English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Disclosure agreement

Disclosure agreement translate Turkish

47 parallel translation
Mr. Michael Jennings, under the terms of your non-disclosure agreement, you are considered never to have been an employee. You also understand that all your work is the intellectual property of Nexim...
Bay Jennings anlaşmamız gereğince asla burada çalışmadınız ayrıca anlayacağınız üzere tüm yapmış olduğunuz çalışmalar Nexim'in mülkiyetindedir.
It seems I signed a non-disclosure agreement, so Hatton removed my name and, except for tonight, shut me up.
Görünen o ki, gizlilik derecesi olan bir sözleşme imzalamışım. O yüzden Hatton ismimi çıkardı ve bu akşamı saymazsak beni susturdu.
I'm still bound by a non-disclosure agreement.
Hala açıklanmaması gereken bir anlaşmanın esiriyim.
All my employees have a very strict non-disclosure agreement that they have to sign, although, I'd never expect them to lie to the police.
Tüm çalışanlarım oldukça katı gizli bir anlaşma imzalarlar, Yine de, onlardan polise yalan söylemesini beklemezdim.
You'll sign a non disclosure agreement?
Görmezden gelme anlaşması mı imzalayacaksın?
I signed a non-disclosure agreement with the tv station.
- Söyleyemem. Bir televizyon kanalıyla gizlilik anlaşması imzaladım.
Non-disclosure agreement.
Gizlilik anlaşması.
I signed a non-disclosure agreement.
Gizlilik anlaşması imzalamıştım.
All CBI agents sign a binding non-disclosure agreement.
Bütün CBI ajanları Gizlilik Sözleşmesine bağlılardır.
In exchange for signing a non-disclosure agreement, you'll be given identities, a place to live in different parts of the country, for obvious reasons.
Gizlilik anlaşması imzalarsanız size kimlik verilecek, tahmin edeceğiniz sebeplerden dolayı ülkenin farklı yerlerinde yaşamak için yeriniz olacak.
It's a non-disclosure agreement.
Bu bir gizlilik anlaşması. Gizlilik anlaşması mı?
But since you signed a non-disclosure agreement, I'm happy to share it.
Ama ifşa etmeyeceğinize dair anlaştığımız için videoyu sizinle paylaşabiliriz.
Then I'm glad we have a non-disclosure agreement.
O zaman ifşa etmeme anlaşmamızın olduğuna sevindim.
And this is the Non-Disclosure Agreement regarding anything you two may learn about each other during the course of the relationship.
Ve bu da ilişkiniz sırasında birbiriniz hakkında öğrenebileceğiniz şeylere karşı bir gizlilik anlaşması.
Edgar has prepared a non-disclosure agreement which legally binds you from discussing my company.
Edgar, sen şirketimi konuşmaktan alıkoyan bir anlaşma hazırladı.
I signed a non-disclosure agreement.
- Gizlilik anlaşması imzaladım.
He railed against his enemies, and I knew that he had tried to get all his followers to sign a non-disclosure agreement.
Düşmanlarından şikayet ediyordu. Yakınındakilerden bir gizlilik sözleşmesi imzalamalarını istiyordu.
We can ask you any question that any lawyer who hadn't signed a non-disclosure agreement could ask.
O gizlilik anlaşmasını imzalamayan avukatlar olarak... -... sana istediğimiz soruyu sorabiliriz.
The paperwork ended up being a non-disclosure agreement.
Kağıt hiçbir şeyi açığa çıkarmayan bir anlaşmaydı.
Well, before he tells you too much more, I'm gonna need you to sign this non-disclosure agreement.
Seni daha fazla bilgilendirmeden önce bu gizlilik anlaşmasını imzalamanı isteyeceğim.
She's a flight attendant. She signed a non-disclosure agreement.
Gizlilik anlaşması imzaladı.
It's a non-disclosure agreement.
Bu açık olmayan bir anlaşma.
You know, I signed a non-disclosure agreement.
Biliyorsun, bir gizlilik anlaşması imzaladım.
