English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Haz

Haz translate Turkish

200,436 parallel translation
I'm gonna go write this while it's still fresh in my head.
Hazır kafamda tazeyken şunları kağıda dökeyim ben.
- Tracker all set?
- Takip cihazı hazır mı?
- Yeah, she's ready.
- Evet, hazır.
When can we be ready?
Ne zaman hazır olur?
I'm gonna plan something for us, and you're gonna get ready and not mope around about it.
Bizim için bir şeyler planlayacağım. Hazırlan ve üzgün üzgün dolaşma etrafta.
Ready? And say Reagan.
Hazır Reagan deyin.
I wasn't prepared to deal with that.
Bütün bunlara hazırlıklı değildim.
And how could he, at nine years old, be prepared?
Hem daha dokuz yaşındayken o nasıl bunlara hazırlıklı olabilirdi?
I am ready to go home.
Eve gitmeye hazırım.
Well, if you're sure you're finally ready.
- Hazır hissediyorsan yap tabii.
Of course I am.
- Tabii ki hazırım.
'Cause I have an offer ready to go.
Çünkü bir teklif hazırladım.
I make a big meal every Sunday.
Her pazar günü ağır bir yemek hazırlıyorum.
All right. I thought I'd make you a little bit...
Sana biraz meyve hazırlayayım de...
Troy, if you're not ready, we don't have to do this today.
Troy, eğer hazır değilsen, bugün yapmak zorunda değiliz.
I'm ready.
Ben hazırım.
You guys packed?
Hazırlandınız mı?
Ready?
- Hazır?
Okay, stand by.
Pekala, hazır.
Look, I've thought about it. And I'm ready to take the next step.
İyice düşündüm ve diğer adıma geçmek için hazırım.
I'm ready, so give me the drink, okay?
Hazırım, içkiyi ver bana, tamam mı?
Okay. Ready for test.
Pekala, deneme için hazırız.
It's ready.
Her şey hazır.
- We're all set up.
Hazırız.
And we're not prepared for that.
Bunun için hazır değiliz.
Gavin, all-all... All due respect. This plan took two weeks to develop.
Gavin, kusura bakma ama, bu planı hazırlamak iki hafta sürdü.
And we can still push the space-saving app... and not talk about our new Internet until we're ready.
Ve hala alan arttırıcı uygulamamızı yayınlayabilir ve yeni internet hazır olana kadar hakkında konuşmayabiliriz.
"Belson and Hendricks prepare to launch a Pied Piper product soon."
"Belson ve Hendricks yakın zamanda bir Pied Piper ürünü sunmaya hazırlanıyor."
Even better that donkey Ed Chen and Raviga were so blindsided, they're running around with their hair on fire.
İyi tarafı, eşek herif Ed Chen ve Raviga hazırlıksız yakalandı. Bir yerleri tutuşmuş gibi koşturuyorlar.
- Pineapple two is a go.
- Ananas 2 hazır.
You guys ready to see the future?
Geleceği görmeye hazır mısınız bakalım?
Put'em on and prepare to be amazed!
Gözünüze takın ve şaşırmaya hazırlanın!
Just spin him up.
Sen sadece onu hazırla.
We can start the transfer whenever we're ready.
Hazır olduğumuzda transfere başlayabiliriz.
Okay, do it.
Tamam siz hazırlanın.
Mr. Leigh, she's ready to see you, now.
Bay Leigh, sizi görmek için hazır.
Get ready!
Hazır ol!
Okay, he's convulsing, can you prep 10 milligrams of Valium?
Tamam, nöbet geçiriyor, 10 miligram diazepam hazırlayabilir misin lütfen?
I was making you toads-in-a-hole this morning, kiddo.
Bu sabah sana güzel bir kahvaltı hazırlamıştım.
Let's get your boots on.
Hadi hazırlan.
And you got to eat the food that Mary puts out for you.
Ve Marpy'nin senin için hazırladığı yemekleri yemelisin.
Now, I'm gonna need to know that you're both up to this.
Şimdi ikiniz de kendinizi buna hazırlamalısınız.
Well, is she ready?
Peki o hazır mı?
Is Meghan's soul ready?
Meghan'ın ruhu buna hazır mı?
Dinner is served.
Akşam yemeği hazır.
Grandma, you said you prepared something for me?
Büyükanne, bana bir şeyler hazırladığını söylemiştin?
And be ready.
Ve hazır ol.
I've prepared the name for my grandchild already...
Zaten torunum için bir isim hazırladım...
Seats will be available soon.
Koltuklar yakında hazır olacak.
I'd prepared myself for this...
Kendim için hazırladım...
are you ready?
Hazır mısın?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]