English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Commercials

Commercials translate Turkish

992 parallel translation
All I get is commercials and a lot of that apple pan dowdy.
Tek duyduğum reklam ve sıkıcı folk müziği.
But when that drooling pap began to change you... when your independence turned to fear... when I watched you snivel and grovel around those two walking commercials... I didn't like it, and I don't like it.
Ama, bu zırvalık seni değiştirmeye başladığında bağımsızlığın korkuya dönüştüğünde o iki reklamcının etrafında sızlanıp yalvardığını izlediğimde bu hiç hoşuma gitmedi ve gitmiyor.
You ought to be doing radio commercials.
Farkında mısın? Çok konuşup da nasıl hiçbir şey söylenmez diye...
- All you get is Mexican commercials.
Ne gerek var? Hep Meksika reklamları çıkar.
All she does is commercials on television for an underarm deodorant.
Tek yaptığı iş TVde deodoran reklamları.
If I believed commercials...
Reklâmlara inansaydım...
Oh, that's just one of General Dittmar's radio commercials out of Berlin.
General Dittmar'ın Berlin'den yaptığı bir radyo reklamı sadece.
On these corny old commercials We just cannot agree
Bu yapmacık eski reklamlar konusunda Kafamız uyuşmuyor sizinle
We still haven't got our commercials routine.
Hala reklamlara geçemedik.
I'll give you two buzzes to start your commercials.
Size reklama başlamanız için işaret veririm.
Unfortunately, we are not completely out of line, for although television fans demand adult stories, their taste in commercials run to another extreme.
Maalesef, biz tamamıyla çizgi dışına çıkmadık, çünkü televizyon tutkunları yetişkin öyküleri talep etseler de, onların reklem zevki bir başka uca yönelir.
Next week when you awaken, you will feel compelled to tune in again when we promise to bring you another story and three less soporific commercials.
Gelecek hafta uyandığınızda, kanalı tekrar açma zorunluluğu hissedeceksiniz, çünkü o zaman size bir başka öykü getirme sözünü veriyoruz. Ve de ek olarak daha az uyutucu üç reklam.
I do wish we had longer commercials.
Umarım daha uzun reklam almışızdır.
And tonight as a special attraction we shall present some television commercials.
Ve bu gece özel bir eğlence olarak bir televizyon reklamı sunacağız.
: Mr : Hitchcock, I understand your category is television commercials :
Bay Hitchcock, anlıyorum ki, sizin mesleğiniz televizyon reklamcılığı.
But after that, I'm afraid I said some nasty things about commercials.
Fakat, ondan sonra, korkarım reklamlar hakkında bazı kötü şeyler söyledim.
He doesn't like commercials either.
O da reklemları sevmiyormuş.
They use it to eliminate commercials.
Reklamları izlememek için kullanıyorlar.
And if you have no antagonisms, our commercials will create some for you.
Hiçbir düşmanınız yoksa, reklamlarımız sizin için bir tane yaratacaktır.
Next week, I shall once again return with another story, spliced together by commercials.
Gelecek hafta, bir kez daha bir başka öyküyle döneceğiz, aralarda reklamlar da bulunan. O zamana değin, iyi geceler.
" about our commercials long enough.
" sözlerinize uzun süredir katlandik.
There are lots of commercials for soap.
Sabun satmak için çevrilmiş o kadar filmler var.
- I must see this TV bloke He makes commercials
- Önce, televizyondan bir reklam yapımcısını göreceğim.
We're filming the Vip commercials at one o'clock.
Reklam filminin çekimleri saat birde başlıyor.
Commco Film Studios are calling and wanna know what to do with the... Vip commercials that Mr. Webster made.
Commco Film stüdyosu aradı, Vip reklam filmini ne yapalım diye.
What do we usually do with commercials?
Bu reklam filmlerini ne yaparız normalde?
What about all those commercials on television all week?
Reklam spotları bir haftadır gösteriliyor.
Telephone Commco Films. We wanna make more Vip commercials.
Commco Film'i ara, Yeni Vip spotları çeksinler.
More commercials?
Yeni spotlar mı?
Those commercials always wake her up.
Reklamlar yüzünden hep uyanıyor.
I love commercials.
Reklamları severim.
Without commercials.
Ama reklamsız olanı.
- Spot commercials.
- Kısa reklamlarda.
A swimming pool? For your children to swim in and for you to do commercials.
Çocuklarınızın yüzmesi ve sizin reklamlarda kullanmanız için.
Say, you're not doing any commercials tonight, are you?
- Elbette yoktu. Söylesene, bu gece reklam çalışman yok mu?
You know, the Ming tea commercials are watched by a hundred million Americans.
Nane Çayı reklâmları yüz binlerce Amerikan tarafından izleniyor.
Sure... and go back to doing those linoleum commercials.
Tabii... Yine linolyum reklamları için şarkı söylerim.
Listening to the commercials on my transistor, and thanks to Esso I drive off without a care on the road to dreams
Radyomdan reklamları dinliyorum ve Esso'ya teşekkür ediyorum. Hayalimin peşinden giderken arabamı dikkatli kullanacağım.
Like it says in the commercials,
Reklamlarda ne diyor?
What's the first word that comes into your mind about TV commercials?
Tv reklamları hakkında aklına ilk gelen kelime nedir?
- How about TV commercials maybe?
- Ya TV reklamlarıyla?
That punk shacked up in some pad, tee-veeing it with a couple of broads to take his mind of the commercials.
Bu züppe kesin birkaç karıyla bir yere çekilmiş kafasını dinliyordur.
He was in Luther and Nobody Loves An Albatross and a lot of TV commercials.
Dalga geçiyor. Luther ve Kimse Albatros Sevmez ve TV reklamlarında oynadı.
They're looking at girls for television commercials, and Gerry recommended me.
Televizyon reklamları için kızlar arıyorlar ; Gerry de beni önermiş.
It's a series of commercials for a new soap, a revolutionary soap.
Aslında yeni bir sabunun reklam filmi, devrimsel bir sabunun.
Just between commercials.
Reklam aralarında.
You'll get no You'll get no commercials
Artık yok, artık reklamlar yok.
Commercials... keep you informed.
Reklamlar sizi haberdar eder.
If you must define me, say I'm a filmmaker who sometimes makes commercials.
Eğer beni tanımlamanız gerekirse ara sıra reklam filmleri de çeken bir sinemacıdır diyebilirsiniz.
I figured it was more honest to make commercials than to make such a stupid film.
Ama ben böyle aptal bir film çekmenin reklam filmi çekmekten daha dürüst olduğunu düşündüm.
When we first married she was working at WJW doing singing commercials for a linoleum company.
Evlendiğimizde bir linolyum şirketi için 877 01 : 01 : 41,160 - - 01 : 01 : 44,197.. reklam müzikleri hazırlayan... WJW'de çalışıyordu....

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]