How'd you get that translate Turkish
362 parallel translation
Say, Joe, how'd you get that picture?
Hey, Joe, o resmi nasıl aldın?
How'd you get that away from him?
Bunu ondan nasıl aldın?
How'd you get that money, Karl?
Bu parayı nasıl kazandın Karl?
Think how disappointed I'd be if you didn't get that money.
O para gelmezse ne kadar hayal kırıklığına uğrayacağımı düşün.
How'd they get you to hold still long enough to make that?
Bunu çekmek için seni Hareketsiz tutmayı nasıl becerdiler?
There. That hash, how'd you get hooked?
- Bir şey mi unuttun prenses?
That's how you'd get out of a tight?
Senin sorun çözme yöntemin bu mu?
How'd you get that scar?
Bu yara izi nasıl oldu?
I don't know how I'd get you to that canyon if you did.
Beni öldürürsen, sizi o kanyona nasıl götürürüm sonra?
How'd you get an unusual name like that?
Nasıl böyle alışılmadık bir isim aldın?
I hate to change bulbs outside my house because no matter how tight I get that up in the lamp, you see, they attract a lot of dirt and guck, and they're full of dead bugs, and I just don't even like to go up there and touch'em.
... ne kadar seyrek de olsa dışarıdaki ampülü değiştirmekten nefret ederim... malum orası hep kirlidir ve bir sürü ölü böçek vardır bu yüzden sadece ona dokunmayı bile sevmem.
How'd you get over that?
Bütün bunları nasıl atlattın peki?
How'd you get out of that part of the job?
Peki bu işin içinden nasıl çıkıyorsun?
And how'd you get that?
Bu ünvanı nasıl edindiniz?
How'd you get that copy of Life?
"Hayat" ın kopyasını nasıl elde edebildin?
You know, I know I fouled up that typing test but I do know how to work a manual and if you get any calls for a manual typist I'd appreciate it, you know?
Daktilo sınavını berbat ettiğimi biliyorum ama elimle iyi iş yaparım. El işi gerektiren bir pozisyon olursa buna memnun olurum, anlıyor musun?
How'd you get that job?
Peki bu işe nasıl girdin?
How'd you get that way?
Bu şekilde nasıl vurursun?
How'd you get that?
- Bunu nasıl aldın?
How'd you get that shitty job?
Bu boktan işi nasıl buldun?
Jennifer, my mother would freak out if she knew I was going up there with you, and I'd get the standard lecture about how she never did that kind of stuff when she was a kid.
Annem seninle geleceğimi bilse çok öfkelenir. Gençken asla böyle şeyler yapmadığına dair vaaz vermeye başlar.
even if you could figure out how to call the president, you'd never get through because that signal's scrambled.
- Bak Alf, bir şekilde Hava Kuvvetleri'ne ulaşsan bile bir işine yaramaz. Çünkü sinyaller gizli tutulur.
Because they go out there, they see what's available, you know, those fat, bald-headed little twerps that have no idea how lucky they are that they can't get a woman, and they come crawling back to you, thankful, knowing that there's no way they can do better than us.
Çünkü dışarı çıkarlar boşta olanları görürler şişman, kel kısa herifler bir kadını elde edemedikleri için ne kadar şanslı olduklarını bilmezler ve sürünerek minnetle sana geri gelirler o heriflerin bizden asla daha iyi olmayacaklarını bilerek.
How can we get her not to play? Well, that's where you come in, Bud.
Onu nasıl dışlayabiliriz ki?
Say, how many suits you buy, Flash? I figure I'd better spend some of that money before them'arms'at the Gem Club get a chance to get it back. Four.
- Baksana, kaç takım aldın?
How'd you get that?
Bunu nerden buldun?
How'd you get that kid so fast?
Çocuğu bu kadar çabuk nasıl aldınız?
I know that Oprah isn't paying people to watch her show with their mouths open, so how'd you get the money?
Ah, anne!
- How'd you get that broken finger?
- Parmağın nasıl kırıldı?
- How'd you get that thing?
- O şeyi nasıl ele geçirdiniz?
What's that, Jake, you say, "How do you get out?"
Ne dedin Jake? Dışarı nasıl mı çıkacaksın?
How'd you get a name like that?
Nası böyle bir isim alabildin?
How'd you get that punch in the stomach, Roy?
Karnına nasıl yumruk yedin Roy?
How'd you figure you were gonna get away with that?
Nasıl bunun yanına kalabileceğini düşündün?
That's how you get in trouble... thinking how nice it'd be to be happy more.
Evet ama, başın işte böyle belaya girer, daha mutlu olsam ne hoş olur diye takarsın.
- How'd you get it that color?
- O renge nasıl getirdin?
- How'd you get that?
- Nasıl oldun ki?
How'd you get that job?
Bu işi nasıl aldın?
How'd you get that?
Onu nasıl aldın?
How'd you get that scar on your head?
Başındaki yara izi nasıl oldu?
But how'd you get into that?
Peki bu işe nereden girdin?
- I couldn't stand the idea that I might lose you and I'd never get to tell you how much...
- Seni kaybetme fikrine dayanamadım ve sana hiç söyleme fırsatım olmadı seni ne kadar...
How'd you get a name like that?
Nasıl anlatsam?
We had a fine time. - How'd you get that gash? - When we hid in the Dumpster after the fire alarm went off in the pornographic-magazine warehouse.
- Porno dergi deposundaki alarm çaldıktan sonra çöpe saklandığımız zaman.
You'd think that before they locked thousands of people into a 20-square-block area, they'd give some thought as to how those people were going to get fed.
400 blokluk bir alana binlerce insanı tıkmadan önce bu insanların nasıl besleneceğini düşünmeleri gerekir.
Oh, yeah, yeah. Wait, um, how do you figure that? - I'd get bored.
O tür şeylerden sıkılmıştır artık.
That old joke - " How d'you get to Carnegie Hall?
Eski bir şakadır ; " Carnegie Hall'a nasıl gidebilirsin?
How'd you get that scratch?
Bu çizikler nerde oldu?
If we still had that unit I'd get in it for six hours and think about how I let you down.
Eğer o eğlence köşesi yerinde dursaydı altı saat içinde kalıp seni nasıl yüzüstü bıraktığımı düşünürdüm.
How'd you get that scar, Deacon?
Bu yarayı nasıl aldın, Deacon?
But tell me, how'd you ever get a brat like that for a nephew?
Ama söylesene, böyle bir velet nasıl senin yeğenin olabilir?
how'd you sleep 96
how'd you get this number 35
how'd you meet 17
how'd you find me 195
how'd you guess 32
how'd you get in 55
how'd you two meet 18
how'd you know 362
how'd you get it 45
how'd you find us 47
how'd you get this number 35
how'd you meet 17
how'd you find me 195
how'd you guess 32
how'd you get in 55
how'd you two meet 18
how'd you know 362
how'd you get it 45
how'd you find us 47