He's not stupid translate Turkish
241 parallel translation
She's not supposed to look at the sheep as someone she loves, so he's kind of stupid, right?
Sevdiği olarak görmemesi lazımdı. Tam bir aptal değil mi?
He's not a stupid man.
O aptal biri değil.
I could alert police headquarters and we could raid the premises, but Durand's not stupid so he'd flee and you wouldn't get any money. - That's the first solution.
Bekler, arama emri çıkartırım ama Durand tüyecek zaman bulur.
He's not stupid enough to entertain her at his billet.
Adam kadını kendi mekanında ağırlayacak kadar aptal değil.
He's not stupid.
O aptal değil.
- He's not as stupid as he looks.
- Göründüğü kadar aptal değil.
He's not stupid, you know.
Bildiğin gibi aptal biri değil.
He's not stupid, but he studies very little.
Aptal bir çocuk değil, ama hiç çalışmıyor.
It's not that he's stupid. He's clever.
Aptal olduğu için değil, zekidir.
He's not that stupid.
Aptal değil ki.
He's a hero, but he's not stupid.
O bir kahraman, aptal değil.
No, he's not been stupid so far.
Yo, o adam o kadar aptal değil.
He's not stupid
O aptal biri değildir.
He's not stupid when he gets enough sleep and he works hard.
Az uyuyup çok çalıştığı sürece o aptal sayılmaz.
That's not just stupid, but also dangerous considering who he is.
Bu sadece aptalca değil aynı zamanda onun kim olduğu düşünülmeden hesaplanmış bir şeydi de.
- It's dark, maybe he's not so stupid.
- Karanlığa baksana, aptal değilse gelmez.
He's mad but he's not stupid.
Delidir fakat aptal değildir.
He's not all that stupid.
Adam o kadar aptal değil.
He's not as stupid as you think.
Düşündüğün kadar aptal değilmiş.
He's not that stupid.
O kadar aptal değil.
He's not a virgin, you stupid!
O bir bakire değil seni ahmak!
No, he's not. He's fat and he's stupid.
Hayır değil çok şişman ve çok aptal olduğu için.
Except Viktor's not stupid because he's got the key.
Ama Viktor aptal biri değil, çünkü anahtar onda.
Because he's deaf not stupid.
Çünkü o sağır... aptal değil.
He might be crazy, but he's not stupid.
Çılgın olabilir ama aptal değil.
If he's got any brains at all, and he's not stupid he'll know by now he's got at least a brigade in front of him.
Beyni varsa ve aptal değilse, şu zamana kadar.... en azından önünde birlik vardır.
That proves that he's not stupid at all.
Yani ona borçlu sayılırım!
He's not stupid.
O aptal biri değil.
He's not stupid.
Aptal değil.
He's not that stupid.
- O kadar aptal değil.
He's not that stupid. We mustn't lose out.
Pek salağa benzemiyor.
Well, I'm not gonna meet that stupid fuck. He's nothing.
O aptal serseri ile görüşmeyeceğim.
He's not that stupid.
Bu kadar aptal değil.
I mean, Einstein failed second grade and not because he was stupid but because he was bored.
Herkese göre Einstein 2. sınıfta kaldı ve atıldı çünkü aptaldı. Ama aslında o sadece sıkılmıştı.
He's not that stupid.
O kadar da aptal değil.
Dad, he's not stupid.
Baba, o kadar aptal değil.
Bob thinks he's not there, stupid prick.
Bob orada yoktum diyor, aptal herif.
He's not a stupid mouse.
O aptal bir fare değil.
Oh, he's not stupid.
Salak değil.
For God's sakes! Denny's not stupid'cause he drives a truck.
Allah aşkına Denny kamyon kullanabiliyor, dolayısıyla aptal olamaz.
So, he's not only a bastard, he's stupid.
Bu da demek oluyor ki, arkadaş sadece bir serseri değil, aynı zamanda bir aptal.
It's not his fault he's stupid.
Aptal olması onun suçu değil ki.
- He's not stupid.
- O salak değil.
The general is vicious, but he's not stupid at least not consistently stupid.
General acımasızdır ama aptal değildir. En azından her zaman aptal değildir.
About Judgement survived for over 300 years. He's not stupid.
Verilen karardan 300 yıI boyunca kurtuldu aptal değil
Like you said, he's not stupid.
Senin, dediğin gibi o aptal değil
Next time Ben goes to Southampton with Avery or the next time he beats up a frat guy or the next time he does something stupid, like he's bound to do, I'm not gonna be there for you.
Bir daha Ben Avery'yle Southampton'a gidince ya da bir daha dernek çocuklarına dayak atınca veya bir daha aptalca bir şey yaptığında, ki kesinlikle yapacak sana destek olmayacağım.
Noah's not stupid. Took him a while, but he caught on.
Biraz zaman aldı, ama anladı.
Crais... well... he hates me, but he's not stupid He knows if he kills me that Aeryn would do the math, and his shot at domestic bliss would be cut off along with his balls
Crais... şey... o benden nefret ediyor, ama aptal değil beni öldürürse Aeryn'in matematik hesabı yapacağını, yapacağı atışın iç mutluluğunu yarıp toplarını patlatacağını biliyor
He's mentally disabled not stupid
Zihinsel özürlü ama aptal değil.
He'll realize it's me, he's not stupid.
Ben olduğumu anlar, salak değil ya!
he's not gonna make it 43
he's not my boyfriend 125
he's not worth it 85
he's not here anymore 22
he's not ready 47
he's not 1460
he's not here 947
he's not there 182
he's not my friend 74
he's not responding 40
he's not my boyfriend 125
he's not worth it 85
he's not here anymore 22
he's not ready 47
he's not 1460
he's not here 947
he's not there 182
he's not my friend 74
he's not responding 40