörlerin sinirimi bozmaları eksikti başımda.
And I gotta tell you guys that I really appreciate the hard work and effort that you've given to me, to the coaches and to the Hilltoppers.
Şunu söyleyeyim bana, koçlarınıza ve Hilltoppers'a verdiğiniz bütün emeklerden dolayı size minnettarım.
He owns his own business now, and he coaches a little league team... that his sons play on called the Heaters.
Şimdi kendi işini yapıyor, kendi oğlunun da oynadığı... Çocuklar liginde koçluk yapıyor.
Daddy's going to drive coaches.
Babam fayton kullanacak.
This is two more than most coaches dream of.
İki tane, çoğu koçun hayalinden fazla...
A lot of coaches have been by here. asking me what I needed.
Bir sürü koç geldi buraya ne ihtiyacım olduğunu sormaya.
he's gonna be surrounded by agents and corporate sponsors and coaches.
5 dakika sonra. Etrafı ; ajanslar, sponsorlar ve koçlarla çevrilecek.
Mike Ditka, are theyjust coaches?
Mike Ditka, onlar da sadece koç değil mi?
He's a fussy engine, always pulling coaches for the big engines to take on journeys.
6 küçük tekerlegi, bir küçük bacasi, bir kisa kazani ve küçük bir kubbesi vardi.
THAT'S THE ROLLS-ROYCE OF MOTOR COACHES.
- Ya sen?
Say man, fuck the coaches.
- İmzala!