English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Diz

Diz translate Turkish

5,156 parallel translation
Take a knee.
Diz çök.
Broke more kneecaps in his day than any other shylock on the south side.
Kendi zamanında, güneydeki tefecilerin hepsinden daha fazla diz kırmıştır.
You're gonna lose a kneecap if I got to ask you again.
Tekrar söylettirirsen, diz kapağını kaybedeceksin.
That's a knee-jerk reaction.
Bu bir diz refleksi tepkisi.
Get down!
Diz çökün!
Kneel.
Diz çök.
Kneel before your king.
Kralının önünde diz çök.
I said... kneel!
Sana diz çök dedim!
On your knees!
Diz çök!
If you did you'd be fucking sucking my dick!
Anlasan diz çöküp yalvarırdın.
We trade in the dollar and kneel to the Crown.
Dolarla ticaret yapar, kraliyet tacının önünde diz çökeriz.
The whole world will bow to me and honor my will.
Bütün dünya önümde diz çöküp isteğime saygı gösterecek.
On your knees.
Diz üstü çök.
On your knees.
- Diz çök.
Down!
Diz çök.
On your knees!
Diz çökün!
The knee bone of St Anthony of Padua, one of Rome's most precious relics.
Roma'nin en degerli kalintilarindan Padovali Aziz Ansony'nin diz kemigi.
What is it? The knee bone of St Anthony.
- Aziz Ansony'nin diz kemigi.
I'm not gonna kill you. I'll just blow your kneecaps off.
Sadece diz kapaklarını uçururum.
I mean really, who says no to a guy on one knee?
Yani hakikaten, kim diz çökmüş bir adama hayır der?
Kneel, prisoner!
Diz çök, tutuklu!
Down on your knees, now!
Evet. Hemen diz çökün!
Down on your knees!
Diz çökün dedim!
Please put away the groceries while I call Barbara.
Lütfen ben Barbara'yı ararken yiyecekleri diz.
I watched him bend the knee.
Boyun eğip, diz çökmesini izledim.
It is customary to kneel when surrendering to a king.
Bir krala teslim zaman diz gelenektir.
We do not kneel.
Biz diz yok.
All the same, we do not kneel.
Hepsi aynı, biz diz yok.
Scouts and leaders kneel before you Through the silence resounds our hymn
İzciler ve liderler önünde diz çöküyor Marşımız, sessizliğin içinde yankılanıyor
Get on your knees and swear your subservience, then I will spare you, or else prepare to join the old man in Hell!
Diz çöküp bana itaat edeceğine dair yemin et. O zaman canını bağışlarım. Aksi takdirde cehennemde ihtiyarın yanında yerini almaya hazırlan.
You got it.
Sen diz.
Please kneel.
- Diz çök lütfen.
Get on your knees before he changes his mind.
- Fikrini değiştirmeden diz çök.
All of you. On your knees!
Hepiniz, diz çökün!
Bring this city to its knees!
Diz çöktürün bu şehre!
On your knees... if you want it.
Eğer istiyorsan diz çök.
You do listen, but only when we're on our knees.
Sen bizi dinliyorsun ama sadece diz çöktüğümüzde.
( both grunting ) Kneel before me, animal.
Önümde diz çök hayvan.
Get on your knees.
Diz çök.
Sit down. Sit
Diz çökün, çökün...
Down on the ground!
Yere diz çökün!
I can get you new bodies, and we will march into hell, and all the humans and all the angels will bow to me!
Size yeni bedenler bulurum, cehenneme doğru yürürüz ve tüm insanlar ve melekler önümde diz çökerler!
- Kneel before the angel that inhabited this body, Kneel!
- Çık dışarı! - Bu bedende bulunan meleğin önünde diz çök!
Bend your knees.
Diz çök.
You kneed him in the balls and punched him in the face and he is the abusive?
Hayalarına diz atıp yüzünü yumrukladın. Fesat olan o mu yani?
So they can either back us, or I'll bend'em over, jam a.45 elbow deep, and empty the damn clip.
Ya bize destek olurlar ya da ben onlara diz çöktürüp üzerlerime mermi yağdırırım.
So we cut off their supply, bring them to their knees, make them crawl to us and beg for mercy.
Biz de ellerindeki kaynağı kesip onları diz çöktüreceğiz onlar da sürüne sürüne bize gelip af dileyecekler.
In my tribe, we salute warriors with the mano po.
Aşiretimde savaşçıları diz çökerek selamlarız.
On your knees.
Diz çök.
- On your knees.
- Diz üstü çök.
Down on your knees!
Diz çök!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]