English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ E ] / Extraordinaire

Extraordinaire translate Turkish

139 parallel translation
Oh, Madame Lawrence, you English are extraordinaire!
Bayan Lawrence, siz İngilizler muhteşemsiniz.
And sitting before you, Henry, eating this sowbelly and hardtack... is an envoy extraordinaire from President Pierce.
Başkan Pierce'in orta elçisi olarak seninle karşılıklı oturup tuzlanmış domuz ile peksimet yemek de öyle.
A diary of a concentration camp doctor, the bearer of doctorate degrees in medicine and philosophy, professor extraordinaire Josef Kramer.
Tıp doktoru ve filozofi doktoru Josef Kramer'in günlüğü.
Ambassador Extraordinaire of the Shah, to Your Majesty.
Şah'ın özel elçisi. Majesteleri.
Glory be to the father, Harry McKenna... fixer extraordinaire... pusher, pimp, thief, arsonist.
Ruhun şad olsun Harry McKenna olağandışı iş bitirici fırsatçı, kadın tüccarı, hırsız, kundakçı.
The eyewitness extraordinaire!
Beklenmedik görgü tamığı!
[ C'est extraordinaire, n'est pas?
- Olağanüstü, değil mi?
- Extraordinaire!
- Fevkalade!
I am Larry Kotzwinkle, accountant and lover extraordinaire.
Ben Larry Kotzwinkle, muhasebeci ve olağanüstü bir sevgiliyim.
Prestidigitator extraordinaire.
Olağanüstü sihirbaz.
Vicarious entertainment... courtesy of Phil Hicks, weenie extraordinaire.
Vekaleten eğlence sıradışı ufaklık Phil Hicks'in nezaketi sayesinde...
Extraordinaire.
Olağanüstü.
- Marty the poet extraordinaire.
- Olağanüstü şair, Marty.
Because I'm Johnny Wishbone, psychic extraordinaire.
Adım Johnny Wishbone, olağanüstü medyum.
Homewrecker extraordinaire.
En üstün yuva yıkıcı.
- Private investigator extraordinaire.
- Özel dedektif. - Ben de Maddie Hayes.
This guy's a swordsman extraordinaire.
Bu adam tam bir çapkın.
Happy Harry just happens to have in his very hands... a copy of a memo written by one Mr. David Deaver... guidance counselor extraordinaire... to one Miss Loretta Creswood, high school principal.
Şu anda Mutlu Harry'nin ellerinde... rehber öğretmen Bay David Deaver'ın... Lise müdürü bayan Loretta Creswood'a... yazdığı notun bir kopyası bulunmakta.
... a memo, written by one Mr. David Deaver... guidance counselor extraordinaire... to one Miss Loretta Creswood, high school principal.
... rehber öğretmen Bay David Deaver'ın... Lise müdürü bayan Loretta Creswood'a... yazdığı notun
George Washington Duke, promoter extraordinaire, welcomes Rocky Balboa, champion of all the Americas and all of the Russias.
George Washington Duke, bir numara maç kordinatörü, Bütün Amerika ve Rusya'nın şampiyonu Rocky Balboa'yı selamlar.
Anthea, just the paralegal extraordinaire I was hoping to see.
Anthea, hukuk asistanı olağanüstü, görmeyi umuyorum.
I am Rabbi Tuckman purveyor of sacramental wine and mohel extraordinaire.
Ben Haham Tuckman ayin şarabı satıcısı ve uzman mohel.
I am Jacquimo swallow extraordinaire and lover of beautiful things.
Ben Jacquimo. Sıradışı kırlangıç ve güzel şeylerin aşığı.
And to Marcel, our host, agent extraordinaire, who blessed my life with his belief in me.
Hayatıma inancıyla mana katan olağanüstü kişiliğe.
Our next judge, frat-boy extraordinaire :
Diğer jürimiz, vakıf üyelerimizin gözdesi...
Random Task--Korean ex-wrestler, evil handyman extraordinaire.
Random Task.. Koreli eski güreşçi Görülmemiş yetenekleri var..
Poet extraordinaire
Sıradışı şair
Cousin, compadre extraordinaire.
Kuzenim ve de en iyi dostum.
Artist extraordinaire, empress of all impressionism, master of all still life.
Büyük ressam! Empresyonizmin kraliçesi. Bütün hayat tarzlarının ustası.
In ancient Egypt, this hunter extraordinaire kept rodents from the granaries
Eski Mısır'da bu sıradışı avcı, kemirgenleri tahıl ambarlarından uzak tutuyordu.
Up there, that's Fast Eddie, harmonica extraordinaire.
Yukarıdaki Hızlı Eddie. Olağanüstü armonikacı.
Kinder, gentler, roommate extraordinaire.
Daha nazik, daha rahat. Olağanüstü bir oda arkadaşı.
King of thieves... Escape artist extraordinaire... - Master of disguise...
Hırsızların kralı... olağanüstü kaçış artisti... kılık değiştirmenin efendisi!
Your partner extraordinaire he's in our custody.
Ortağınız... şimdi göz altında.
Derrière extraordinaire.
Derriére extraordinaire.
Engineer extraordinaire, at your service.
Olağanüstü mühendislik bilgimle hizmetinizdeyim.
And a big Sunnydale round of applause for Tito the Amazing, plumber extraordinaire.
Musluk eksperi, Mükemmel Tito için kocaman bir Sunnydale alkışı alalım.
- Hacker extraordinaire.
- Müthiş hacker.
Rap extraordinaire.
Sıra dışı rap.
Sara Golan, second-year resident extraordinaire.
Sarah Gowlyn, ikinci yıl sakinlerinden, fevkalade.
Anthony Nuńez, dealer extraordinaire.
Anthony Nunez, olağanüstü uyuşturucu satıcısı.
And here's his sidekick extraordinaire, the ever-trusty Little Lightning!
Ve işte onun sıradışı, güvenilir sağ kolu, Little Lightning!
Six months ago, Buffy, Vampyr Slayer extraordinaire... had her lesbian witch make with the beaucoup de magie.
Altı ay önce, olağanüstü Vampir Avcısı Buffy'nin eşcinsel cadısı bir büyü yaptı.
Legend, take note, this is the great Mickey Bricks... con man extraordinaire, all round top....
Efsanedir, bunu bir yere yaz, bu da harika Mickey Bricks olağanüstü bir dolandırıcıdır, herkes arasında...
Mouth McFadden, newsman extraordinaire.
Mouth McFadden, olağanüstü muhabir.
This is our assignment for Mr. Ahmet Dasan... a billionaire extraordinaire.
Bu görevimiz bay Ahmet Dasan için olağanüstü bir milyoner.
A week later I flew to la plata where I met up with bobby and duke rogers- - geology professor extraordinaire.
Bir hafta sonra La Plata'ya gittim. Orada, Bobby ve Duke Rogers ile buluştum. Uzman Jeoloji Profesörü.
Harry - - photographer and foster father extraordinaire.
Harry - - fotoğrafçı ve sıradışı bir üvey baba.
Yeah, psycho killer extraordinaire
Evet, sıradışı psikopat bir katil.
TO NICOLE ; KITCHEN HELP EXTRAORDINAIRE.
Mutfaktaki olağanüstü yardımları için, Nicole'e...
Oooks extraordinaire.
Betty Y. Pillsbury aşçılık yarışması birincisidir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]