English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Healed

Healed translate Turkish

1,797 parallel translation
You think you've healed them, you've a problem with omnipotence.
Onları iyileştirdiğini düşünüyorsun, ama kontrol manyağısın.
So, you're healed?
İyileştin mi?
Then they're all healed?
Öyleyse çoktan iyileşmişsindir.
My wounds. I'm healed. I'm good.
Yaralarım... daha iyi.İyileştim.İyiyim.
They injected me with your blood. You healed me!
Bana senin kanını verdiler.
I got all whole and healed, and you don't show up. It's ruined because you took so long.
Tamamen ve iyileşerek geldim ama sen yoksun ve şimdi hepsi mahvoldu çünkü gelmen o kadar uzun sürdü ki.
Your injury hasn't healed yet
Yaran henüz iyileşmedi.
My injury has all healed
Yaralarım iyileşiyor.
Your wound hasn't healed yet, why do you keep running around?
Yaran henüz iyileşmedi, niye dolaşıyorsun?
"come quickly, I'm being healed"?
"çabuk gelin, ben iyileşmeye başladım."
And then my skull healed in, like, an hour.
Kafatasım da bir saat içinde iyileşti.
That first night, when the sun go to sleep... King George tell me this land be healed.
O ilk gece, güneş uykuya yattığında Kral George bana, kurtarıcının geldiğini fısıldadı.
- His wounds have healed.
- Omzundaki yara iyileşti.
Maybe it's not him who healed you, maybe your wound wasn't so bad after all.
Belki de seni iyileştiren o değildir, belki de yaran o kadar kötü değildi.
When it healed and Jem's fears of never being able to play football were assuaged...
İyileştiğinde ve Jem'in bir daha futbol oynayamama korkusu yatıştığında...
I healed that man's burns without saying anything.
Adamın yanıklarını hiçbir şey söylemeden iyileştirdim.
DYour staff healed that man at the inn.
- Asan, handaki adamı iyileştirdi.
You claim to have healed this man, Theros Ironfeld?
Bu adamı, Theros Ironfeld'i iyileştirdiğini iddia ediyormuşsun?
Cornelius, you're a good friend, but that arm hasn't properly healed... and I've told you 100 times you're never gonna play for the Tropics.
Cornelius, iyi bir arkadaşsın ama kolun daha iyileşmemiştir. Hem sana 100 kere söyledim, Tropics'te oynamayacaksın.
If they survived their leap of faith, they were cured of their passiyn, and if they didn't survive, then they were healed of their love all the same.
Şans eseri yaşarlarsa, sevdalarından arınırlardı, ve yaşamazlarsa, o zaman aynı şekilde sevdalarından kurtulurlardı.
They are lowering the fever and getting him healed.
Rafael'in ateşini düşürüyorlar. Onu tekrar sağlığına kavuşturacağız.
- Be healed!
- İyileşin!
The heart that never healed was your father's.
Babanın kalbi hiç iyileşemedi.
And this healed boy, the return of Kara Thrace...
Ama iyileşen o çocuk, Kara Thrace'in geri dönüşü...
Maybe you want me to pray to Asclepius, who healed wounds with the blood of Gorgons, or Aphrodite or Artemis or any other of this rubbish!
Belki Asclepius'a yakarmamı istersin. Gorgons'ın kanıyla yaraları iyileştirirdi ya da belki Afrodit veya Artemis ya da başka bir saçmalığa!
You are sick, but you will be healed.
Hastasın ama iyileşeceksin.
You will not be healed until you let go.
Ama geçmişi unutmadan asla düzelemezsin.
You are sick, but you will be healed.
Hastasın ama merak etme, iyileşeceksin.
Fyodor, it's healed!
Fyodor, iyileşti!
I mean, drops of his blood healed a sick bay of 500 pennies... in the northern deadlands.
Kuzeydeki ölü topraklarda kanının bir damlasıyla 500 bozukluğu iyileştirdi.
So we cleaned her up, and her wounds healed.
Biz de kızı temizledik ve yaraları iyileşti.
Those possessed came to my mother to be healed.
Ruhların musallat olduğu kişiler iyileşmek için gelirdi.
Has it healed?
İyileşti mi?
I swear, it healed three times faster than usual.
Yemin ederim, yaralarım normal sürenin üç katı hızında iyileşti. - Şimdi bu sülükler- -
I'm worried he might get an infection. He hasn't healed yet.
Enfeksiyon kapmasından korkuyorum.
Guess we'll have to wait until you're healed and try again.
Sanırım, birde iyileştikten sonra bunu tekrar yapıp buna karar verebiliriz.
I'm "healed".
"İyileştim."
If they wanted to change, they could be healed of their evil ways.
Değişmek isterlerse, kötülüklerden arınabilirler.
Called him Two-Hole for six months, then it healed up.
Altı ay boyunca iki delikli dedik. Ama sonra iyileşti.
And when it's healed?
İyileştikten sonra?
Will you set it free, once it's healed?
İyileştiği zaman onu serbest bırakacak mısın?
You've healed from all the damage you received in your initial fall... so all that you'll need to recover from is from the effects of the coma itself.
Düşmeden kaynaklanan hasar tümüyle iyileşmiş. Tek aşman gereken komanın kendi etkileri.
It's been 20 years since Mom died, and you still haven't healed.
Annem öleli 20 sene oldu ama sen hâlen kendine gelemedin.
So, how do you know she actually healed anything?
Tamam. Kızın bir şeyleri iyileştirdiğini nasıl biliyorsun? Evet.
Do you seem healed today?
Bugün bakıldı mı?
It hasn't even healed.
Daha tam olarak düzelmemişti.
You are unbelievable, you're almost fully healed.
İnanılmazsın. Nerdeyse iyileştin.
The fever has gone and the wound on her foot has healed completely.
Ateşi düştü ve ayağındaki yara tamamen iyileşti.
The boy I healed!
Seni iyileştirmiştim!
Your physician said by now you were healed, he was right.
Ondan şüphelenmeye başlamıştım.
" Buck's wounds healed.
Kasları gevşedi, gözüne fer geldi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]