English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Designing

Designing translate Turkish

521 parallel translation
Now, Jerry, I warn you... you don't realize the trouble a designing woman can make for a man.
Bak Jerry, seni uyarıyorum kurnaz bir kadının, bir erkeğin başına ne çoraplar örebileceğinden haberin yok.
I am the victim of a designing woman myself.
Bizzat ben, kurnaz bir kadının kurbanıyım.
Well, I'm designing another one anyway, along more practical lines.
Yeni bir tane yapıyorum zaten, daha kullanışlı bir tane.
I feel like a designing woman.
Kendimi bir entrikaci gibi hissediyorum.
You insist on designing buildings that look like nothing ever built before.
Önceden yapılmış hiçbir şeye benzemeyen, binalar inşa etmekte ısrar ediyorsun.
I'm designing a building right now where I can use an idea like this and I'd have to adapt it, of course.
Böyle bir fikri kullanabileceğim bir ev çiziyorum ama tabii ki uyarlamak zorunda kalacağım.
- Who is designing it?
- Kim tasarlıyor?
Designing, special materials... the pooling of resources, specialized skills, engineering brains.... industrial capacity.
Dizayn, özel malzemeler kaynak havuzları, uzmanlaşmış yetenekler, mühendis beyinler endüstriyel kapasite.
But I myself have done some research on the subject... while designing a craft which I call an undersea boat.
Fakat ben kendim su altı teknesi adını verdiğim bir tekneyi tasarlarken bu konuda bir araştırma yaptım.
If you go for fun with wine, and wild songs, you will surely get into trouble, with some designing woman.
Eğer şarap.. ve vahşi şarkılarla, düzenbaz kadınlara gidersen, başın derde girer.
Industrial designing business?
Endüstri tasarımcılığı işi mi?
As an engineer designing a bridge.
Köprü tasarlayan bir mühendis gibi.
How much designing have you done on the, uh, real thing?
Gerçek olan, kaç tasarım yaptınız? Gerçek olan?
I didn't waste seven years in college to end up designing gas pipes that won't be seen.
Üniversitede yedi yılımı hiç görülmeyecek gaz boruları tasarlamak için harcamadım.
I like designing houses.
Yapı planları çizmekten hoşlanıyorum.
Well, I've just been starring in several major, multi-million-dollar international films and, during breaks on the set I've been designing a cathedral doing wonderful, unpublicized work for charity finishing my history of the world, of course pulling the birds...
Birkaç önemli, milyon dolarlık filmde rol aldım. Set aralarında da bir katedral tasarlamak gibi kimselere duyurulmayan mükemmel hayır işleri yapıyorum. Dünya tarihini yazmayı sürdürüyorum kuşları çekiyorum, kraliyet ailesini tuvalette fotoğraflıyorum lll.
I should be designing spaceships by now.
Şimdiye dek uzay gemisi tasarımcısı olmalıydım.
I'm fed up with my work ; designing things and fearing they won't succeed.
İşimden, proje hazırlamaktan ve çizimlerimin başarıya ulaşamayacağından endişe etmekten bıktım.
- Plays it while he's designing.
- Plân çizerken dinliyor.
Edith is designing a whole new wardrobe for me.
Edith benim için yeni bir gardrop tasarlıyor..
Edith is designing a whole new wardrobe for me.
Edith benim için yepyeni bir gardırop tasarlıyor.
I was designing torpedoes. I was never a drawing-board man.
Torpido tasarlıyordum ama hiçbir zaman tasarımcı olamamıştım.
If they don't like making cars, why don't they get themselves another bloody job designing cathedrals or composing violin concertos?
Araba yapmayı sevmiyorlarsa... neden yeni bir iş bulmuyorlar... katedral dizayn etmek veya keman konçertosu bestelemek gibi?
All charges have been dropped, and according to one company source, the Ampco art department is hard at work designing a new logo.
Tüm suçlamalardan vazgeçildi. Bir şirket kaynağına göre Ampco'nun grafikerleri yeni bir logo için sıkı çalışıyorlar.
Faraday immediately set about designing the experiment, devoting every moment of his spare time to the problem.
