Gris translate Turkish

Some gris-gris.

Bir çeşit muska.

Plastic saints, icons, Buddhas, voodoo gris-Gris...

Plastik azizler, ikonalar, Budalar, vudu muskaları...

Stop being so cheeky with me, or I'll get my voodoo woman to put gris gris all over your piano.

Bana kaba davranmayı bırak yoksa büyücü kadınıma... tüm piyanonu hokus pokus yaptırırım.

Hey, Gris, me and Bethany figured out the perfect gift for you.

Gris, ben ve Bethany senin için harika bir hediye bulduk.

Hey, Gris, if you're not doing anything constructive run into the living room, get my stogy.

Hey Gris, eğer faydalı bir şey yapmıyorsan..... oturma odasından puromu getir bana.

That ain't the frigging Christmas star, Gris.

O bir Noel yıldızı falan değil.

They wouldn't call the vet for Gris-Gris. So he died.

Gris-Gris için veteriner çağırmadılar ve o da öldü.

Hello, Mr. Gris...

Merhaba, Bay Gris...

I'm dying, Mr. Gris.

Ölüyorum, Bay Gris.

Oh, Mr. Gris.

Bay Gris.

Mr. Gris?

Bay Gris.

Oh, Mr. Gris... now I have to kill you again.

Bay Gris sizi tekrar öldürmem gerekiyor.

Mr. Gris...

Bay Gris...

Gris.

Gris.

Jesus Gris.

Jesus Gris.

It is going to be in The Chapeau Gris.

Chapeau Gris'de olacak.

What's your opinion on Amanda Gris?

Amanda Gris hakkında ne düşünüyorsunuz?

I hate Amanda Gris.

Amanda Gris'ten nefret ederim.

For people like Amanda Gris, we usually publish an article for and another against.

Amanda Gris'i sevenler için, genellikle lehte ve aleyhte makaleler yayınlarız.

Here's the new Amanda Gris..

Al bakalım, yeni Amanda Gris.

It's not an Amanda Gris novel.

Bu bir Amanda Gris romanı değil.

You can't leave us like that! If Tomâs sues you up, the whole world will know you're Amanda Gris!

Tomas seni mahkemeye verirse, bütün dünya Amanda Gris'in sen olduğunu öğrenecek!

The only thing I recognise in Amanda Gris is the fact she hides behind a pseudonym.

"Amanda Gris hakkında bildiğimiz tek şey... "... takma bir isimle yazıyor olduğudur. " NasıI yazdığı hakkında çok fazla fikrimiz yok.

We wonder if Amanda Gris is just a good typist.

"Yoksa Amanda Gris sadece iyi bir daktilo mu? " Onun alanı kurgu...

I came here because you're the only person who knows about Amanda Gris.

Buraya geldim, çünkü Amanda Gris hakkında bilgisi olan tek kişi sensin.

"Is Amanda GRis just a typist?" By Paz Sufrategui.

"Amanda Gris Sadece Bir Daktilo mu?" " Yazan :

"Amanda Gris, or the Alexandre Dumas of sentimental novels".

"Amanda Gris, Duygusal Romanların Alexandre Dumas'sı".

To write is a serious thing, even for Amanda Gris.

Yazmak ciddi bir iştir, hele ki Amanda Gris hakkında.

I knew that "there was a gulf between us", as Amanda Gris would say..

Aramızda dağlar olduğunu biliyordum. Amanda Gris'in dediği gibi...

You did, and you told me "the flower of your secret", as Amanda Gris would say.

Evet, ve bana Amanda Gris gibi... "Sırrımın Çiçeği" dedin.

They're the best thing you've written since the Amanda Gris series started.

Amanda Gris serisine başladığımızdan beri, yazdığın en güzel romanlar.

The only thing which matters is for Amanda Gris to be back.

Önemli olan şey, Amanda Gris'in geri dönüşü.

They received two novels by Amanda Gris, but I didn't write or send them.

Amanda Gris'in iki romanı ellerine geçmiş ama ne yazdım, ne de gönderdim.

And when they didn't give it back, we beat the gris out of them.

Geri vermediklerinde, döve döve geri alırız.

Chris, I got the prelims back on that swab I took off of our desert guy.

Gris, çölde ölen adamdan aldığım tükürükle ilgili ön test sonuçları geldi. - Ve?

What do you think, Gris?

Sen ne diyorsun Gris?

A glass of pre-Pulse Tokay Pinot Gris'll cure what ails ya.

Bir bardak Pinot Gris şarabı bizi rahatlatır.

Hey Gris

Hey Gris

OK, Gris.

Tamam, Gris.

Hey, Gris...

Hey, Gris...

Gris...

Gris

What's up, Gris?

Hayrola Gris?

Hey, Gris. Found a density change.

Griss, burada yoğunluk değişikliği var.

State Troopers just spotted Logan's car on the 582.

Gris, Eyalet Polisi, 582'de Logan'ın arabasını görmüş.

Hey, Griss!

Gris!

Fromansky didn't make that call, Gris.

Arayan Fromansky değilmiş, Gris.

You ever buy a brand-new car, Griss?

Sen hiç sıfır araba aldın mı, Gris?

You know that piece of half-eaten shark with cake that Gris and I found at the old lady Maddie's house?

Gris ile benim yaşlı bayan Maddie`nin evinde bulduğumuz yarısı yenmiş keki hatırlıyor musun?

Picasso, braque, juan gris... horrible!

Picasso, Braque, Juan Gris... Picasso mu? Korkunç!

Griss, what are we hoping to find here?

Gris, burada ne bulmayı umuyoruz?

Could you hit the lights, Chris?

Işıkları kapatır mısın Gris?