English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Collaboration

Collaboration translate Turkish

455 parallel translation
The attack on the St. Mihel sector was filmed with the collaboration of French and American troops, in particular the U.S. 28th Division, in the villages of Hattonchatel, Seicheprey and Mosec.
St. Mihel Bölgesi'ndeki saldırı Fransız ve Amerikan birliklerinin özellikle de U.S. 28. Tümen'in katkısı ile Hattonchatel, Seicheprey ve Mosec köylerinde kayda alındı.
The new German version of 1998 was a collaboration between
Yeni Almanca versiyon, 1998'de ;
The film was restored by the Deutsches Filminstitut ( DIF ) in collaboration with the Bundesarchiv-Filmarchiv, the Filmmuseum München,
Bu fimin restorasyonu DIF ( Deutsches Filminstitut ) tarafindan Bundesarchiv-Filmarchiv isbirligi ile Munih Film Muzesi,
The 1991 restoration, under the direction of Pierre Philippe and Jean-Louis Bompoint, was revised in 2001 by Luce Vigo and Bernard Eisenschitz in collaboration with Gaumont.
1991 restorasyonu, 2001 yılında Gaumont'un da katkılarıyla, Pierre Philippe ve Jean-Louis Bompoint yönetiminde, Luce Vigo ile Bernard Eisenschitz tarafından yeniden gözden geçirildi.
What a world-astounding collaboration we should be, you and I, together.
Şimdi, ne kadar dehşet verici bir işbirliği yapabileceğimizi düşün. Sen ve ben, birlikte.
Everything is now ready for you and me to begin our supreme collaboration.
Şimdi bizim işbirliğimiz için her şey hazır.
I want your collaboration on a project... that'll be extremely fruitful... but not at all dangerous.
Hiç bir tehlikesi olmayan ve fazlasıyla kazançlı bir işte yardımınızı istiyorum.
Because as a real Czech patriot I realize our entire future... depends on unconditional collaboration with greater Germany.
Çünkü gerçek bir Çek yurtseveri olarak geleceğimizin... Büyük Almanya ile koşulsuz işbirliği sayesinde olacağına inandım.
We must climb the path to loyal collaboration... and our very first step must be to surrender the assassin.
Sadık işbirliğimizdeki engeli aşmalıyız... ve atacağımız ilk adım katili teslim etmektir.
In our case, it would be a wonderful collaboration.
Bizim durumumuzda, bu muhteşem bir işbirliği olur.
A wonderful collaboration.
Muhteşem işbirliği.
And as for your father from what you've said I'm sure he would applaud such a collaboration.
Ve eminim ki anlattığın baban böyle bir işbirliğini alkışlayacaktır.
Produced at Welwyn Studios, England with the collaboration of French-speaking writers artists and technicians working in Great Britain.
YAPIM : Welwyn Stüdyoları, İngiltere Büyük Britanya'da çalışan ve Fransızca konuşan yazar, oyuncu ve teknisyenlerin işbirliğiyle.
Produced at Welwyn Studios, England with the collaboration of French-speaking writers, artists and technicians working in Great Britain
YAPIM : Welwyn Stüdyoları, İngiltere Büyük Britanya'da çalışan ve Fransızca konuşan yazar, oyuncu ve teknisyenlerin işbirliğiyle.
So clever, that it was they who organised your escape in collaboration with the Godovsky impostor, naturally.
Öyle zekidir ki, doğal olarak Godovsky sahtekarının işbirliğiyle senin kaçışını organize edenler de onlardı.
This film was made by the American Information Services in collaboration with the American Army and with the help of former French prisoners.
Bu film, Amerikan Haber Alma Servisleri tarafından, Amerikan Ordusu ile işbirliği içinde, eski Fransız mahkumların yardımı ile yapılmıştır.
The battle scenes have been filmed with the participation and collaboration of the Public Security Squad and of Carabinieri Squad.
Savaş sahneleri kamu güvenliği ve İtalyan polis ekiplerinin katkıları ve işbirliğiyle filme alınmıştır.
Life at its best seems to be a collaboration.
Hayatın en güzel yanı kurulan ortak yaşamlardır.
That's an ideal collaboration - unpredictable scorer, unpredictable arranger.
Ne ideal bir ekip, sağı solu belirsiz nota yazarı, yine öyle bir aranjör.
The fact is, what we're doing could be construed as forgive me, sir, collaboration with the enemy.
Şu var ki, yaptığımız şey, bağışlayın ama efendim düşmanla işbirliği olarak yorumlanabilir.
It's still a mystery that you'd think of me for a collaboration that, frankly, I don't think can work.
Ortak çalışma için beni düşünmeniz... çok tuhaf, işin doğrusu, işe yarayacağını sanmıyorum.
Honor and collaboration?
Şeref ve işbirliği?
I'm looking forward to a good collaboration.
Hep birlikte uyum içinde çalışacağımızı umuyorum.
To our future collaboration.
Olası işbirliğimize.
Seeking self-autonomy, and has been under surveillance and suspected for some time in collaboration.
Otonom olmak istiyormuş, gözaltına alınmış. Bir süre işbirliği yaptığından şüphelenilmiş.
Of collaboration with the communists - suggest that...
Komünistlerle ortaklığın - düşün bunu...
