English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ F ] / Forcefully

Forcefully translate Turkish

122 parallel translation
You forcefully brought back the sun that was trying to leave. But, did you manage to have her rise at your side again?
Seni bırakmak isteyen Tae Yang'a inatla tutunup sonunda tekrar yamacına getirdin.
"If my family learns about this, I will be forcefully detained."
"Eğer ailem bunu öğrenirse beni zorla eve hapseder."
More forcefully!
Zor kullanın!
Well, he could've done it a little less forcefully.
Peki, o bizden biraz daha güçlü.
After our birth we were separated forcefully.
Biz doğumdan sonra ayrıldık.
You must be forcefully attracted to him.
- Ona şiddetle bağlanmış olmalısın.
Only the prospect of the tin drum prevented me... from expressing more forcefully my desire... to return to the womb.
Bir tek şu teneke trampet beklentisi ; beni,... ana rahmine dönme arzumu daha şiddetli bir şekilde ifade etmekten alıkoyabilmişti.
Now you act him more forcefully.
Şimdi onu daha güçlü bir şekilde oynuyorsunuz.
Come at me forcefully!
Daha saldırgan ol!
Brunette, name's Semra we went to Fevziye School in our childhood He'd sit close to me in the class but never talks One day a skinny boy pushed him from behind Then he suddenly turned and strangled him. Forcefully...
Esmerdi, adı Semra'ydı Fevziye Mektebi'nde birlikteydik çocukluğumuzda Yakınımda otururdu sınıfta ama hiç konuşmazdı Bir gün cılız bir oğlan itmişti onu arkasından O da birden dönüp boynuna atıldı.
You handle a sword... Forcefully?
Kılıç darbeniz zorlu muydu?
How forcefully?
Ne kadar zorla?
I could have warned Darson more forcefully.
Darson'u daha şiddetli uyarmalıydım.
Leave me for God's sake He forcefully entered my room and tried to rape me, sir
Allah aşkına bırak beni.
Take it. Push it, we are getting there, forcefully.
Yalvarıy orum beni daha hızlı al.
Straining too forcefully is very common causation for bursting a brain aneurysm.
- Çok fazla güç sarf edildiğinde beyin damarlarından birinin yırtılması.
But she rejected me, forcefully.
Ama beni, güç kullanarak, reddetti.
I was just reminding him, perhaps a bit too forcefully, that we need him to be an advocate.
Raporunuzda "mantıksız" kelimesini kullanmışsınız. Özel bir psikiyatrik anlamı mı var?
Peterman has his henchmen forcefully eject me from the book signing.
Peterman'ın uşakları beni imza gününden zorla dışarıya attılar.
She spoke quite forcefully.
Gayet güzel konuşuyordu.
- Uh, Your Honour. The prosecution objects forcefully here.
Sayın Yargıç, iddia makamı itiraz ediyor, efendim.
The law should be exercised more forcefully
Katılmıyorum. Kanun bir yaptırım gücüne sahip olmalı.
Japan has committed a crime by forcefully invading Korea
Japan'ya, zorla Kore'yi işgal ederek büyük bir suç işledi.
They appeared before my eyes as forcefully as actual events.
Gözlerimin önünde gerçek olaylar kadar güçlü bir şekilde canlandılar.
Never had it struck me so forcefully before that I have the power to grant life and health to others.
Başkalarına yaşam ve sağlık bahşetme gücümün olması beni hiç böyle şiddetle sarsmamıştı.
I was just reminding him, perhaps a bit too forcefully... that we need him to be an advocate.
Belki onu biraz fazla zorlayarak sadece yanımızda olmasına ihtiyaç duyduğumuzu hatırlattım.
I can forcefully express my shock at how a company whose entire reason for existin'is to make things more secure, but has been deceived on a daily basis by its most valuable employee...
Bu bilgiyi basına verdiğim anda bir firmanın gündelik olarak hem de bir çalışanı tarafından nasıl aldatıldığını hayret dolu ifadelerle anlatırım.
I just... express my optimism forcefully.
Sadece iyimserliğimi kararlı şekilde dile getiririm.
"The council member chose to forcefully waive her right of veto."
Konsey üyesi zorla veto hakkını kullanmayı seçti. Bölünmemiş farz et.
Do it respectfully, but do it forcefully.
Ya saygı duyacak ya da zorla uyacak.
How long can we keep her forcefully?
Daha ne kadar onu burada zorla tutabiliriz?
Someone twisted the victim's arm behind his back - forcefully.
Biri, arkasından kolunu kıvırmış, güç kullanarak.
And now, forcefully relocated.
Şimdi ise uyum sağlamaya çalışıyorum.
Perhaps a bit too forcefully.
Sanırım biraz fazla güç kullandım.
They suddenly shut the borders but he was there until forcefully repatriated,
Aniden sınırları kapattılar, ama zorla iade edilene kadar orada kaldı.
They took her forcefully.
Onu zorla götürmüşler.
Four, when opening a door exit to evacuate an aircraft rotate the handle in the direction of the arrow and open the door forcefully enough that it locks against the side of the fuselage.
Dört, uçağı tahliye etmek için çıkış kapısını açarken, kolu ok yönünde çevirin ve kapı uçak gövdesine bağlı olduğu için yeterince güç kullanarak açın.
Bruising on the buttocks from a forcefully used flat hand, and there was a fissure in her... how much of this do you want to know?
Ayrıca bir çatlak... - Ne kadarını bilmek istiyorsun?
What if we opened the laptop forcefully?
Güç kullanarak açsak ne olur?
We will forcefully take you out if you don't respond!
Cevap vermezsen, güç kullanılacaktır.
It seems to me, and I must insist on making the observation forcefully, you should have collected much more money.
Bana öyle geliyor ki, ve bir gözlem yapmakta ısrar ediyorum, çok daha fazla para toplamış olmalıydınız.
That butcher used to keep her forcefully and hit her.
O kasap kızı zorla yanında tutuyor ve dövüyordu.
.. will forcefully make you his wife.
.. evlenirsin.
.. and brought him here forcefully.
.. ve zorla buraya getirdi.
Now, my Indian friend here, his people were forcefully converted by thousands, and when they refused they were murdered by thousands.
Şimdi, şuradaki Hintli dostum onun halkını dinlerinden döndürmeye çalıştılar reddedince binlerce kişiyi öldürdüler.
You brought me to this quiet field to teach me golf but all you're doing is trying to forcefully enter my anus!
- Golf öğretiyorum diye çayıra çimene getirmiş arkadan dayıyor bana sürekli. Terbiyesiz herif! - Ağacın dibine de götür o zaman!
Cut forcefully! .
Tam güç kes!
Forcefully.
Zorla.
Forcefully.
Lütfen daha güçlü, daha güçlü.
[Exhales forcefully] I just gotta think what I'm gonna do.
Sadece ne yapacağımı düşünmem lazım.
Will he forcefully evict us out of our homes?
Zorla bizi evlerimizden mi atacak?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]