Global translate Turkish
3,886 parallel translation
The only difference being that I lost my whole company to Grayson Global the day you did.
Tek fark, döndüğün gün, şirketimi Grayson Global'a karşı kaybettim.
Unfortunately, Grayson Global's brash new C.E.O. proved a more formidable opponent than I was prepared for.
Maalesef Grayson Global'ın küstah yeni C.E.O.'su... hazır olduğumdan çok daha zorlu bir rakip çıktı.
Being C.E.O. of a global investment firm isn't exactly a 9-to-5 commitment.
Küresel bir yatırım şirketinin CEO'su olmak 9-5 mesaisinden daha fazlasını gerektiriyor.
Apply the same principle that led you there, and you will find that there's far more buried inside Grayson Global than meets the eye.
Seni buraya ulaştıran prensibi uygula, fark edeceksin ki Grayson Global'da gözle görülenden çok daha fazlası var.
When Daniel inevitably falters as the head of Grayson Global, the board is sure to welcome you back with open arms.
Daniel Grayson Global'ın lideri olarak kaçınılmaz bir şekilde bocalayınca kurul seni kollarını açarak karşılayacaktır.
Running a company like Grayson Global requires a ruthless temperament, and I...
Grayson Global gibi bir şirketi yönetmek acımasız bir mizaç gerektirir ve ben...
Persuade him to drop his interest in Grayson Global, and I will stand behind you every step of the way, come what may.
Grayson Global'daki hakkını bırakması için onu ikna et ve ben de bu yolda her adımda yanında olayım ne olursa olsun.
Isn't this where I wait to get my Grayson Global I.D. badge?
Burası benim Grayson Global kimlik kartı almak için bekleyeceğim yer değil mi?
Prince Oedipus just granted me access to the Grayson Global intranet to snoop for him.
Prens Oedipus ona hafiyelik yapmam için Grayson Global ağına giriş izni sağladı.
You trying to hack into Grayson Global's intranet?
Grayson Global'ın kurum içi ağını hacklemeye mi çalışıyorsun?
This species gets blamed for everything that's nasty- - wars, global warming, hillbilly shows about making moonshine.
Bu tür suçladı alır kötü olan her şey için - savaşlar, küresel ısınma, moonshine yapma konusunda hillbilly gösterir
I'll just pack up and move Barnes Global to Bermuda.
Barnes Global'ı Bermuda'ya taşırım.
I may be president of Barnes Global, but my father is still C.E.O.
Barnes Global'ın başkanı olabilirim ama babam hâlâ yönetim kurulu başkanı.
Um, I was actually thinking of the hospital, not about you.
Ben aslında senin değil, hastanenin çıkarlarını düşünmüştüm. Global.
Global, not local, not personal.
Yerel değil, şahsi değil.
Your personal global organizational work with Dr. Prentiss is done.
Dr. Prentiss'le aranızdaki şahsi-global-örgütsel çalışma sona ermiştir.
Global warming, which influences the algal growth and as a result, algae can then produce toxic substances that are harmful to corals, and humans who break them when they are industrial fishing or even only diving on vacation.
Biri, algların büyümesini etkileyen küresel ısınma. Alglar buna bağlı olarak mercanlara zarar veren toksik maddeler üretir... İkincisi ise endüstriyel balıkçılık yaparken, hatta sadece tatilde dalış yaparken mercanları kıran insanlardır.
First I'm banned from Grayson Global, now your house.
Önce Grayson Global'dan sonra da senin evinden sepetlendim.
Well, I think we can all agree that Grayson Global needs its own kind of disaster relief.
Sanırım Grayson Global'ın kendisinin afet yardımına ihtiyacı olduğunda hepimiz hemfikiriz.
Right. My goal is to re-brand our image so that the "global" refers to world view, not world domination.
Amacım yeniden markalaşmak böylece'global ( küresel )'dünya görüşü anlamına gelecek dünya egemenliği değil.
Well, then as a major shareholder of Grayson Global, let me disabuse you of your pessimistic outlook.
Öyleyse Grayson Global'ın büyük hissedarlarından biri olarak seni pesimisttik bakış açısından kurtarayım.
Now if your intention is to rehabilitate Grayson Global's image, I would encourage you to not go through with this acquisition.
Eğer niyetin Grayson Global'ın imajını iyileştirmekse bu satın almayı yapmamanı öneriyorum.
My boss has a significant interest in Grayson Global.
Patronumun Grayson Global'da büyük bir hissesi var.
"Global Equities Graham-Brustein Humanitarian Award."
Global Finans Graham-Brustein Yardımseverlik Ödülü
He's becoming a global brand.
Küresel bir marka oluyor.
"The Global Financial Crisis, A Macroeconomic Perspective."
"Küresel Ekonomik Kriz, Makroekonomik Perspektif."
We must initiate global surveillance, my Lord.
Dünya çapında gözetlemeye başlamamız gerekiyor efendim.
She'll cause global conflict. She'll wipe out Division without even blinking.
