English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Gators

Gators translate Turkish

173 parallel translation
I scared of them gators.
Timsahlardan korktum.
Like'gators and wild pig, black bear.
- Timsahlar... Yabani domuzlar, boz ayılar.
Snakes, lizards, gators, turtles, mice.
Yılanlar, kertenkeleler, timsahlar, kaplumbağalar, fareler.
Although this hunting is totally forbidden by law because the reptile faces extinction, these men will kill as many as 20 gators in a single evening.
Nesillerinin tükenme tehlikesinden dolayı avı tamamen yasaklanmasına rağmen bu adamlar gecede neredeyse 20 timsah öldürebilirler.
All the gators and snakes and stuff.
Tüm bu timsahlar, yılanlar falan.
They have huge gators.
Büyük timsahları var.
They have huge gators and crocs.
Büyük timsahları ve crocs'ları var.
Former mascot of the University of Florida football Gators.
Florida Üniversitesi Gators futbol takımının eski maskotu.
See you gators later.
Dahasonra görüşmek üzere.
Nobody except some gators n snakes, and bugs.. they're buzzing'your ass.
Timsah, yılan ve zehirli böcekler haricinde kimse.
Later, gators.
İyi akşamlar, tavşanlar.
Later, gators.
Görüşürüz millet.
In the final analysis, it will be the penalties... and the Tigers'mistakes that cost them this win, because they really played well against the Florida Gators.
Son tahlilde, ceza olacak ve Tiger'ların hataları bu galibiyete mal oldu. ... çünkü Florida Gators'a karşı gerçekten güzel mücadele vermişlerdi.
Down here we got gators, right?
Buralarda timsah var, değil mi?
They send him out in the open, just waitin'to get him killed,'cause when some rival group of gators... shows themselves in the open, killing the albo gator, they surround and kill their rivals.
Rakip timsah grubu albino timsahı öldürmek için ortaya çıkınca etraflarını çevirirler ve onları öldürürler.
No more albo gator, but no more rival gators neither, and new territory is definitely gained.
Albino timsah yok. Ama rakip timsah da yok. Yeni topraklar güvenle kazanılmış.
should have let the'gators eat you.
Timsahların sizi yemelerine izin vermeliydim.
The fuckin gators are gonna eat his ass for lunch.
Götünü de timsahlar yer öğle yemeği olarak.
At least the gators would've got him, or he would've sunk or something but -
En azından, orada timsahlar yerdi ya da dibe falan batardı.
What the hell are gators?
Gator da ne?
Shirt say "Go Gators" or "Stomp'em, Seminoles"?
Tişörtünde "Haydi Timsahlar" veya "Bastırın Seminoller" yazıyor mu?
Break out the gators.
Araçları hazırlayın.
I'm got later gators in five minutes.
Beş dakika sonra dans gösterisi var.
They were poaching gators
İzinsiz avlanıyorlarmış.
- Barge or boat, The water's full of gators, what's this wood?
Karşıya başka geçiş var mı? - Su onlarla dolu. Bu ne ormanı?
See you gators later.
Daha sonra görüşmek üzere.
Okay, Eric. we got a million gators down here.
Eric, orada bir milyon timsahımız var.
But the funny thing is the gators wouldn't bite. They'd attack.
Ama işin komik tarafı, timsahlar ısırık almadılar, saldırdılar.
Turns out gators find the taste of human flesh... sort of boring.
Timsahlar insan etinin tadını... bayağı buldular.
But did I tell you that one time... the settlers saw a wild boar fall into the water... and the gators went berserk.
Ama şunu da söyleyim... bir seferinde insanlar suya düşen bir yaban domuzuyla... timsahların çıIgına döndüğünü gördüler.
It turns out that pork is the gators'version of the Big Mac or some shit.
Timsahlar için domuz Big Mac gibi birşeydi.
Galloping gators!
- Dörtnala koşan timsahlar aşkına!
And all-ee-gators!
Ve tim-sah-lar!
All-ee-gators are reptiles.
Tim-sah-lar sürüngendir.
Maybe the gators pinned him under a log.
Belki bir şeye takıldı.
Even if the cargo survived whatever happened to the boat... there's gators and other shit down there...
Tekneye olanlardan sonra yük hayatta kalmış olsa bile... timsahlar falan var orada...
And in sports, the Gators kick off a new season with tonight's home game.
Timsahlar yeni sezona bu gece evinde oynayacağı karşılaşma ile başlıyor.
You know, I once toyed with the idea of buying the Gators.
Bir keresinde Timsahlar'ı satın alma fikrini biraz ciddiye almıştım.
That's sharks and gators.
Köpekbalıkları, timsahlar.
Just, uh, watch for gators.
Yalnız, timsahlara dikkat edin.
What happened to all the gators?
O kadar timsah nereye gitti?
Gators, bugs, you can have it.
Timsahlar, böcekler. Sizin olsun orası.
They got gators in the swamps, and guys missing teeth.
Bataklıklarda timsahlar ve dişleri dökülmüş erkekler de olacak.
Watch out for gators, now.
Timsahlara dikkat.
Gators?
Timsah mı?
Gators can walk on land, too. Go!
Timsahlar karada da yürüyebilir, gidelim.
Monique wants to go upstairs. Later, gators.
Kim seçilecek merak ediyorum.
The other gators will use him to gain new territory.
Onu açığa gönderirler ve ölmesini beklerler.
- Throw him in the canal, that way the gators will gonna bite him.
- Timsahlar yesin diye kanala atacağız, ve birileri buraya geldiğinde, geriye bir şey kalmamış olacak.
But I tell you, these gators are amazing.
Ama timsahlar muhteşemdi.
The point is that all these gators ever do is talk trash.
Asıl konu Gator hayranlarının her zaman saçma sapan konuşması.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]