I'll get there as soon as i can translate Turkish
68 parallel translation
I'll get there just as soon as I can.
En kısa zamanda geleceğim.
I'll write you as soon as I get there, darling.
Hadi hoşça kalın! Sana oraya varır varmaz yazacağım canım.
I'll get somebody there as soon as I can.
En kısa zamanda birini göndermeye çalışırım.
I'll get the police there as soon as I can.
Mümkün olduğunca hızlı biçimde polisi oraya göndereceğim.
I'll get there as soon as I can.
En kısa sürede orada olmaya çalışacağım.
All right, I'll come there as soon as I can get away.
Pekala. Çıkmayı başarır başarmaz oraya geleceğim.
I'll get there as soon as I can.
Oraya mümkün olduğunca çabuk geleceğim.
I'll get there as soon as I can, okay?
Olabildiğince erken geleceğim, tamam mı?
I'll finish here and get there as soon as I can.
Burayı bitirir bitirmez oraya gelirim.
I'll explain everything when I get there. I'll be there as soon as I can, OK?
Ben gelir ve sana açıklarım.
I'm running late, but I'll get there as soon as I can.
Geç kaldım ama en kısa zamanda oradayım.
I'll get there as soon as I can.
Mümkün olabildiğince erken gelirim.
I'll get down there as soon as I can.
Orada olur olmaz ilgilenirim.
- I'll try to get there as soon as I can.
- Olabildiğince çabuk geleceğim.
I'll get there as soon as I can.
En kısa zamanda orada olacağım, tamam mı?
I need you to stay there. I'll get there as soon as I can.
Sen olduğun yerde kal, en kısa zamanda oraya geleceğim.
I'll get there as soon as I can.
Hemen gelmeye çalışırım.
I'll be there. I'll get there as soon as I can.
Olabildiğince çabuk gelirim, biraz sonra oradayım.
- I'll get there as soon as I can.
- Mümlün olduğunca çabuk geleceğim.
Yes, I'll get on a plane and I'll be there as soon as I can.
Evet, bir uçağa atlayıp, elimden geldiğince erken orada olacağım.
Look, I'll get there as soon as I can, all right?
Tamam, en kısa zamanda oraya geleceğim, tamam mı?
But I'll try to get there as soon as I can.
Ama elimden gelen en kısa zamanda oraya geliyorum.
All right. I'll try to get there as soon as I can.
Mümkün olduğu kadar kısa sürede orada olmaya çalışacağım.
I'll try to get up there as soon as I can.
Elimden geldiğince çabuk gelirim.
- Anyway, I'll get there as soon as I can.
Neyse, gelebildiğim kadar çabuk gelirim.
I'll get there as soon as I can.
Mümkün olunca gelirim.
I'll see you at the restaurant as soon as I can get there.
Mümkün olan en kısa zamanda restoranda görüşürüz.
Now, you just get back there... bu can you... i'll come just... just as soon as i can, ok?
- Şimdi geri dön... - Ama sen... En kısa sürede gelmeye çalışırım.
I'll get there as soon as I can.
Seni özledim bebeğim.
I'll get there as soon as I can Protect the Hutt, Anakin.
Hemen geliyorum. Hutt'ı koru, Anakin.
Why don't the two of you get started, and I'll be there as soon as I can?
Neden siz ikiniz başlamıyorsunuz, ve ben en yakın zamanda orada olmuyorum?
I'm kinda tied up right now, we'll get there as soon as we can.
Şu anda biraz işimiz var. En kısa sürede gelmeye çalışırız.
All right, I'll get there as soon as I can.
Tamam. Geliyorum hemen.
Okay, I'll get there as soon as I can.
Tamam, oraya elimden geldiğince çabuk geliyorum.
Have a seat over there, and I'll get to you as soon as I can, okay?
Sen şöyle otur, en kısa zamanda seninle ilgileneceğim, tamam mı?
- I'll get there as soon as I can.
- Oraya elimden geldiğince hızlı geleceğim.
I - I'll get there as soon as I can.
Hemen oraya geliyorum.
- I'll get her there as soon as I can. - Is she in her room?
- Olabildiğince çabuk getiririm oraya.
There'll be nausea, pain, no company, as soon as I can get myself out of here.
Mide bulantısı, ağrı, yalnızlık en kısa zamanda kendimi buradan kurtarmalıyım.
I'll get there soon as I can.
Oraya olabildiğince çabuk geleceğim.
I'll deal with your dad and I'll get there as soon as I can.
Babanla ben ilgilenirim ve elimden geldiğince çabuk oraya gelirim.
Okay, uh, I'll get there as soon as I can.
Elimden geldiğince çabuk oraya geleceğim.
I'll get there as soon as I can.
En kısa sürede orada olacağım.
It's on you, but I'll get there as soon as I can.
- Ne? Bu sana kaldı ama burada işim biter bitmez oraya geleceğim.
Well, just know that I'll get there as soon as I can.
Tamam en kısa sürede gelmeye çalışacağım.
I'll get there as soon as I can.
Hemen geliyorum.
I'll get there as soon as I can.
En kısa zamanda geleceğim.
On my way. Okay, mom, I'll get there as soon as I can.
Tamam anne, en kısa zamanda geleceğim.
I'll get there as soon as I can.
Hemen dönerim.
Yeah, well, I'll get there as soon as I can. Okay.
- Elimden geldiğince hızlı bir şekilde geleceğim.
I'll get there as soon as I can.
BreakWire'dan çıkma. Hemen yanına geliyorum.