Gözünü bile kırpmadan Bölüm'ü yok eder.
Our enemy is the global military-industrial complex itself.
Düşmanımız küresel askeri sınai kompleksin ta kendisi.
They can decide that they don't want to do anything about global warming.
Küresel ısınmaya karşı bir şey yapmak istememeye karar verebilirler.
Please welcome to the stage our final speaker of day two of the Global Atheists Convention, Richard Dawkins.
Küresel Ateist Kongresi'nin ikinci gününün son konuşmacısı Richard Dawkins'i sahneye davet ediyoruz.
Global climate change, over population, the energy crisis, the need finally to educate and stop the subjugation of women around the world.
Küresel iklim değişimi, nüfus patlaması enerji krizi, tüm dünyadaki kadınların eğitilmesi ve boyunduruk altında tutulmalarına son verilmesi gerekliliği.
If this type of manipulation had occurred in any "legitimate" research area, such as cancer research, AIDS research, global warming research, anything that's accepted as reasonable to be researching, people would lose their jobs.
Eğer - kanser, AIDS, küresel ısınma araştırmaları gibi - araştırılması mantıklı olarak kabul edilen herhangi bir şey gibi, herhangi bir "meşru" araştırma dalında böyle bir manipülasyon olabildiyse insanlar işlerini kaybederler.
Ninety-nine percent of all the information out in the public on this subject is well-crafted disinformation designed to scare people to support the next phase in global warfare.
Bu konuda, halka açık tüm bilginin % 99'u küresel savaş hali için bir sonraki aşamayı desteklemek üzere insanları korkutmak amacıyla düzenlenmiş ustalıkla tasarlanmış yanlış bilgidir.
And so we feel it's important to create an effort that's a global effort which this has become.
Ve küresel bir hale dönüşen bu çabanın ortaya konmasının önemli olduğunu hissediyoruz.
You can get your place back at the Barnes global table, and I make sure that Barnes girl doesn't get a piece of Ewing Energies.
Sen tekrar Barnes Global'daki masadan yerini alırsın ben de o Barnes kızının, Ewing Enerjileri'nden hisse alamamasını sağlarım.
Today's animals are facing unprecedented challenges whilst, around them, Africa's human population is growing at nearly double the global rate.
Bugünün hayvanları, görülmemiş zorluklarla karşı karşıya. Çevrelerinde ise Afrika'nın insan nüfusu... dünya ortalamasının iki kat hızında artıyor.
But Africa's human population is growing at double the global rate.
Ama Afrika'nın insan nüfusu dünyanın iki kat hızında artıyor.
Especially with global warming, we actually don't know what's going to happen, but we just have to cross fingers and hope for a better future.
Küresel ısınma sonucu ne olacağı bilinmiyormuş. Şansımızı deneyip daha iyi bir gelecek umut edeceğiz.
But the consequences of global warming aren't limited to the land.
Ama küresel ısınmanın etkileri yalnız toprağa değil.
So global warming could have a crucial effect on turtle populations.
Küresel ısınma, kaplumbağa nüfuslarını hayati ölçüde etkileyebilir.
And you knew that if you spoiled my relationship with them, Dad could take back Grayson Global.
Onlarla ilişkimi bozarsam, babamın Grayson Global'ı ele geçirebileceğini biliyordun.
Mercedes, global literacy.
- Mercedes, küresel okur-yazarlık...
She's a one-third owner in Barnes Global.
Barnes Global'ın 3 sahibinden biri.
Perhaps if your CIA hadn't set up its own global network of torture franchises, we wouldn't be in this situation now.
Belki senin CIA'in global işkence ağını kurmasaydı şu anda bu durumda olmazdık.
The global economy is collapsing because of the banks'greed and corruption.
Küresel ekonomi çöküyor. Bankaların hırsları ve yozlaşmışlığı yüzünden.
Their stock has never been higher, and with my help, they're gonna go global.
Hisseleri hiç bu kadar yüksek olmamıştı, ve benim yardımımla birlikte, küreselleşecekler.
Now that Conrad's running for governor, he'll be forced to vacate his seat on Grayson Global's board, which means that you can get closer to Daniel and finally get rid of Helen Crowley.
Conrad vali olmaya aday olduğuna göre Grayson Global'ın yönetim kurulundaki sandalyesini boşaltmaya zorlanacak... bu da demek oluyor ki Daniel'e yaklaşabilir ve sonunda Helen Crowley'den kurtulabilirsin.
She's moved on to greener pastures, though she always spoke quite highly of you, which is why we've elected to keep our business at Grayson Global.
Daha iyi olanaklara kavuştu ama sizden hep iyi şekilde bahsetmiştir biz de bu yüzden Grayson Global ile ilişkilerimizi sürdürmeye karar verdik.
She's chosen a project about the effects of global warming in the Chesapeake Bay.
Chesapeake Körfezi'ndeki global uyarıların etkileri hakkında bir proje tercih etti.
Everything we have is blood money.
Grayson Global.