I'll call you when i get back translate Turkish
97 parallel translation
I'll call you when I get back.
Döndüğüm zaman seni ararım.
- Bye, I'll call you tomorrow. - No, I'll call you when I get back.
Görüşürüz, yarın ararım.
I'll call you when I get back.
Geri döndüğümde seni ararım.
I'll call you when I get back.
Geri geldiğimde seni ararım.
You just lie back, baby, and when I get you all prettied up..... I'll go and cancel that call.
Yaslan arkana bebeğim, seni güzelleştirdikten sonra gidip aramayı iptal edeceğim.
I'll call you when I get back.
Üzgünüm. Döndüğüm zaman seni ararım.
I'll call you when I get back from Sydney.
Seni Sydney'den dönünce ararım.
Have a nice trip home, and I'll call you tomorrow. Now, please, I don't want to smell you here when I get back.
Yarın ararım ve lütfen döndüğümde kokunu duymak istemiyorum.
- I'll call you when I get back. - Yeah.
- Oraya gidince seni ararım.
I'll call when you get back.
Dönünce beni ara.
I'll call you when I get back.
Dönünce seni ararım.
I'll call you when I get back, okay?
Döndüğümde seni ararım, tamam mı?
If you're here when I get back, I'll call the cops.
Döndüğümde burada olursan, polis çağırırım.
I'll call you when I get back to Metropolis.
Metropolis'e geri döndüğüm zaman seni arayacağım.
I'll call you when I get back.
Döner dönmez görüşürüz.
I'll call you when I get back.
Döndüğümde seni ararım.
I'll be in tonight, so you can call me when you get back.
Bu gece evde olacağım, geldiğinde benim arayabilirsin.
- I'll call you when I get back.
Dönünce seni ararım.
I'll call you when I get back.
Dönünce ararım.
Meredith, I'll call you when I get back.
Meredith, döndüğümde seni ararım.
So I'll call you when I get back.
Döndüğümde sizi ararım.
When I get back from Malaga, I'll call you.
MaIaga'dan gelince seni arayacağım.
I'll call you when I get back.
Döndüğümde ararım.
- L'll call you when I get back.
- Dönünce ararım.
- I'll call you when I get back.
- Vardığımda ararım.
I'LL CALL YOU WHEN I GET BACK TO NEW YORK WITH THE DETAILS, OKAY?
New York'a döndüğümde detaylar için seni ararım, tamam mı?
I'll call you when I get back.
- Döndüğüm zaman ararım.
I'll work on the old man when I get back to the office and call you tonight if it's a go.
Ben ofise dönüp ihtiyarla konuşayım netice alırsam akşam seni ararım.
You still want your shit back I'll call you when I get to L.A. 3 : 00 tomorrow afternoon.
Hala mallarını geri istiyor musun Yarın öğleden sonra 3'de L.A.'ya varınca seni ararım.
I'll call you back when I get to the bank!
Bankaya vardığımda ararım!
- I'll call you when you get back.
- Döndüğünde seni ararım.
Hey, I'll call you back when I get home, okay?
Eve gidince ben seni tekrar ararım oldu mu?
I'll call you back when I get to my room.
Odama dönünce seni ararım. - Dur.
- I'll call you when I get back.
Döndüğümde seni ararım.
And I'll call you back when I get to my apartment.
Daireme döner dönmez seni ararım.
You have to let me know. "I'm leaving Montreal, I'll call you when I get back."
Bana haber vermelisin. "Montreal'den ayrılıyorum, döndüğümde seni ararım" yapacağın en fazla bu.
- I'll call you back when I get closer.
Bir iz bulmaya çalış. Daha yakına gelince sizi ararım.
When I get back, I'll call you but not right away.
Geri döndüğümde seni arayacağım ama hemen değil.
- I'll call you when I get back, okay?
- Tren kalkıyor.
Look, I'll give you a call when we get back, all right?
Döndüğümüz zaman seni haberdar edeceğim, tamam mı?
- I'll call you when i get back.
- Geri döndüğümde seni ararım.
Okay. Okay, I'll call you when I get back.
Tamam, döndüğümde seni ararım.
I'll call you when I get back, okay? Bye. - Jo?
Jo?
Hello, it's Liza, please leave me a message and I'll call you back when I get to!
Merhaba, ben Liza. Lütfen mesajınızı bırakın, onu aldığımda sizi geri ararım!
When I get back to my people, I'll call you.
Bizimkilerin yanına döndüğümde, seni ararım.
I'll call you back when I get to the good part.
Güzel kısma geldiğinde seni tekrar ararım.
If you'd like, when she get back, I'll have her call your office.
Eğer istiyorsanız, döndüğünde ofisinizi arattırırım.
I'll call you when I get back from London.
Londra'dan döndüğümde seni ararım.
- Okay, I'll call you when we get back.
Tamam, dönünce seni ararım. Tamam.
I'll call you when I get back.
İşim bitince ararım.
I'll call you when I get back.
Döndüğümde seni arayacağım.