Frenchy translate Turkish
388 parallel translation
Then you'll be workin for me, Frenchy.
Artık benim için çalışırsın Frenchy.
But just to find out, I'll bump ya 2, OOO. Eh, Frenchy?
Bunu öğrenebilmek için 2000 basıyorum.Ne dersin Frenchy?
[Kent] Can't ya be more careful, Frenchy?
Biraz daha dikkatli olamaz mısın Frenchy?
Oh, that's all right, Frenchy.
Önemli değil Frenchy.
Frenchy, they don't believe me.
Frenchy! Bana inanmıyorlar.
- Oh, Miss Frenchy, I was just tryin'to shut out... the booming'and the bangin of them there pop guns.
- Bayan Frenchy, ben de çenemi kapalı tutmaya çalışıyordum. Silahların sebep olduğu gürültü patırtı...
- They're waitin'for ya, Frenchy.
- Seni bekliyorlar Frenchy.
Frenchy, am I really the sheriff?
Frenchy! Gerçekten de yeni şerif ben miyim?
- Please, Frenchy.
- Yapma Frenchy.
- Oh, please, Frenchy.
- Lütfen Frenchy!
- I'll be right back, Frenchy.
- Geri döneceğim Frenchy.
Haven't I, Frenchy?
Yendim mi Frenchy?
Frenchy, have I got you beat?
Seni yendim mi Frenchy?
But, Frenchy, I can't.
Yapma Frenchy, veremem.
- No, Frenchy, you really don't mean it.
- Yapma Frenchy! Ciddi olamazsın!
Oh, Frenchy!
Frenchy! Frenchy!
Frenchy! Oh, here's the gal you gotta meet.
İşte tanışman gereken kadın!
- This is Frenchy. - Howdy, ma'am.
- Nasılsınız hanımefendi?
[Wash] You know, Frenchy is the real boss of Bottleneck.
Botlleneck'in gerçek patronudur Frenchy!
Come on, Frenchy!
Hadi Frenchy!
Hang on and get her scalp, Frenchy!
Dayan! Bitir işini Frenchy!
Frenchy!
Frenchy!
Come on, Frenchy! Come on, Frenchy!
Hadi Frenchy!
- Come on, Frenchy!
- Hadi Frenchy!
- Get him, Frenchy!
- Bitir işini Frenchy!
- Come on, Frenchy!
Hadi Frenchy!
- [Cheering] - Gotta gal, gotta gal with a Frenchy walk
Frenchy ile gitmek gerek,
Gotta gal, gotta gal with a Frenchy talk
Frenchy ile konuşmak gerek,
[All Cheering] Frenchy!
Frenchy!
How you gonna face anybody after what you took from Kent and Frenchy?
Kent ve Frenchy ile yaşadıklarından sonra hangi yüzle çıkacaksın insanların karşısına?
Would ya tell Miss Frenchy I'd appreciate seeing her... - on some official business?
Bayan Frenchy'i, kendisini resmi olarak... görmek istediğimi söyleyebilir misiniz?
Miss Frenchy, the water man's here... on fishy business.
Bayan Frenchy! İtfaiyeci geldi! Resmiymiş!
- Miss Frenchy, honey, you know that blue dress? - Mm-hmm.
Frenchy, tatlım, o mavi elbiseyi biliyorsun değil mi?
- Where you goin ; Miss Frenchy?
- Nereye gidiyorsun Bayan Frenchy?
[Frenchy] Got a match?
Kibritin var mı?
How about you and me havin'a dance together, Frenchy?
Benimle dans eder misin Frenchy?
Frenchy.
Frenchy!
- Yes'm, Miss Frenchy?
- Buyrun Bayan Frenchy!
Miss Frenchy say she want to see you right away.
Bayan Frenchy sizi acilen görmek istediğini söyledi.
Goodbye, Frenchy.
Hoşçakal Frenchy!
- Listen, Frenchy.
- Dinle Fransız.
- Not so good, Frenchy.
- Pek sayılmaz Fransız.
- No, Frenchy.
- Hayır Fransız.
Now look, Frenchy, about that other thing.
Bak Fransız, şu öbür meseleye dönersek...
You know, I told Frenchy I wasn't interested.
Fransız'a söyledim, bu işle ilgilenmiyorum.
- Don't forget Frenchy.
- Fransız'ı unutma.
You, Harry and Frenchy.
Sen, Harry ve Fransız.
Are you gonna take that job with those men that were up here with Frenchy?
Fransız'la birlikte gelen adamların teklifini kabul mü edeceksin?
Won't Frenchy help you out without you having to do that?
Bu işe hiç girmesen Fransız sana yardım etmez mi?
[Laughing]
- Bu Frenchy!
- Go, Frenchy! - Wait.
- Bekle!