Fingernails translate Turkish
1,261 parallel translation
- My fingernails?
- Tırnaklarım mı?
- Your fingernails, how are they looking?
- Tırnakların, nasıl görünüyor?
- I give an A-pIus for fingernails. - Never mind.
- Tırnak kontrolünden kendime 10 veriyorum.
And during the doctor's round, she chews on her fingernails.
Doktorun muayenesi sırasında, tırnaklarını yiyor.
you've bitten more skin off from around your fingernails... than a doctor would ever trim off your nose.
Bir doktorun burnunu kesip düzeltmesinden daha çok eti tırnaklarının tırnaklarının etrafından yiyip bitirdin.
I feel like pulling somebody's fingernails out with pliers.
Birinin tırnaklarını kerpetenle çekiyormuş gibi hissediyorum.
And maybe a little more fungus under the fingernails... of two digits on your right hand.
Ve belki, sağ elindeki iki parmağının tırnak altlarında da biraz fazla mantar var.
You polished your fingernails.
Oje yapmışsınız.
You have beautiful lips and pretty fingernails
Dudakların ve tırnakların çok güzel.
Life for me was like playing Beethoven's 5th with fingernails on a blackboard.
Benim için hayat Beethoven'in 5. senfonisini tırnağımla kara tahtada ses yaparak çalmam gibiydi.
Well-tailored, wears spats, clean fingernails, clean-shaven.
Yeni elbise diktirmiş, kısa tozluklu, temiz tırnaklı ve tıraşlı biri.
The hair colour, the hair style, fingernails, pretty much everything.
Saç rengini, saç sitilini, tırnak boyalarını, ve istedikleri diğer her şeyi..
When blood starts streaming out of our noses, eye sockets and fingernails I'll have satisfaction knowing I'm dying with the only people in the world that actually deserve it.
Ve burunlarımızdan, gözlerimizden ve tırnaklarımızdan kan gelmeye başladığı zaman dünyada bunu en çok hak eden insanlarla birlikte öldüğümü biliyor olmanın yoğun tatminini yaşayacağım.
We found traces of aspic and olive oil under his fingernails.
Tırnaklarının altında etli jöle ve zeytinyağı bulduk.
We found your skin underneath the victim's fingernails.
Derinizi, kurbanın tırnaklarının altında bulduk.
Okay. Now tell him that if I check under his fingernails, and I can match it to his dead cousin, I'm going to arrest him for murder.
Tırnak içlerinde ölmüş kuzenine ait bir şey bulursam onu cinayetten tutuklatacağımı söyle.
All right, so both of those fingernails that we found are liquid monomer and they've got traces of EMA.
İki tırnakta da eser miktarda monomer ve etilen metil akrilat var.
I'm going to need to swab under your fingernails.
Tırnaklarınızın altından örnek almalıyım.
You're looking for Chuck's skin under my fingernails, aren't you?
Tırnaklarımın altında Chuck'ın derisini arıyorsunuz değil mi?
Particular attention to the fingernails, please.
- Tırnaklarına özel ilgi göster.
He admits to getting rough with her. Got his semen inside of her, his DNA under her fingernails.
Sperm kalıntıları hizmetçide bulundu, tırnaklarının arasında DNA'sına rastladık.
Found skin under his fingernails.
Tırnak altlarında deri parçaları buldum.
- I have dirt under my fingernails.
- Tırnaklarımda pislik var.
Well, that explains the dirty fingernails but not why you enjoy watching half-naked chunky trunks pull tractors with their teeth. Must be a sort of homoerotic thing for you.
Bu kirli tırnaklarını açıklıyor ama neden yarı çıplak fıçı gibi heriflerin traktörleri dişleri ile çekmelerini izlemeyi sevdiğini açıklamıyor.
- Did you check the fingernails?
- Tırnaklarına baktın mı?
Yeah, and don't forget that the hair and fingernails on John Entwistle's body were still growing when they brought in his replacement. - You're gonna replace me?
- Unutma John Entwistle'ın vücudundaki saçlar ve tırnaklar hâlâ uzarken yerine yenisini aldılar.
There's hair appointments, expensive makeup, she even spent hundreds of bucks... on fingernails.
Kuaför randevuları, pahalı makyaj malzemeleri... Tırnaklarına yüzlerce dolar harcıyor!
For God's sake, we're born with fingernails.
Tanrı aşkına ya! İnsan tırnaklı doğuyor!
- You check under her fingernails?
- Tırnaklarını kontrol ettiniz mi? - Polis misiniz?
DANNY : The DNA results from the skin under Delinda's fingernails.
Delinda'nın tırnakları altındaki derinin DNA sonuçları.
- His fingernails are too long.
- Tırnakları çok uzun.
- His fingernails?
- Tırnakları mı?
The guy I fought last night didn't have any fingernails.
Dün gece boğuştuğum adamın tırnakları yoktu.
Monk could not I. D. The guy's fingernails, Captain.
Monk, adamın tırnaklarını onaylamadı, komiser.
As I thought, Abby matched the dirt lodged under Seaman MacDonald's fingernails with the sedimentary composition of the ocean floor.
Tahmin ettiğim gibi. Abby Er MacDonald'ın tırnaklarındaki kirin okyanus dibindeki tortuyla aynı olduğunu buldu.
Well maybe some of us can love the song without painting our fingernails black.
Öyle mi? Belki de birimiz bu şarkıyı dinlemeyi siyah tırnaklarıyla resim yapmadan da sevebilir.
Fingernails gonna grow down there, too.
Tırnakların da uzar.
The way he held his fork, his grammar... - his dirty fingernails.
Yeme tarzı, grameri, kirli tırnakları...
If it wasn't for the soft skin, the legs... the eyes, the long fingernails, the butts and the boobs, I wouldn't even talk to'em.
Yumuşak bir cilt için değil... gözler, uzun tırnaklar, kıçlar ve memeler Bunlar hakkında konuşmak istemiyorum.
Broken fingernails, blood on the walls.
Kırılmış parmaklar, duvarda kan izleri.
They found skin and paint chips under her fingernails.
Tırnaklarında deri ve boya parçaları bulmuşlar.
At about the speed that fingernails grow, the earth itself is on the move.
Dünya, yaklaşık olarak tırnağımızın uzadığı bir hızla hareket halinde.
- My fingernails.
- Tırnaklarımla.
We have your blood under Rafe's fingernails, your fingerprints on the fire extinguisher, and your bullet in my neck.
Reif'in tırnaklarında senin kanın var. Yangın söndürücünün üstünde parmak izlerin var. Ve ensemde de senin kurşunun.
We found some synthetic red epidermis signed EUGENICS under his fingernails.
Tırnaklarının altında EUGENICS imzası olan sentetik kırmızı deri bulduk.
Why do you bite your fingernails?
Sen neden tırnaklarını yiyorsun?
- For God's sake, Carl, stop biting your fingernails.
- Tanrı aşkına Carl, tırnaklarını yeme.
The genius sucked out through the fingernails.
Tırnaklardan sökülen deha.
In that dream, my whole body... fingers, cheeks, fingernails, heels, and even the tips of my hair are painful with loneliness.
Rüyada, tüm bedenim, parmaklarım, yanaklarım, tırnaklarım, topuklarım ve hatta saçlarımın ucu bile yalnızlıktan acı çekiyor.
They can tear out our fingernails.
Tırnaklarımızı da sökebilirler.
We found a great deal of skin under justin's fingernails and the only way that could get there would be as a result of a struggle.
Bunun tek sebebi bir kavga olabilir.