Forevermore translate Turkish
83 parallel translation
Forevermore!
Sonsuza dek!
Then Frank and Jesse James, Cole and Jim Younger, Kit Dalton, you are henceforth and forevermore sworn comrades and blood brothers of this, the company of Quantrill's Guerilla Army.
O zaman Frank ve Jesse James Cole ve Jim Younger Kit Dalton sizler bundan sonra Quantrill Gerilla Ordusu birliğinin sonsuza dek yeminli yoldaşları ve kan kardeşlerisiniz.
Is forevermore
Ebediyendir
Love like ours is forevermore
Bizimkisi gibi bir aşk Ebediyendir
The kind that goes on forevermore
Sonsuza dek devam eden tür
Forevermore is shorter than before
Sonsuza dek Daha öncesinden kısadır
The Lord shall guard thy going out and thy coming in from this time forth and forevermore. " Amen.
Tanrı gidiş gelişlerinde senin koruyucun olsun. - Bu andan itibaren sonsuza dek. - Amin.
Nameless here forevermore.
O burada adı anılmayanın artık.
I'd like us to start a new life together... a little house of our own, a car, the two of us against the world... joined forevermore in holy wedlock.
Birlikte yeni bir hayata başlayalım istiyorum. Küçük bir evimiz, bir arabamız olsun, her şeyi birlikte göğüsleyelim. Kutsal evlilik bağıyla sonsuza dek birleşelim.
Forevermore
Sonsuza dek
♪ I need a threshold I can cross ♪ Where I can sit and gather moss forevermore
Girebileceğim bir eşik lazım, ve oturup, sonsuza dek yosun tutmayı tercih edebileceğim bir yer,
Let your soul be returned to the pits of darkness forevermore.
Ruhun sonsuza değin karanlığa dönsün.
But your spirit will not live after you for your earthly remains will hang here until your spirit returns to the pits of darkness forevermore.
Ama ruhun senden sonra yaşamayacak çünkü ruhun karanlık çukurlara sonsuza değin geri dönene kadar bedenin burada asılı kalacak.
Forevermore
# Sonsuzdan sonrasına kadar...
And in God's house... Goodness and mercy all my life shall surely follow me... and in God's house forevermore...
Ve Tanrı'nın evinde iyilik ve merhamet hayatım boyunca benimle olacak, ve sonsuza kadar Tanrı'nın evinde...
For the rare and radiant maiden whom the angels named Lenore, nameless here forevermore. "
Meleklerin çağırdığı eşsiz, sevgili Lenor'dan, Adı artık anılmayan. "
If these two perverts die without Holy Communion... they'll burn in Hell forevermore, Captain.
Bu iki sapık kutsanmadan ölürlerse sonsuza dek cehennemde yanarlar, Yüzbaşı.
"... with each one of us now and forevermore. " Amen.
"... her birimizle şimdi ve sonsuza kadar. " Amin.
From this time forth and even forevermore. "
Şu andan itibaren sonsuza kadar. "
And his art will live forevermore.
Ve sanatı sonsuza dek yaşayacak.
# Let me sing forevermore #
# Ve bırak hep şarkı söyleyeyim #
Although she kept me starved of human contact... she enjoyed taking me out... because she knew how much it hurt to be reminded... of the simple little pleasures that were denied me forevermore.
Beni insanlarla görüşmeye hasret bıraksa da, dışarı çıkarmayı seviyordu. Çünkü sonsuza dek mahrum kaldığım basit zevkleri hatırlamamın bana ne kadar acı verdiğini biliyordu.
Joyful forevermore
Sonsuza dek neşeye boğar
..... he will achieve for them the reward of life forevermore.
Anlıyor musunuz? Onlara sonsuz yaşam ödülünü sunacak ve en kötü korkularımız gerçek olacak.
The Lord lift up His countenance upon you and give you peace... both now and forevermore.
Efendimiz sana huzur ihsan eylesin. Şimdi ve sonsuza dek.
Your love I'll keep forevermore.
Aşkına sonsuza dek sadık kalacağım.
Your love... he'll keep forevermore.
Senin aşkını..... sonsuza dek yaşatacak.
Because I'd smelt it, she decreed... I would forevermore be he who dealt it!
Sen kokuttuğun için bundan sonra zamanın sonuna kadar yine sen yapacaksın!
Listen for the sound which forevermore separates the old from the new.
Eskiyi yeniden ayıran sesi dinleyin
God cast me down from heaven's door to rule in hell forevermore!
Tanrı beni cennetin kapısından aşağıya, cehennemi yöneteyim diye gönderdi!
May Heaven, whose infinite goodness we adore, Preserve your body and soul forevermore.
Sonsuz iyiliğine tapındığımız cennet vücudumuzu ve ruhumuzu sonsuza dek koruyabilir.
But now I choose to be, forevermore Amelia Mignonette Thermopolis Renaldi, Princess of Genovia.
Ama şimdi ebediyyen Cenova Prensesi Amelia Mignonette Thermopolis Renaldi olmayı seçiyorum.
To love, honor and cherish him, forevermore?
Sonsuza dek, sevip, sayacak ve değer verecek misin?
Who's to say the rules must stay the same forevermore
Kim kurallar sonsuza kadar aynı kalmalı diyebilir ki?
May they now, and forevermore, rest in peace.
Artık ve sonsuza kadar huzur içinde yatsınlar.
On that day and forevermore
O günden sonra ve sonsuza kadar
And may they love forevermore
Ve sonsuza kadar birbirlerini sevsinler
Please don't take your love from me I am yours forevermore
Lütfen aşkını benden alma sonsuza kadar seninim
reuniting this amulet so that all of Earthsea is in peace forevermore.
Yerdenizin barış içinde olması için aynı ellerde birleşti. Sonsuza dek.
"The Lord shall preserve thy going out and thy coming in from this time forth, and even forevermore."
"... şimdiden sonsuza dek... "Rab koruyacak gidişini, gelişini."
Peace and joy forevermore.
Sonsuza dek huzur içinde yatsın.
One, two, three, four, stay away forevermore.
Bir, iki, üç, dört. Sonsuza dek uzak dur.
God, my savior I shall adore thee from now until forevermore.
Tanrım, benim koruyucum seni sonsuza dek kutsayacağım.
This is Gayle Ravenson reporting live from Little Germany theme park, on what will forevermore be known as the place where the laughter died.
Ben Gayle Ravenson. Küçük Almanya'^ dan bilgi veriyorum.. Burada her ne olmuşsa..
With hearts and souls that are forevermore
kalpler ve ruhlarla daima
I promise, my dearest With my dying breath To love you forevermore
Sana söz veriyorum sevgilim, son nefesime kadar seni hep çok seveceğim.
And the seas Have left the shore I promise my dearest With my dying breath To love you forevermore.
Güneş doğmadığında, rüzgar esmediğinde sular kıyılardan çekildiğinde son nefesimi verene kadar seni hep çok seveceğim.
You shall sacrifice your own ordinary pleasure to the world... forevermore...
Bunca zamandır dünya için kendi mutluluğun da dahil her şeyini verdin.
Stay well forevermore.
Kendine çok iyi bak.
And of the Son, and of the Holy Ghost, in this life and the next, now and forevermore.
Hem bu dünyada hem de öte dünyada şimdi ve sonsuza kadar.
¶ forevermore ¶ hey, hey. Unbelievable. Pally, it's OK.
Pally sorun değil.