How'd you get this translate Turkish
345 parallel translation
- How'd you ever get into this fix?
- Bu duruma nasıl düştün?
How'd you get all this money? Sold things, chopped cotton.
- Bu kadar parayı nereden buldunuz?
Well, anyway, since driving over here, what I'd like to know is, how do you fellows get into this valley?
Şey, herneyse, madem buraya arabayla geliniyor doğrusu merak ettim siz bu vadiye nasıl geliyorsunuz?
- How'd you get into this mess?
- Bu işe nasıl bulaştın?
Now, how'd you get into this mess?
Söyle, bu işe nasıl bulaştın?
- I wondered when and how you'd get around to this.
- Ne zaman bu işe el atacağını merak ediyordum.
And how'd you get this?
Peki bunlar nasıl oldu?
- How'd you get in this mess?
- Bu belaya nasıl bulaştın?
But how'd you get the idea... the idea of doing this job?
İyi de böyle bir işe girişmek nereden aklına geldi?
- how'd you get into this?
Bu işe nasıl bulaştın?
How'd you get this picture?
Bu resmi nasıl elde ettin?
Tell me, how'd a nice girl like you get into a racket like this?
Söyle bakalım, senin gibi tatlı bir kız nasıl olur da hayatını böyle bir iş yaparak kazanır?
How else would you get all this stuff into one suitcase, I'd like to know.
Nasıl oldu da o kadar eşyayı bir bavula sığdırdın, bilmek isterdim.
You didn't tell me about the first one. How'd you get this one?
İlkinden hiç bahsetmedin bana, onu nasıl yakaladın?
How'd you get into this?
Bu işe nasıl girdin?
Suppose you were a Dalek locked up in this room, how would you get out?
Sen bir Dalek olsan ve bu odada kilitli kalsan, nasıl dışarı çıkardın?
- How'd you get this?
- Nasıl aldın bunu - Alan dostum
Oh, my, how'd you get this?
Olur şey değil! Nereden buldun bunu?
How'd you like to get us down in this wagon?
Şu arabanın içinde aşağı inmemize ne dersin?
I'm judging only on part of today, but if this is how you go about your work. - - I'd say you'd be lucky to get through a whole day.
Bu geceye bakarak fikir yürütüyorum ama isinizi böyle yapyorsanz, bence günün sonunda hala yasyor olabilmeniz bir mucize.
How'd I ever let you get me into all this?
Beni bu işe bulaştırmana nasıl izin verebildim?
- How'd you get this number?
Bu numarayı nerden buldun?
Show me how you'd get in and out of this place.
Bana, oraya nasıl girip çıkabileceğimizi göster.
How'd you get this job?
İşi nasıl aldın?
How'd you get this information?
Bu bilgiyi nereden aldın?
Devon, how'd you get this?
Devon, bunu nasıl buldun?
How'd you get into this, Drummond?
( Tubbs ) Bu işe nasıl başladın, Drummond?
How'd you get involved in all this?
Bu işlere nasıl bulaştın?
- How'd you get this house?
Bu evi nasıl tuttun?
How'd you get this?
Bu nasıl oldu?
This town doesn't like change, so we thought we'd get together and show you how we do things here.
Bu kasaba değişiklikleri sevmez ve sana burada işlerin nasıl yürüdüğünü gösterelim istedik.
How'd you let this one get away, Peg?
Bunu nasıl kaçırdın, Peg?
Hey, how'd you get here, Sarge? Oh, the Sarge... the Sarge volunteered for this shit.
Sen buraya nasıl geldin Teğmen?
How'd you get this in here?
- O buraya nasıl geldi?
How'd you get this scar?
Bu yara izi nasıl oldu?
How'd you get this address?
Bu adresi nasıl buldunuz?
How'd you get this way?
Nasıl böyle oldun?
Hey... how'd you get into this, kid?
Buraya nasıI girdin evlat?
How'd you get this?
Bunu nasıl aldın?
How'd you get this number?
Bu numarayı nerden aldın?
- How'd you get so close to this guy?
- Bu adama nasıl bu kadar yaklaşabilirsin?
How'd you get into this, Sherman?
Buna nasıl karıştın, Sherman?
How'd you know to get this stuff. Tommy?
Bunları bulmak nereden aklına geldi Tommy?
How'd you get involved in this, Sam?
Buna nasıl karıştın Sam.
- How'd you get this?
- Peki bu neden oldu?
How'd you get this information?
Bu bilgileri nasıl aldın?
How'd you get this number?
Numarayı nereden buldun?
How'd you get yourself into this mess?
Kendini nasıl bu karışıklığın içine atabildin?
How'd you get ahold of this, Razka?
Bunu nasıl ele geçirdin Razka?
You would... You'd laugh if you knew how hard it was to get this money.
Biliyor musun... bu parayı nasıI aldığımı bilsen, gülmekten katılırdın.
- How'd you get to be such an expert on all this?
- Bu konuda bu kadar şeyi nereden biliyorsun?
how'd you get this number 35
how'd you sleep 96
how'd you meet 17
how'd you find me 195
how'd you two meet 18
how'd you guess 32
how'd you get in 55
how'd you know 362
how'd you get it 45
how'd you find us 47
how'd you sleep 96
how'd you meet 17
how'd you find me 195
how'd you two meet 18
how'd you guess 32
how'd you get in 55
how'd you know 362
how'd you get it 45
how'd you find us 47