Groupie translate Turkish
357 parallel translation
- Well, I mean, for instance would you stock Last Exit to Brooklyn or Groupie?
- Last Exit to Brooklyn veya Groupie'yi bulundurur musunuz?
I am a groupie.
Çok istiyorum.
I'll be your groupie if you'll be mine.
Eğer benim hayranım olursan ben de senin hayranın olurum.
Could've got some prison groupie to write it.
Bazı mahkum fan grupları yazmış olabilir.
I waited until he came out of the stage door and I introduced myself, like a regular groupie.
Gösteri sonrası dışarı çıkmasını beklemiştim. Sonra da tipik bir hayran gibi kendimi tanıttım.
Some of your groupie friends are here.
Seks arkadaşlarından bazıları da burada.
Do you think I'm some little groupie?
Bir daha bana dokunma! Beni ne sandın, hayranlarından biri mi?
the way that groupie in fresno inspired you.
Yoksa ben kafayı mı yedim? - Bu bir tür oyun olmalı.
Who was the chick, your groupie?
Kız kimdi? Bir hayranın mı?
He met my mom on the road, she was this major groupie.
Annemle turnede tanışmışlar. Annem ortalık malı kızlardan biriymiş.
How hard could it be to nail down one teenage blonde groupie in LA?
LA'de sarışın gençlerden oluşan bir gruba ulaşmak ne kadar zor olabilirdi ki?
So Zuzu Petals was a groupie of Bobby Black's.
Zuzu Petals, Bobby Black'in grubundaydı.
A psycho groupie killer. I got an anonymous letter says she killed the both of them.
Grup üyelerini öldüren bir psikopat. Az önce kimliği belirsiz birinden katilin bu kız olduğunu söyleyen bir mektup aldım.
Sorry, sir, but we got a report that the psycho-killer groupie was here.
Üzgünüz efendim, grup üyelerini öldüren psikopatın burada olduğu hakkında ihbar aldık.
I got yanked off a case so you could be a cop groupie and now you wanna live in my house?
Sen hırsız-polis oynamak istedin diye davamı elimden aldılar şimdide evimde kalacaksın öyle mi?
- Barry and I will go see this James Jesse at Iron Heights. See if he can give us something that can help us catch his groupie.
Bu serseriyi yakalamamıza yardım edecek bir şey verir diye Barry ile Iron Hights'a James Jesse'yi görmeye gideceğiz biz.
I'm not kidding. She's a shoe groupie.
Şaka yapmıyorum.Kız bir nevi ayakkabı hayranı.
- Shoe groupie! - Shoe groupie!
- Ayakkabı hayranı!
Oh, all right, if it bothers you I won't mention my groupie.
Tamam, seni rahatsız ediyorsa Hayranımdan bahsetmem.
- It's the groupie! - It's the groupie!
- Hayranı geldi!
You know, Bud she just may be the shoe groupie.
Galiba, Bud babamın hayranı bu kız olabilir.
Put this groupie thing aside for a second.
Hayran olayına kısa bir ara verelim.
You cheated on me with that shoe groupie.
Ayakkabı hayranıyla beni aldattın.
Now, yours truly usually refrained from dipping his wick into the oil lamp, but Ingrid was one groupie that I never had the wherewithal to say no to.
Şimdi, bendeniz, fitilini kandile daldırma konusundan genelde kaçınmıştır ama Ingrid hayır demeyi asla beceremediğim bir hayrandı.
Mrs. Klochner is an astronaut groupie?
Bayan Klochner bir astronot hayranı mı?
Do I look like a biochemist groupie?
Biyokimyaci pesinde kosan birine benziyor muyum?
- I just had me a groupie.
- Demin bir groupie ayarladım kendime.
I see the little girl of a mother who was a courtroom groupie, who used to take her to trials after school...
- Mahkeme salonlarından çıkmayan... küçük bir kız görüyorum. Sinemadan daha ucuz olduğu için... duruşmaları seyrederdi.
I see you have a groupie.
- Ne? Bakıyorum bir hayranın var.
Ralphie's my groupie, aren't you, boy? No.
Oh, Ralphie benim hayranım, değil mi oğlum?
- You were a groupie?
- Turneci miydiniz?
What were the names of their first 4 albums, Miss Groupie?
İlk 4 albümlerinin adı neydi, müzik tutkunu?
See you tomorrow, groupie.
Görüşürüz, müzisyen.
You're not some kind of archeology groupie, are you, Sean?
Sen herhangi bir arkeolojik gruptan değilsin, değil mi, Sean?
You suffer from the philosopher groupie syndrome.
Sende felsefeci hayranlığı sendromu var.
You're this guy with, like, a 180 I.Q... ten units away from a degree in philosophy... and you always fall for these dumb groupie types.
IQ'un 180, mezun olmak için 2-3 dersin var ve hep aptal hayran tiplere aşık oluyorsun.
You're too much competition for me, so I'm chucking my career and becoming a groupie.
Rekabetde benim için fazlaydın, bu yüzden bende kariyerimi çiğnedim ve hayran fanatiklerinden oldum.grup fana
I mean, I felt like a fucking groupie, you know. Mm. I enjoyed the ride.
Aynı deneme kaydını dinlemekten usandım.
- Instead of hanging with groupies.
- Burada böyle groupie'lerle takılacağına.
- I'm not a groupie.
- Ben groupie değilim.
You mean that, uh, blonde groupie with the film crew?
Film ekibindeki sarışın groupieyi mi diyorsun?
Never mind if I sound like a groupie.
Ünlülerle düşüp kalkan biri sanmayın beni.
Do you think I'm a Menudo groupie because I like their music? It's not against nature to....
Tatlım, sence ben,. müziklerini sevdiğim için mi bir Manudo'groupie'siyim?
I think I'm a groupie!
Galiba hayranlarından biri oldum.
Well, um..... it's a little embarrassing. You see, I'm a swim groupie.
Şey, hmmm..... Bu biraz utanç verici.
I'm livin groupie-free nowadays.
Ama bugünlerde hayransız yaşıyorum.
Being called a football groupie could describe half the girls here.
Bu okuldaki kızların yarısı, okuldaki sporcularla yatıyor.
And at the risk of sounding like a groupie... I'd really like it if we could become friends.
Biraz kolejli bir kız gibi görüneceğimi biliyorum ama arkadaş olabilirsek çok mutlu olurum.
What's a groupie?
Bu küçük kelime için uygun zaman değil.
That words after my time. Well, a groupie is a girl who Falls in love with a rock star
Fan ; bir film yıldızı,... bir rock yıldızı hayranı kız onu tanımazlar.
Billy, I can't be a groupie.
Billy, ben eğlencelik biri olamam.