I'll call a cab translate Turkish
107 parallel translation
I'll call you a cab.
Size bir taksi çağırayım.
I'll call a cab for you.
Senin için bir taksi çağırayım.
Call me a cab, I'll go to my hotel and sweat it out.
Taksi çağır, otelime gidip ter atarım.
I'll call a cab.
Bir taksi çağıracağım.
I'll call a cab.
- Taksi çağırsam daha iyi. - Israr ediyorum.
I'll call a cab.
Bir taksi çağırayım.
- I'll call a cab.
Ben götürürüm seni.
I'll be fine. I'll call a cab. I wouldn't want to spoil your fun.
Ben iyi olurum. Taksi çağırırım. Eğlencenize mani olmak istemem.
No, sleep, and I'll call you a cab later.
Hayır, uyu.Sonra sana taksi çağırırım.
I'll call a taxi cab.
Taksi çağırayım.
You lie down in a quiet room, and I'll call a cab.
Sen sakin bir odada uzan, ben de taksi çağırayım.
Here, I'll call you a cab.
Bir dakika!
I'll call a cab.
Taksi çağırırım.
All right, I'll call you a cab. No, no, no.
Tamam, sana bir taksi çağırayım.
I'll call you a cab
Sana bir araba çağıracağım.
I'll call a cab.
Ben bir taksi çağıracağım.
I'll get a cab. Can I call you?
Arayabilir miyim?
- No. I'll call you a cab.
Sana bir taksi çağırayım.
I guess I'll call you a cab.
Sana bir taksi çağırayım, değil mi?
I'll call a cab.
Taksi çağırayım.
I'll call a cab.
Taksiyle giderim.
Uh, OK. I'll... I'll call you a cab.
Uh, tamam... sana taxi çağırayım.
I'll call you a cab.
Sana taksi çağırayım.
I'll call you a cab. Walk.
Sana taxi çağıracağım. yürü.
- If you can't, I'll call a cab.
- İstemezsen bir taksi çağıralım.
- Look, I'll call you a cab. - No.
Bir taksi çağırayım.
Oh, well, maybe I'll just call a cab.
Aslında, taksi çağırsam daha iyi.
Well, you know, maybe I'll just call a cab.
Aslında, taksi çağırsam daha iyi.
I'll call you a cab.
Sana bir taksi çağıracağım.
So when I am ready, I'll call a cab and call another one to let you loose.
Yani gitmeye hazır olduğumda, bir taksi ve bir tane daha çağırıp seni serbest bıraktıracağım.
You know what, I'll call a cab.
Taksi çağıracağım.
I'LL CALL YOU A CAB.
Taksi çağırayım.
- I'll call you a cab.
- Sana bir taksi çağırayacağım.
I'll call you a cab.
Sana taksi çagirayim.
I'll call a cab.
Taksi çağıracağı.
I'll call a cab.
Ben taksiyi çağırırım.
Just come on up and i'll call you a cab.
Hadi yukarı gel de, sana bir taksi çağırayım.
Yeah, yeah. Like I said, I'll call a cab.
Evet, evet, dediğim gibi bir taksi çağırırım.
- I'll call a cab.
- Taksiye bineceğim.
- I'll call a cab.
- Bir taksi çağırayım.
I'll, uh, I'll call you a cab.
yapacağım sana bir taksi çağıracağım.
- For crying out loud, don't be stupid, Sookie. - I'll call a cab.
- Yalvarırım, aptallaşma Sookie.
Let me call a cab, and I'll send an employee out here with the $ 500 tomorrow morning.
Bana bir taksi çağırın ve geri kalanını 500 Dolar olarak yarın bir çalışanımla size yollayayım.
I'll call a cab.
Taksi ile gelirim.
Then I'll call a cab.
Ben taksi çağırayım.
I'll call you a cab.
Sana bir taksi çağırırım.
I'll have Dispatch call you a cab.
Size taksi çağırmaları için anons yapacağım.
- Maybe I'll call a cab.
- En iyisi taksi çağırayım.
- I'll call a cab.
- Taksi çağırayım.
I'll call you a cab when you're ready.
Hazır olduğunda sana bir taksi çağırırım.
All right, I'll call a cab.
Tamam, bir taksi çağırırım.
i'll call you later 682
i'll call you right back 72
i'll call you back 819
i'll call you back later 62
i'll call you tomorrow 225
i'll call you in the morning 38
i'll call you when i'm done 21
i'll call you soon 26
i'll call you when i get back 22
i'll call you after 17
i'll call you right back 72
i'll call you back 819
i'll call you back later 62
i'll call you tomorrow 225
i'll call you in the morning 38
i'll call you when i'm done 21
i'll call you soon 26
i'll call you when i get back 22
i'll call you after 17