Faraday derhal deneyi tasarlamaya girişerek fazla zamanının her anını bu soruna ayırdı.
I'm designing your gallows, Mr. Horn.
Darağacınızın tasarımını yapıyorum Bay Horn.
Mr. Julian here is designing something special for us.
Bay Julian da bizim için özel bir şey tasarlıyor.
Yes, it takes a bit of designing, but your people should work it up in due course.
Evet yeni bir dizayn, ama sizin bunun üzerinde biraz daha çalışmanız gerekecek.
She's gonna be pursuing her designing career in New York.
New York'ta tasarım kariyerinin peşinde koşacak.
Before he began designing the Nativity Façade, Gaudí did what most others would never think of :
İsa'nın Dirilişi Cephesi'nin tasarımına başlamadan önce Gaudi diğer birçoğunun aklının ucundan geçmeyecek bir şey yaptı :
You know, maybe your fashion designing can help me now.
Tasarımcılığının bana yardımı olabilir.
Wouldn't you rather be designing these than repairing them?
Onları tamir etmektense tasarlamayı istemez miydin?
That is superb designing.
Bu mükemmel bir dizayn.
I suppose a lot of people must be very keen to know where you actually start from when designing a costume.
İnsanlar, bir kostüm tasarlarken nereden başladığını... -... biliyordur herhalde.
"He has charmed his countless victims... "... designing his every gesture, every word, every smile... "... in a cold-blooded scheme...
Sayısız kurbanını büyülemiştir her hareketini, her sözcüğünü, her gülümseyişini... soğukkanlılıkla tasarlayarak.
Designing boats.
Gemi tasarımı.
We're designing new weapons, but they're all on the drawing board.
Yeni silahlar tasarlıyoruz, ama daha hepsi çizim aşamasında.
Mr. Crusher suggests designing a chip to retune the phasers to a random setting after each discharge.
Bay Crusher fazerleri her bir atıştan sonra otomatik olarak rastgele bir ayara getirecek bir çip yapmamızı önerdi.
The spirits spared no expense designing this place.
Bilgelik ruhu bu binayı yapmak için hiçbir masraftan kaçınmamış.
A designer for the theatre, or costume designing, just regular clothing designer.
Ya tiyatro tasarımcısı ya da bir modacının kostüm tasarımcısı olmak istiyorum.
She's designing the house.
Konut planları çizer.
The court has before it a discovery motion compelling the defendant to supply the names and current addresses of all Argo employees involved in designing the Meridian model, between 1980 and 1985.
Savunmadan, 1980 ve 1985 seneleri arasında Meridian adlı arabanın tasarımında çalışanların tümünün isim ve adreslerini istiyoruz.
I'm designing a summerhouse for my parents.
Ailem için yazlık ev tasarlıyorum.
I have warned her that certain designing persons would come to her.
Onu, kendisini uyarmak için belli kişilerin gelebileceği konusunda uyardım.
I'm aware of three occasions in my fiancé's life when he has become entangled with designing women.
Nişanlımın hayatındaki 3 fırsatın farkındayım, kadınını tasarlarken yaşadığı karışıklıklar.
I didn't think there was this much action on Designing Women.
"Baştan Yarat" programında bu kadar hareket olduğunu bilmiyordum.
Finally, one species, ours, grew up that was capable of designing things deliberately, was capable of having purposes.
Sonunda bilinçli olarak bir şeyler tasarlayabilen bir amaç edinebilen bir tür ( yani biz ) ortaya çıktı.
His father had amassed a considerable fortune from designing a device for the mass-producing of shoes after the Civil War.
Babası İç Savaştan sonra toptan ayakkabı üretimi yapan bir alet icat ederek, servet elde etti.
Dad, my client wants me to look at some gardens before I start designing. Sounds fine.
Burada işim bitmek üzere, ama tasarıma başlamadan önce... müşterim bazı bahçeleri görmemi istiyor.
They started out small, designing playground equipment... and prefabricated tree houses.
Oyun bahçeleri ve ağaç evleri yapan... bir şirket kurmuşlar.
Got to protect young officers from designing women.
Yalan söylüyor!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]