By the continued threat of an intervention, in opposition to the confederation of trade unions, it wants to push then into an open collaboration with the system in place to give the victory to neocolonialism
Müdahele tehditini sürekli kılarak sendika konfederasyonları karşısında onları sistem ile açık bir işbirliğine itmek ve zaferi yeni-kolonyalizme vermek isterler.
" The hired secretary agrees to offer her collaboration night and day, knowing that collaboration won't be restricted to its professional aspect.
" İşe alınan sekreter, işbirliğini bunun sadece mesleki açıdan sınırlı olmadığını bilerek, gece ve gündüz sunmayı kabul eder.
As of September 15, 1951 you are expelled from the Czechoslovak Communist Party for collaboration with the enemy.
15 Eylül 1951 itibariyle düşmanla işbirliği yaptığınız için Çekoslovak Komünist Partisi'nden kovulmuş bulunuyorsunuz.
It was then, shortly after these events, that the French, whose faith in the English had been greatly shaken, made contact with us for the first time, through General Huntziger at the Armistice Commission in Wiesbaden, to discuss the possibility of changing the armistice clauses to allow military collaboration.
Bu hadiselerden kısa zaman sonra İngilizlere olan inançları derinden sarsılmış Fransızlar ateşkes maddelerini değiştirmenin olasılığını görüşmek ve askeri iş birliğene imkân sağlamak için General Huntziger aracılığıyla Wiesbaden'deki Ateşkes Komisyonu'nda ilk kez bizimle doğrudan temas kurdular.
And it was the discussion of such options, for which each side undoubtedly had its own personal motivations, that initiated the negotiations, which are now known as "collaboration."
Bu seçenekler görüşüldü. Şüphesiz her iki tarafın da kendi kişisel nedenleri vardı. Böylece şu an "işbirliği" olarak bilinen müzakereler başlamış oldu.
When he spoke of collaboration.
İşbirliğinden söz ettiği zamanlarda.
"Collaboration is :"
"İşbirliği".
That was collaboration.
İşbirliği buydu.
Thanks to Franco-German economic collaboration, 100,000 French workers now work in Germany.
Fransız-Alman ortaklığı sayesinde şu an Almanya'da 100 bin Fransız işçi çalışıyor.
I sincerely hope that everything I have said tonight will give the word "collaboration" new meaning in your eyes.
İçten inanıyorum ki bu akşam söylediğim her şey "işbirliği" kelimesine sizin gözünüzde yeni bir anlam katacak.
Little by little, people began to realize it was propaganda, and to see that the government was practicing a policy, which they themselves called collaboration with the enemy.
Yavaş yavaş insanlar bunun bir propaganda olduğunu fark etmeye başladılar. Hükümetin bir siyaset yürüttüğünü gördüklerinden bunu kendi aralarında düşmanla işbirliği olarak yorumladılar.
is to explain the situation by saying that extreme Gaullism and extreme Communism were dangerous, and so were we, we, the fans of collaboration, the bloodthirsty.
Bugün insanların bizden iğrendiğini biliyorum. Büyük gruplar halinde Özgürlük'e ezkaza katılan Vichy halkının siyaseti aşırı Gaullizm ve aşırı komünizmin tehlikeli olduğunu söyleyerek durumu açıklamaktır.
For this collaboration?
- Bu işbirliğinin karşılığı ne olacak?
We have to find that spirit of collaboration between each other which had made of our industry a jewel! Here we have to do like before.
Burada işi daha önce yaptığımız gibi yapmalıyız.
Our company will build the refinery perhaps in collaboration with another oil company.
Şirketimiz muhtemelen rafineriyi başka bir petrol şirketinin işbirliğiyle inşa edecek.
A situation has been created in which the old colonial system can be replaced with a rapport based on direct collaboration between producing and consuming nations.
Eski sömürgeci sistemin... üretici ve tüketici ülkeler arasında dostça ilişkiye dayalı doğrudan işbirliğinin yerine geçebileceği bir durum yaratılmaya çalışılmakta.
For this true story, and with her kind collaboration... we offer now - well, you might call it a reenactment of recent history.
Şimdi sizlere Oja'nın da taktıklarıyla yakın bir tarihte gerçekten yaşanmış bir hikayenin canlandıracağız.
It is possible the murder was committed by a woman or by a man and a woman in collaboration.
Cinayetin bir bayan tarafından işlenmiş olması mümkün, ya da işbirliği içinde bir erkek ve bir kadın tarafından.
Directed and Edited by PETER WATKINS and written in collaboration with the cast, many of whom express their own opinions.
Film, PETER WATKINS tarafından yönetilmiş ve düzenlenmiştir ve filmin büyük bölümü oyuncaların düşüncelerinden oluşmaktadır.
- This is for your collaboration.
- Bu senin işbirliğin için.
How, if he not in collaboration with murderer?
Katille isbirlik yapmadïysa, nasïl?
No, but we're getting around the FBI by doing the show in collaboration with the news division.
Hayır ama bu programı haberlerin içinde kullanarak FBI'dan kurtulmaya çalışıyoruz.
"For all our mediterranean listeners in collaboration with the BBC."
"BBc işbirliği ile tüm Akdenizli dinleyicilerimize özel"
Stop it! With the collaboration of Men hover'round me like moths'round a flame
Kes şunu! Erkekler etrafımda bekleşir durur, alevin etrafındaki pervaneler gibi
This is why I think it is a collaboration.
O yüzden bence bu roman bir kadın ve bir erkeğin işbirliğinin bir ürünü.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]