English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Firebug

Firebug translate Turkish

56 parallel translation
Might be a firebug, arson ring.
Bir kundakçı, kundakçı çetesi olabilir.
Will, we can't let that firebug get away with this!
Will, bunu o kundakçının yanına kalmasına izin veremeyiz!
Maybe we could give him 60 days as a firebug.
Belki kundakçılıktan 60 gün hapsedebilirdik.
Name of Koljaiczek? - A firebug.
KoIjaiczek adında?
What, we got a Vietnamese firebug torching the dockside?
Burada olduğuma inanamıyorum.
The firebug's headed to the waterfront.
Bunu yapabilmesi için saatte 1100 km hıza ulaşması gerekiyor.
Time to black flag that little firebug.
Bayrağı kundakçıya devretme zamanı.
Damn firebug.
Kahrolası kundakçı.
This guy's a serious firebug.
Bu adam kundakçının önde gideni.
Dougy-Doug, the firebug!
Ateşböceği Dougy-Doug!
Go and firebug on your old lady's wig.
Karının saçlarını yakmışsın.
Not if I catch you first, firebug.
Tabii önce ben seni bulmazsam, ateş böceği.
- Meantime, I'll have my guys hunt down the firebug.
Onu yakalamalarını söyleyeceğim. - Güzel.
I'm pretty sure he's the firebug.
Kundakçının bu olduğuna eminim.
Your little friend is a firebug. Chief- -
Arkadaşın bir kundakçı.
Not a firebug.
Kundakçı değil.
But when he was alive, he was a big-time firebug.
Ama canlıyken çok sağlam bir kundakçıydı.
I'm a firebug.
Ben bir kundakçıyım.
But FYI : Charlie's a thief, a liar and I suspect something of a firebug.
Fakat bilginiz olsun, Charlie bir hırsız, bir yalancı ve kundakçı olduğundan şüpheleniyorum.
I feel like I'm a firebug myself sometimes.
Bazen, o yangını ben çıkarmışım gibi hissediyorum.
A firebug doesn't need motive.
Kundakçı bir sebep aramaz.
And if this is a firebug, he is just getting started.
Eğer bunu bir kundakçı yapmışsa daha yeni başlıyor. Ahbap.
You went firebug, and I'm sitting on four million... mini-microwaves that legal won't let out of the warehouse.
Sen kundakçı oldun ve bende Hukukun depolardan çıkmasına izin vermediği dört milyon mini mikrodalga fırınla kaldım.
I WILL LOOK AT EVERYTHING FROM FIREBUG TO FLAMETHROWER.
Ateşböceğinden alev makinasına kadar her şeye bakarım.
NO FIREBUG FIREFIGHTER, NO FLAMMABLE JUVEY RECORDS,
Ateşböceği ya da yanıcı sabıkalar yok.
Firebug.
Kundakçı.
He was also a firebug.
Adam kundakçıymış.
Now, these people... They mentioned something about a firebug, but I-I don't think that means arsonist.
Bu insanlar yangın çıkarmakla ilgili bir şeyler söylemişler ama bir kundakçıyı kastettiklerini sanmıyorum.
Little firebug.
Kundakçı velet.
A professional firebug.
Profesyonel bir kundakçı.
I think whoever did kill the spotter was trying to make it look like the firebug's work...
Gözcüyü öldürmeye çalışan her kimse bunu bir kundakçının işiymiş gibi göstermeye çalışmış.
Charlie Hughes is also a white supremacist and a firebug.
Charles Hughes aynı zamanda ırkçı ve kundakçı.
What are you, a firebug?
Nesin sen, kundakçı mı?
The firebug's lit at least 24 fires since march.
Kundakçılar, Mart ayından bu yana 24 yangın çıkardı.
Well, well, well, if it isn't the firebug?
Vay, vay, vay, bu bizim kundakçı değil mi?
The file says the circus shut down after Houdini went all firebug on it.
Houdini onları kundakladıktan sonra sirkin kapatıldığı yazıyor.
Well, there's no denying it. Eller's the firebug.
Eller'ın ortalığı ateşe verdiği kesin artık.
Uh, we got a hit on a phone call Billy the firebug made from prison.
Hapishanedeki kundakçı Billy'nin bir telefon görüşmesine ulaştık.
Chief, if we got a firebug here, you know it's next to impossible to prove anything.
Amirim, eğer burada bir kundakçı varsa bile bunu kanıtlama şansımız çok düşük.
Have we got a firebug here?
Yani bir kundakçımız mı var?
He is a firebug.
Çocuk bir kundakçı.
Why is a superficial nip-tuck diva digging into cold cases about a firebug?
Neden yüz gerdirmiş divamız kaç yıllık kundakçılık davalarının altını kazıyordu ki?
And I was a bit of a firebug in the'90s.
Ben de doksanlarda kundakçılıktan biraz tahrik olurdum.
I've put my inner firebug to bed.
İçimdeki kundakçıyı uykuya yatırdım.
My inner firebug is well under control.
- İçimdeki kundakçı fazlasıyla kontrol altında.
This is the work of a serial firebug.
Bu bir seri kundakçının işi.
And Gravely wants to catch this firebug before it kills someone.
Ve birini öldürmeden önce Gravely kundakçıyı yakalamak istiyor.
Says his partner was a little obsessed with nailing this firebug.
Ortağının bu kundakçıyı yakalama konusunda takıntı yaptığını söyledi.
A police officer died last night, killed by a firebug crew on a spree.
Dün gece bir polis ateş böceği ekibi tarafından öldürüldü.
You're a firebug, aren't you?
Sen de ateş böceğisin değil mi?
- Firebug's here.
Kundakçı burada.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]