"Blue Book non-disclosure agreement."
Blue Book gizlilik anlaşması.
Everyone make sure you fill out a non-disclosure agreement or you cannot stay for the screening.
Herkes gizlilik anlaşması imzalasın yoksa ön gösterimi izleyemezsiniz.
Yeah. But before I show you my invention, would you mind signing a non-disclosure agreement?
- Evet icadımı sana gösteremeden önce gizlilik anlaşması imzalasak sorun olur mu?
Well, you signed a non-disclosure agreement the day you were hired, Miss Page.
İşe alındığınız gün gizlilik anlaşması imzalamıştınız Bayan Page.
For the right price, I can get anyone to sign a non-disclosure agreement.
İyi para verirsem, istediğim kişiye gizlililk sözleşmesini imzalatırım.
There's talk that you and the other three were forced to sign a non-disclosure agreement in exchange for prosecutorial immunity from the crimes that were committed during the course
Sana ve ekibindeki üç kişiye maceranız sırasında işlediğiniz suçlar için savcılık dokunulmazlığına dair bir gizlilik antlaşması imzalattıklarına...
A non-disclosure agreement.
Gizlilik anlaşması.
This non-disclosure agreement holds.
Bu gizlilik anlaşması devam ediyor.
Your Honor, we will stipulate that the non-disclosure agreement applied on the premises, but the conversation did not take place there.
Sayın Yargıç, bu gizlilik anlaşmasının önceden uygulandığını farz ediyoruz,... ama görüşme orada gerçekleşmemiş.
You're saying the conversation wasn't covered by the non-disclosure agreement because it happened somewhere else?
Görüşmenin gizlilik anlaşmasını içermediğini söylüyorsunuz çünkü başka bir yerde gerçekleşti öyle mi?
I would be more than happy to supply you with the target list, but, unfortunately, I signed a legally binding non-disclosure agreement.
Hedef listesini size tedarik edebilirim, ama, ne yazık ki, yasal olarak imzaladığım bağlayıcı olmayan bir gizlilik anlaşması imzaladım.
My non-disclosure agreement is eight pages long.
Gizlilik anlaşmam sekiz sayfa falan.
And it's why I insisted that everyone involved sign a... non-disclosure agreement.
Ve bu yüzden ben katılan herkesin bir gizlilik anlaşması imzalamasını istedim.
Okay, so I need to comb through everyone who signed a non-disclosure agreement with Biosoma.
Sonuç olarak Biosoma ile gizlilik anlaşması imzalayan herkesi bir taramam gerekecekti.
A non-disclosure agreement?
- İfşa etmeme anlaşması mı?
The company signed a non-disclosure agreement binding all employees from disclosing personal information, including photos.
Şirket kişisel bilgileri ifşa etmeme konusunda tüm çalışanlarla anlaşma imzaladı resimler de kapsam içerisinde.
- Mr. summerland, do you know what a non-disclosure agreement is?
- Bay Summerland, biliyor musunuz Gizlilik anlaşması ne demektir?
You took a payout and you signed a non-disclosure agreement.
Ödeme aldın ve gizlilik sözleşmesi imzaladın.
We signed a non-disclosure agreement, ass clown.
Gizlilik sözleşmesi imzaladık göt herif.
I'll just need you both to sign this non-disclosure and confidentiality agreement.
İkinizin de bu gizlilik sözleşmesini imzalamanız gerekiyor.
For this agreement to be valid and enforceable, it must be based on a full mutual disclosure of each party's financial status to the other party... Uh of the other...
Bu sözleşmenin geçerli ve uygulanabilir olması için tarafların maddi durumlarının müşterek açıklamalarına dayanması gerekir.
The agreement defines mutual disclosure and formalizes contact with what I call top-side.
Bu anlaşma, karşılıklı ifşayı tanımlayarak sözleşmeyi, benim "Üst Kısım" dediğim şekilde biçimlendiriyor.
Non disclosure agreement
- Karşılıklı güven anlaşması.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]