English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Flamer

Flamer translate Turkish

29 parallel translation
Ruddy great flamer.
Sancak motoru.
" She was a flamer.
" Kadın bir kışkırtıcıydı.
There's a flamer in my pocket
Cebimde bir çakmak var.
- What's this? Just read the label. It's a king-sized flamer!
Büyük boy alev parlatıcı!
Like moths to a flamer.
Lambanın etrafındaki kelebekler gibi.
He's a big fat flamer!
İri şişko ve ateşli biri! Bana aşık...
It's hard, especially playing a flamer.
Zor, özellikle bir ibneyi canlandırmak.
Look at that flamer!
Bak şu ibneye!
I thought I recognized you, you slimy flamer.
Seni tandığımı sandım seni sümüklü böcek.
I couldn't be prouder of the little flamer!
Onunla daha fazla gurur duyamazdım.
- You're too late, loverboy you'd better betcha they're putting your boyfriends butt on a plane home this afternoon, and now we have to move again cause we can't live across from some big doodah flamer homo.
- Geç kaldın, aşk çocuğu... Erkek arkadaşını, bu öğleden sonra eve gitmek üzere bir uçağa bindiriyorlar. Ve şimdi, biz tekrar taşınmak zorundayız, çünkü böyle ateşli bir homonun karşısında daha fazla oturamayız.
So how is it going to look when a big flamer kicks the shit out of you?
Bakalım, o ateşli homo seni tekmeleyip bokunu çıkardığı zaman, nasıl görünecek?
- He's a flamer.
- Kendisi kundakçı.
- Because he's a flamer?
- Kundakçı olduğu için mi?
- Oh, definitely the work of a flamer.
- Oh, kesinlikle bir kundakçının işi.
Yes, okay? Yes, I'm a flamer. There, I said it, you happy now?
Evet, tamam mı?
I'm not sitting around on flamer duty while Tommy gets boned.
Tommy oyulurken homo taklidi yapmayacağım.
Brett Rhienhardt, MVP of the winning flamer team from 85, with four goals and three assists.
Brett Rhienhardt, 85'teki kazanan takımın MVP'si,... dört gol ve üç asistle.
You're a flamer, is what you are.
Senden olsa olsa ateş "topu" olur.
- Come on, everyone knows he's a flamer.
- Hadi, herkes onun ılımlı olduğunu biliyor.
He was a full-on flamer.
Apaçık ortadaydı.
- Yeah, you flamer. - What was that?
- evet, seni ateşli - bu neydi?
Shut up, you flamer!
Kapat çeneni homo!
You a flamer?
Yalancı?
I'm Johnny Storm, the human flamer.
Ben Johnny Storm, insan suretinde alevim.
But the flamer is sharper.
- Ama alev daha keskin.
Blue-flamer.
Zehir gibi.
Was Ha-young really a flamer?
Ha Young gerçekten troll müydü?
Maybe she's a blue flamer.
- Belki de hevesi geçicidir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]