Harvey specter translate Turkish
193 parallel translation
I know that she's been running around with Harvey Specter, and it's no surprise that it's his partner defending her.
- O değildi. - O değildi de ne demek? O olması gerekiyordu.
Harvey Specter and not me.
- Belki baban haklıdır. - Mike.
Harvey specter.
Harvey Specter.
Gerald, this is Harvey Specter.
Gerald, bu Harvey Specter.
Harvey Specter.
Harvey Specter.
Harvey Specter sent you?
Harvey Specter mi gönderdi seni?
Dennis, it's Harvey Specter.
Dennis, bu Harvey Specter.
You're gonna sign it, you're gonna serve your year in prison, and every night when you climb into your bunk, you're gonna thank your lucky stars that Harvey Specter negotiated on your behalf.
Bunu imzalayacaksın ve hapiste cezanı doldururken her gece ranzana çıktığında iyi ki Harvey Specter bu anlaşmayı yapmış diye dua edeceksin.
Sorry, sir, but the check's been paid for in full by a Harvey Specter.
Üzgünüm efendim ama hesap Harvey Specter tarafından ödendi.
No, no, I'm an old friend of Harvey Specter's.
Yok, yok, Harvey Spector'ın eski bir arkadaşıyım.
You think the Mavericks didn't watch game film on Lebron before they played the Heat? You're Harvey Specter.
Mavericks, Heat ile oynamadan önce LeBron'un maç kasetlerini izlemedi mi sanıyorsun?
You don't need to watch game film.
Sen Harvey Specter'sın. Maç kasetlerini izlemene gerek yok.
It's Harvey Specter.
Ben Harvey Specter.
And when you tell them that Harvey Specter is the one that's suing you, you're gonna watch the color drain from their faces.
Davayı açanın Harvey Specter olduğunu söylediğinde yüzlerinin solduğunu göreceksin.
Harvey Specter?
Harvey Specter mı?
You work with Harvey Specter?
Harvey Specter ile mi çalışıyorsun?
You must be Harvey Specter.
Sen Harvey Specter olmalısın.
I see my promotion popped up on your Harvey Specter Google alert.
Görüyorum ki benim terfim senin Harvey Specter Google alarmına çıkmış.
You know, the great Harvey Specter bullying a humble cab driver.
Büyük Harvey Specter sıradan bir taksi şoförü ile uğraşıyor.
Something Harvey Specter hasn't told you.
Harvey Specter'ın size söylemediği bir şey.
This is Harvey Specter.
Harvey Specter.
There's something you need to know about him, something Harvey Specter hasn't told you.
Onun hakkında bilmeniz gereken Harvey Specter'ın size söylemediği bir şey var.
And when it sees me, it's gonna start shooting.
O davacıyı Harvey Specter ikramı...
Weren't you supposed to give that plaintiff the Harvey Specter treatment?
-... olarak sunman gerekmiyor muydu?
- I'm working on it.
Bu da ona Harvey Specter ikramını vermemişsin demektir.
That means you didn't give her the Harvey Specter treatment. So why don't you go do your job and have some goddamn faith that I'll do mine?
O zaman neden sen işini yapmıyorsun ve bana da biraz olsun güvenerek benim işimi yapmama izin vermiyorsun?
Harvey Specter.
- Harvey Specter.
Oh, well, then I guess you'd rather that I announce to the entire office that the mighty Harvey Specter is a welcher.
Peki, o zaman bende büyük Harvey Specter'ın sahtekâr olduğunu bütün ofise ilan ederim.
- Harvey Specter.
Harvey Specter.
Never thought I'd see the great Harvey Specter break a sweat.
Muhteşem Harvey'in terlediğini göreceğim hiç aklıma gelmezdi.
Pearson Hardman immediately and irrevocably strips Harvey Specter of his senior partnership and reports him to the New York Bar Association.
Pearson Hardman, Harvey Specter'ı en kısa zamanda ve geri alınmaz şekilde ortaklıktan atacak ve onu New York Barosuna şikayet edecek.
Weren't you supposed to give that plaintiff the Harvey Specter treatment?
O davacıyı Harvey Specter ikramı... -... olarak sunman gerekmiyor muydu?
That means you didn't give her the Harvey Specter treatment.
Bu da ona Harvey Specter ikramını vermemişsin demektir.
And Harvey Specter is guilty of concealing that document.
Ve Harvey Specter o belgeyi örtbas etmekten suçludur.
Ms. Paulsen, did Harvey Specter order you to shred this document?
Bayan Paulsen, Harvey Specter sizden belgeyi yok etmenizi istedi mi?
Ms. Paulsen, did Harvey Specter order you to shred that document?
Bayan Paulsen Harvey Specter size o belgeyi yok etme emri verdi mi?
Had Harvey Specter asked you to bury something five years ago, would you?
Harvey Specter size beş yıl önce bir belgeyi saklamanızı isteseydi yapar mıydınız?
Do you love Harvey Specter?
Harvey Specter'ı seviyor musunuz?
Do you love Harvey Specter?
Harvey Specter'ı seviyor musun?
Mr. Litt, do you resent Harvey Specter?
Bay Litt, Harvey Specter'ı kıskanıyor musunuz?
- Your own ambition aside, do you think Harvey Specter deserves to be senior partner?
- Hırsınızı bir yana koyarsak Harvey Specter sizce ortak olmayı hak ediyor mu?
Oh, it's like a "Harvey Specter's day off"
"Harvey Specter'ın izin günü" gibi bir şey mi?
And there isn't anything that any of us, including the great and powerful Harvey Specter, can do about it.
Ve hiçbirimizin buna güçlü Harvey Specter'da dahil yapabileceği bir şey yok.
Nathan asks what? Nathan.
Hem ondan hemde yüce Harvey Specter'a onun tuvaletini bir teste götürdüğümü söylemek için.
You must be Harvey Specter. Thanks for meeting me, Rick.
Ve bana şu anda ikimizin de hatırlayamadığı saçma bir sebep yüzünden kızgın olduğunu da unuttun.
Because if you don't, I'm gonna tell everyone in the city that the only thing Harvey Specter is good at is making promises he can't keep.
Tamam. Onu görmeye gideceğim, Donna.
Again? I told him to wrap that case up. Harvey, he's working hard to live up to your deal and still come through for his other clients.
Pearson Specter'da kendini değerli hissetmediğini biliyorum, ve yaptıklarım için özür dilemek istedim.
The great Harvey Specter came all the way below 14th Street to see me.
Asistanım sana yanlış zamanı mı verdi? Çünkü sizi 07 : 00 için not etmiştim. Ve neredeyse 8 : 00.
Kenny, I'd like you to meet Harvey Specter.
Tam da onların istedikleri şey.
He's my right hand.
Kenny, seni Harvey Specter ile tanıştırayım.
Harvey Reginald Specter.
Harvey Reginald Specter.