I'll get you translate Turkish
21,974 parallel translation
So, you'll be right here when I get back? You bet I might!
- Ben döndüğümde sen burada olacaksın, değil mi?
I'll get back to you.
Sana döneceğim.
I'll talk to you when I get in.
Geldiğimde konuşuruz.
I'll use my people, there's no risk for you, and you get the spoils.
Kendi adamlarımı kullanacağım, sen hiçbir riske girmeyeceksin ve kârdan pay alacaksın.
Hey, look, you get the coffees and I'll go open up your store.
Bak hele, sen kahveleri al ben de dükkanı açayım.
If we get to them first, I'll make sure to tell you where to pick up the bodies.
Eğer onları ilk biz bulursak, cesetlerin nerede olduğunu size söyleyeceğimizden emin olabilirsiniz.
I'll get back at you.
Sonra sana dönerim.
OK, well, you carry on. I'll get Mickey on it.
Tamam, şey, devam et. o işe Mickey'i vereceğim.
I'll be able to tell you where to get him.
Onu nerede bulabaileceğini sana söyleyebileceğim.
And I'll go on my trip... but I'll be back to get you.
Ve seyahatime çıkacağım fakat seni almak için geri geleceğim.
I'll get you there safely.
Seni oraya güvenle götüreceğim.
I'll get you a job with the stable master.
Ahırda sana usta olarak iş ayarlayabilirim.
'I wonder if I'll get anymore letters from you.'
Senden daha fazla mektup gelecek mi diye merak ediyorum.
Tell me what you want and I'll see if I can get it here for you.
Bana ne istediğini söyle, ben de onu sağlamaya çalışayım.
I'll get you a drink, although, fair warning, they're in baby bottles.
Sana içecek getireyim. Bu arada uyarayım içecekler biberonlarda.
I can take you there... but you'll have to get me out of here first.
Sizi oraya götürebilirim ama önce beni buradan çıkarmalısınız.
I know you'll be sulking but this is our family now, so it's well to get used to it!
Surat asacağını biliyorum ama artık bir aileyiz yani buna alışsan iyi olur.
I'll get you home to your parents.
Seni evine, annenle babana götüreceğim.
I'll get you another one for your next birthday.
Bir sonraki doğum günün için yeni bir tane alırım.
I'll get you started.
Ben başlayayım.
Please leave a message and I'll get back to you shortly.
Lütfen mesaj bırakın, en kısa zamanda döneceğim.
But if you post it, I'll get... Five weeks detention.
Ama gönderirsen, 5 haf... 5 hafta ceza.
I'll say something nice about you then and we can get into it.
O zaman ben de sanin hakkında güzel bir şey söylerim ve başlarız.
Okay, you go to work and I'll try to get him out of your bedroom.
Tamam sen işe git, ben de onu odandan çıkarmaya çalışırım. Nasıl?
I'll get you money. - Okay.
Sana para bulurum.
I'll get his number for you.
- Senin için numarasını alırım.
Next week I'll get you... are you alright?
Gelecek hafta sana...
But... if all this angel stuff is too bizarre for you, I understand, I get it... and I'll leave you alone.
Ama bütün bu melek meseleleri sana garip geliyorsa anlarım ve seni yalnız bırakırım.
You go and get ready, and I'll see you there.
Git ve hazırlan. Orada görüşürüz.
I have 500, but I'll get you the rest.
Yanımda 500 var ama gerisini getiririm.
A-and if you can't wait till I can get the cash, then go buy it yourself and I'll just pay you back.
Parayı ayarlamamı bekleyemezsen git kendin al, ben de sana ödeyeyim.
I'll get you another one.
Sana başka bir tane alırım.
I'll get us out of here as quick as I can. Before you know it.
En kısa sürede kurtaracağım bizi buradan... sen farkına bile varmadan.
You give me the identity of Ghost, you're gonna get the deal, and you and I'll never have to see each other again.
Bana Ghost'un kimliğini vereceksin, anlaşmayı alacaksın ve birbirimizi bir daha asla görmeyeceğiz.
I'll be here when you get back.
Geri döndüğünde burada olacağım.
I'll get you two million, rest assured.
2 milyon alacaksın. Bundan emin ol.
- I'll go get you your Intel. - Wait.
- Gidip istediğiniz bilgileri getireyim.
I'll just get you a glass of water.
Sana bir bardak su getireyim.
I'll get you some pasta sauce?
Size biraz makarna sosu getireyim mi?
I'll get you a pasta.
Size bir makarna getireyim.
- I'll get you a drink.
- Sana içecek bir şey getireyim.
- I'll get you some baby wipes.
- Sana birkaç ıslak mendil getireyim.
I'll get you a doughnut or something.
Sana bir tatlı çörek filan getireyim.
I'll bring you up some cocoa if you like and we'll keep it quiet down here so you can get some sleep...
İstersen sana biraz sıcak çikolata getirebilirim. Biz de burada sessiz oluruz. Sen de biraz uyursun.
I'll leave you to get ready.
Sen hazırlanmana bak.
- I'll get you home.
- Seni eve bırakayım.
Oh, you know what? I'll get it from Oleg.
Gerçi, Oleg'den alsam da olur.
All you have to do is waive charges, and I'll get him to agree never to practice law again.
Tek yapman gereken suçlamaları düşürmek, ve onu bir daha avukatlık yapmamaya ikna ederim.
You get me that letter, and I'll waive his bail.
Bana mektubu getir kefaleti kaldırıyım.
And I'll not only get you off this case. I'll put you behind bars along with your little pet.
Ve sadece seni davadan atmakla kalmam... evcil hayvanının yanına seni de parmaklıklar arkasına tıkarım.
And if you do, you'll get out... and I'll be there.
Eğer girersen, çıkarsın... ve ben orada olurum.
i'll get you back 17
i'll get you home 17
i'll get you a new one 19
i'll get you one 48
i'll get you some 35
i'll get you your money 18
i'll get you out 56
i'll get you another one 19
i'll get you a beer 17
i'll get you some water 53
i'll get you home 17
i'll get you a new one 19
i'll get you one 48
i'll get you some 35
i'll get you your money 18
i'll get you out 56
i'll get you another one 19
i'll get you a beer 17
i'll get you some water 53
i'll get you something to eat 17
i'll get you a glass of water 16
i'll get you out of here 36
i'll get you a drink 44
i'll get you something 30
i'll get your coat 18
i'll get you for this 26
i'll get you the money 21
i'll get it 1406
i'll get this 36
i'll get you a glass of water 16
i'll get you out of here 36
i'll get you a drink 44
i'll get you something 30
i'll get your coat 18
i'll get you for this 26
i'll get you the money 21
i'll get it 1406
i'll get this 36