English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Crackhead

Crackhead translate Turkish

313 parallel translation
Teddy, raised by a crackhead single mom.
Teddy, yalnız ve çatlak bir anne tarafından büyütülmüş.
She was a crackhead.
O bir bağımlıydı.
I'm not a cowboy and you're not a gangbanger crackhead.
Ben kovboy değilim, ve sen de sokak serserisi uyuşturucu bağımlısı değilsin.
- Look what they did to him. - What you talking about that Puerto Rican crackhead for?
Neden o lanet Puerto Rican'dan söz ediyorsun?
- My brother ain't no crackhead. - Hey, Frankie!
Hiç olmazsa benim erkek kardeşim çatlağın teki değil.
- Your first child is a crackhead.
- Anne, ilk çocuğunuz esrarkeş.
- He is not a crackhead.
- Bak, anne.
I'm a junkie, a crackhead.
Ben keşim. Bak, Flipper.
Just tell Mama her older son is a crackhead. Fine, that's it.
Anneme büyük oğlunun esrarkeş olduğunu söyle.
I give you a chance, and you hire a crackhead.
Sana bir fırsat verdim, gittin kafası uçmuş birini buldun.
I gambled on you, and you gambled on a crackhead.
Ben sana oynadım, sen de uçmuş kafaya.
Picked up a crackhead pal of his.
Bu aşağılık bir dostuyla kafa çekerken enselenmişti.
He could be a crackhead a transvestite, a junkie, or really sick, like my Rick.
O bir sapık... travesti, eroinman veya benim Rick'im gibi gerçekten hasta ruhlu biri olabilir.
This ain't no crackhead.
Bu bir keş değil John.
What the fuck you all painted up for, crackhead, huh?
Keş herif, ne sikime yüzünü gözünü boyadın ki?
A middle-aged lecher and a crackhead musician.
Bir orta yaş zampara ve bir de çatlak müzisyen.
Hey, maybe the guy was a crackhead.
Belki de adam bunu hakketmiştir.
A crackhead? Crackin'up?
Kimi kızdırdı?
You said Darryl had a drug problem, a crackhead.
Darryl uyuşturucu kullanıyor, bağımlı demiştin.
There's this crackhead named Shorty. He just came out of jail.
Shorty adında bir müptela hapisten çıktı.
Oh, you ain't catching no crackhead.
Çatlağı yakalamazsın.
They round up eight crackhead niggers... who gang-rape her if they want to pipe up.
Kafası iyi olan 8 zenci ayarladılar. İşaretimizi alırlarsa ona grup olarak tecavüz ederler.
- Crackhead at 14.
- Kokainman. Yaşı 14.
A crackhead's got no character.
O müptelanın kişiliği yoktu.
So I can get mugged by some crackhead? - So I can see, see homeless people up close and personal?
İstesem ben de New York'a gidebilirim ama ne anlamı var ki?
What would you do if your wife came home and told you... that she'd been a crackhead and a convict?
Karın eve gelip sana eskiden uyuşturucu bağımlısı ve hapis yattığını söyleseydi ne yapardın.
You know, the next time you choose a human shield... you're better off not pickin a two-bit Negro crackhead.
Bilirsin, kalkan olarak bir insan seçersen... kafası basmayan bir zenci piçini tercih etme.
All right, you didn't- - You didn't mean that dirty-nigger crackhead shit, did you?
Tamam, sen bok kafalı zenciyle beni kastetmedin, değil mi?
Crackhead with abdominal pain.
Karın ağrısı olan bir keş.
I need a surgical consult on a lovely crackhead sent over courtesy of the St. David's ER.
St. David's Acil'inin yolladığı 50 yaşlarında... ... sevimli bir keşe cerrahi danışmanlık istiyorum.
Two brain-dead, crackhead motherfuckers playing checkers.
İki zekâ özürlü keş orospu çocuğu dama oynuyorlardı.
I'm not thinking about the mayor or them crackhead assholes!
Başkan veya o züppe hıyarları düşünmüyorum!
All that stuff I said about being a crackhead... just helps me sell magazines.
Uyuşturucu bağımlılığıyla ilgili söylediklerim... dergi satmama yardımcı oluyor.
My, oh, my, a fat crackhead! Now, that's a first.
aman, oh, tanrım, şişko bir budala!
If you a crackhead, your woman gotta be a crackhead, too... or the shit won't work.
Siz kokainmansanız, kadınınız da kokainman olmalı... yoksa bu iş yürümez.
You mean, is the little black girl here takin'care of her grandma...'cause her mama's a crackhead?
Annesi bir deli olduğu için büyükannesine bakan küçük zenci bir kız olarak mı?
The guy's not just a crackhead or an addict or a dealer.
Herif sadece kokainman, bağımlı veya satıcı değil.
No, we came in somewhere between "crackhead" and "had a gun."
Hayır, "kokainman" ve "silahı var" kelimeleri arasında bir yerde geldik.
Chasing them crackhead motherfuckers....
Kokainmanları kovaladın...
Later, man. CRACKHEAD :
- Görüşürüz.
CRACKHEAD : You got anything for a head wound?
Baştaki yaralara karşı bir şeyin var mı?
SlLAS : Fuckin'crackhead.
Seni manyak keş herif.
And you bought Michele Daricek's baby from a crackhead for $ 10,000.
Ve Michele Daricek'in bebeğini 10 bin dolara bir kokainmandan aldın.
A huge corporation wants to put us out of business and I'm worried my sister's not only a crackhead, she's an arsonist.
Dev bir şirket bizi iflas ettirecek ve sanırım kız kardeşim hem bir keş, hem de bir kundakçı.
Not that he doesn't deserve it, fucking crackhead sack of shit.
Hak etmiyor değil gerçi. Uyuşturucu müptelası pislik.
Fucking crackhead sack of shit.
Uyuşturucu müptelası pislik.
It's Crackhead Pete. Let that nigga in, man.
- Gelen Çatlak Pete.
Did a crackhead make this cup?
Bunu çatlak birisi mi yaptı?
I just found the crackhead's shop.
Kaçığın dükkanını buldum.
Did you care when the crackhead raped that girl? You think it would've happened without an abandoned house?
Kız çocuğuna tecavüz eden serseri boş ev bulmasaydı bunu yapamazdı.
Because the music teacher was a crackhead.
Dayanışma İster çünkü müzik hocası bir kesti.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]