English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Highwaymen

Highwaymen translate Turkish

30 parallel translation
It seeks the outlaws and highwaymen everywhere.
Kanun kaçaklarını ve haydutları her yerde aramaktadır.
The highwaymen had come out of the forest.
Bu yüzden uyuyup kalmak tehlikeli olabilirdi.
What made you suddenly think of highwaymen?
Yolkesen haydutlar da nereden aklına geldi şimdi?
It is dangerous at night with highwaymen and robbers
Eşkıyalar ve hırsızlardan ötürü yollar geceleri tehlikeli olurlar.
Could it be that Doctor Forrest has been attacked by highwaymen and left for dead and this is the man they've telegraphed
Belki eşkıyalar Doktor Forrest'a saldırmışlardır. Bu adam da onun öldüğünü haber vermek için...
Call them adventurers, highwaymen.
Onlara maceracılar, soyguncular denir.
Pickpockets and highwaymen.
Yankesiciler ve soyguncular.
It was highwaymen.
Haydutlar.
It's Hershey highwaymen like you who made me fat.
Ben, sizin gibi sorumsuzlar yüzünden şişmanladım.
Tell the patrolmen that you were held up by highwaymen or something.
Eğer soran olursa, lütfen onlara hırsızların saldırısına uğradığınızı söyleyin.
Sergeant, without armor we're sitting ducks for those highwaymen.
Zırhlımız olmazsa oralardaki haydutlara yem olur gideriz.
Highwaymen, footpads, pickpockets, pimps, cheats...
Eşkıyalar, haydutlar, yankesiciler, pezevenkler, hilebazlar...
Like those highwaymen did.
O soyguncuların yaptığı gibi.
They weren't highwaymen. They were bounty hunters.
Onlar soyguncu değillerdi ödül avcılarıydı.
Nowadays, if the highwaymen don't get you, the banelings will.
Şimdiyse eşkıyalar tarafından yakalanmasan bile Uşaklar tarafından kesin yakalanıyorsun.
Highwaymen.
Eşkıyalar.
They've got rapers, pickpockets, highwaymen- - murderers.
Tecavüzcüler, yan kesiciler, yol kesiciler ve katiller var.
Hey, do you think we'll be robbed by some highwaymen?
Sence yolda haydutlar bizi soymaya kalkar mı?
- Highwaymen?
- Haydut mu?
It's a gathering place for identity thieves, intellectual property pirates, other cyber-highwaymen.
Kimlik hırsızları, entelektüel mülk korsanları ve diğer siber haydutlar için bir buluşma yeri.
Highwaymen?
- Eşkıya mıymışlar?
- He had a whole clan. - Of highwaymen?
- Tam bir kabilesi varmış.
I was traveling with a manservant to distant relatives in France, and we were set upon by highwaymen.
Bir uşakla birlikte Fransa'daki uzak akrabalarıma gidiyordum ve eşkıyalar tarafından tuzağa düşürüldük.
That cussed ol'sheriff has handled his share of highwaymen.
O lanetli eski şerif baya haydutun işini halletti.
Steven Horowitz's spiritual awakening had the unhappy side effect of enraging a cross-section of blackguards and highwaymen.
Steven Horowitz'in ruhsal aydınlanmasının haydutlarla eşkiyaların kesişim kümesini kızdırmak gibi üzücü bir yanı vardı.
[Laughs] You're highwaymen.
[Gülüşmeler] Sen eşkıyasının.
Fine, but do these highwaymen even have the proper attire to look the part?
Şu eşkıyaları işin parçası gibi gösterecek uygun kıyafetleri var mı bari?
Of highwaymen?
Otoban mı?
I shouldn't have told you so much, especially after we went to all this trouble to dress me in a humble fashion so as to avoid interest from highwaymen.
Bu kadar konuşmamalıydım. Hem de mütevazi giyinmek için böyle uğraştıktan sonra. Hırsızların dikkatini çekmemeliyim.
A band of highwaymen ambushed the Queen of Saxony.
Bir grup soyguncu, Kuzey Caddesinde, Saksonya Kraliçesi'ne saldırıp hazine sandığını çaldılar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]