English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Disci

Disci translate Turkish

1,131 parallel translation
No dentist anymore who can do anything about it.
Artık onu yapabilecek bir dişçi yok.
"'You'll be a dentist
"'Sen dişçi olacaksın...
"'Son, be a dentist
"'Evlat, dişçi olmalısın...
"'Son, be a dentist
"'Yavrum, dişçi olmalısın...
" He's a dentist and he'll never ever be any good
" O bir dişçi ve asla iyi davranmaz.
If only I were a dentist. "
Ah bir dişçi olsaydım. "
I deserved a creep like Orin Scrivello, DDS.
Dişçi Orin Scrivello gibi bir sürüngeni hakediyorum ben.
The best thing about being a dentist.
Dişçi olmanın en iyi tarafı bu.
bluestone : ten to one she married a dentist from larchmont, am i right?
1'e 10 Larcmont'dan bir dişçi ile evlendi, yanılıyor muyum?
You know, a dentist, a glider pilot, a narc, a janitor, a preacher, all that.
Bilirsin, dişçi, planör pilotu, narkotik, kapıcı, vaiz filan.
You'd be cold-calling widows and dentists to buy fuckin'dogshit stock.
İşe yaramaz hisseleri almak için satıcı dul ve dişçi olursun.
Shot back at him and killed a dentist.
Ona ateş ettim ve bir dişçi öldü.
But a dentist will.
Fakat bir dişçi yapar.
Where is that damn dentist?
Nerede o kahrolası dişçi?
The charming dentist?
Şu yakışıklı dişçi değil mi?
- But is he a dentist? - Yeah...
- Dişçi mi en azından?
On the direction given by a dentist.. german, albino, junkie, homosexual and by his lover who's a jail-bird...
Yol tarifini verenin de Alman, albino, keş, ibne bir dişçi olduğunu ve müebbetlik bir sevgilisi olduğunu da unutmayalım.
- If you're a good dentist you're not a good guide.
- Yani? İyi dişçi, iyi rehber mi demek?
I wish he ´ d drop his drill down his pants.
Keşke dişçi matkabı, pantolonunun içine düşse.
I'd like to help you with the beaver, but I'm not a dentist.
Sana yardımcı olmak isterdim ama ne yazık ki dişçi değilim.
My husband is a dentist, Mr. Poirot, and nothing would do.
Kocam bir dişçi, Bay Poirot.
Equity Express, don't leave your crib without it... or your driver's license or your birth certificate... or your high school diploma, or your blood type... or your passport, or your dental records, or your fingerprints... or a notarized letter from the president. In Living Color
Ekspress Kart, dışarı çıkacaksanız..... sürücü belgesiz, doğum kağıtsız..... lise diplomasız, kan grubu belgeniz..... pasaportsuz, dişçi kaydınız, parmak izi belgeniz..... ya da Amerikan Başkanından onaylı mektupsuz çıkmayın.
Which may not be a bad idea, because as a dentist, you're a total incompetent.
O kötü bir fikir olmayabilir, çünkü bir dişçi olarak, tamamıyla beceriksizsin.
This fella here next to me, he's a dentist, but he bets thousands.
Benim yanımdaki şu adam, bir dişçi, fakat binlerce dolar yatırıyor.
I think the dentist did it, but I don't know how.
Sanırım onu dişçi yaptı, fakat nasıl, bilmiyorum.
Boy, it's not bad enough we gotta be dentists.
Vay be, dişçi olmak yeterince kötü değilmiş.
Nah. You want to find out something like that, you gotta talk to a better dentist than me.
Öyle bir şey öğrenmek istiyorsanız, benden daha iyi bir dişçi ile konuşmalısınız.
Mary has a dentist appointment Friday morning.
Cuma sabahı Mary'nin dişçi randevusu var.
I need a dentist. Strange, it looks quite healthy.
Dişçi tuhaf, mükemmel derecede sağlıklı gözüküyor.
We got to check him into the dentist as Abe Fielding.
Onun dişçi kayıtlarına kayıtlarına baktık.
- Dibbs wants to see his dental charts.
- Dibbs onun dişçi kayıtlarını görmek istedi.
From the dental records.
Dişçi kayıtlarından.
They'll check the dental records.
Dişçi kayıtlarını kontrol edecekler.
Then why does Dibbs want the dental charts?
O halde Dibbs niye dişçi kayıtlarını istiyor?
- Really? You're both dentists?
- İkiniz de dişçi misiniz?
She had a dental appointment today?
Bugün dişçi randevusu mu vardı?
My dad's a white guy who's a dentist.
Babam beyaz bir dişçi.
You'd be cold-calling widows and dentists to buy 20 shares of some fuckin dogshit stock.
Hayır. İşe yaramaz hisseleri almak için satıcı dul ve dişçi olursun.
I've never actually done it, but if I wanted to I could probably get one from Roy, the dentist.
Aslında hiç yapmadım, ama isteseydim büyük ihtimalle dişçi Roy'dan alabilirdim.
After my dentist appointment I can pick the kids up at school.
Dişçi randevumdan sonra çocukları okuldan alırım.
How was the dentist?
Dişçi nasıldı?
- The dentist.
- Dişçi.
He'd toss nuts in the air and catch them in his mouth, breaking his tooth so we had to spend the last day of our vacation... looking for a dentist to do an emergency crown.
Havaya fındık atıp ağzıyla yakalamaya çalışırken dişini kırdı böylece tatilimizin son gününü acil bir dolgu yapması için dişçi arayarak harcadık.
I'll never forget holding his hand in that dentist's chair, waiting for him to wake up from the gas they'd given him.
Verdikleri gazdan ayılıp, uyanması için dişçi sandalyesinde oturduğum o anı hiç unutmayacağım.
Dental rolls of cotton wool.
Pamuk dişçi ruloları.
Do you reckon he's a dentist, by any chance?
Sakın ha dişçi falan olmasın?
I had already noticed that he was traveling with his dentist's coat.
Dişçi önlüğünün de yanında olduğunu farketmiştim.
He changes into his dentist's coat and alters his appearance with the help of some cotton wool which he had brought for the purpose.
Dişçi önlüğünü giyer ve yanında bu amaçla getirdiği bir miktar pamuk ile de görünümünü değiştirmeye koyulur.
An orthodontist...
- Veya bir orto-dişci.
Uh, dental records are out to NCIC.
Ihh, dişçi kayıtları sişstemde kayıtlı değil.
He isn't offering a dental plan.
Dişçi masraflarını karşılamıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]