I'll get you for this translate Turkish
231 parallel translation
I'll get you for this!
Bunu sana ödeteceğim!
Jimmy, if you can get this crowd to keep quiet, I'll sing it for you.
Jimmy, şu kalabalığı susturursan sana şarkıyı söylerim.
If you give me a check for it, I'll get out of this joint.
Bana bir çek yazarsanız, bu evden giderim.
I trust you. And what's more, I'll get her to drop this case, once and for all.
Davadan sonsuza dek vazgeçmesini sağlayacağımdan emin olun.
I'll get you for this.
Sana sorarım.
I'll get you for this.
Sana bunu soracağım.
I'll see you get the Tomainian Cross for this.
Bunun için sana Tomanya madalyası verecekler.
For instance, do you know what this means, "I'll get you on the Ameche"?
Örneğin, şunu biliyor musun "Ameche'de görüşürüz"
From now on, there'll be no more of this because your husband will get the best for you... because i love you.
Artık değil. Bunların devamı gelecek, çünkü kocan sana hep iyisini alacak çünkü seni seviyorum.
They figure you don't want me around, you don't want to see me, and if I go away for a while, maybe I'll get all this out of my mind.
Beni etrafında istemediğini, beni görmek istemediğini ve kısa süreliğine uzaklaşırsam tüm bunları aklımdan çıkaracağımı düşünüyorlar.
I'll get you for this.
Bunu sana ödeteceğim.
I'll get you for this!
Bu yüzden, seni öldüreceğim.
I'll get you for this, Pan, if it's the last thing I do!
Sana bunu ödeteceğim, Pan, yapacağım son şey olsa da!
You keep this. I'll go and get the note for you, Mr Kingsley.
Şunu tutun ve ben sizin için senetleri getireyim, Bay Kingsley.
I'll get you the biggest, strongest best-looking bucks in this country for two dollars a day.
Ben size günde 2 dolara bu ülkedeki en büyük, en güçlü ve sağlam görünümlü delikanlıları bulabilirim.
I'll get you for this, Geoffrey Ingham!
Sana bunu ödeteceğim, Geoffrey Ingham!
I'll get you back for this, boss!
Bunun öcünü alacağım senden, patron!
That way, it'll be better for you, better for the girl and about the only way I'll get this town back to normal.
Bu durum senin için de kız için de daha iyi. Ve kasabayı normale döndürmek için tek çare bu.
I can handle a lot, but I'll get you for this.
Size iyilikle söyledim. Bunun hesabını soracağım size.
I'll get you for this.
Bunu ödeteceğim sana.
- I'll get you a receipt for this, Mr....
- Size bunun faturasını vericem bay...
- I'll get you for this! Yes!
- Sana soracağım!
I'll get you for this.
Size açıklayacağım.
- You'll be sorry for this, you wait... and I'll see you later in an alligator! Now get out of my home!
- Şimdi evimden çık!
I'll get you for this.
Bunun hesabını vereceksin.
I'll get you for this.
Bunun acısını çıkartacağım senden.
I'll get you for this.
Bunu hak ettin.
Now, if you'll do this for me, I'll get you out of civics class.
Onu götürürsen, seni vatandaşlık dersinden kurtarırım.
Señor King, with this weapons, I'll get rid of the soldiers that you just called for help,
Senyor King... bu silahlarla, senin yardım istediğin askerlerden kurtulacağız.
I'll get even with you for this, if it's the last thing I do!
Yapacağım son şey olsa bile, yakanı bırakmayacağım!
Get rid of this creep and I'll take you for a ride.
Şu sersemden kurtul, seni biraz dolaştırayım.
If I can possibly do it tonight... I'll try to relay this dedication in... and get it on the air for you later on.
Eğer bu gece mümkün olursa... bu isteği iletmeye çalışacağım... ve daha sonra senin için yayına sokacağım.
You'll be hanging on for mercy when I get this sucker rollin'.
Bu arabayı uçurduğumda yalvar yakar olacaksın.
I'll get you for this.
Sana gününü göstereceğim!
But she ain't gonna get me... and I'll thank you for this fucking hook... after I rip her eyes out with it.
Ama beni altedemeycek ve ben... sana teşekkür edeceğim ama önce annenin... gözlerini çıkartacağım kancamla.
And, uh, I'll get you a huge bandage for this.
... ve ayrıca, sana kocaman bir bandaj yapacağım.
I'll get you for this, you bastard!
Bunu ödeyeceksin, seni piç!
Doralee, I'll get you for this!
Doralee, sana bunu ödeteceğim!
I'll get you for this one, Doc.
Bu yüzden, işini bitireceğim Doktor.
- You bastards, I'll get you for this!
- Sizi itler, bunu size ödeteceğim!
I'll get you for this!
Sana bunun hesabını soracağım.
How about this - any beach that takes your fancy, anywhere in the world, I'll get for you.
Meselâ buna ne dersin? Dünyanın neresindeki hangi kumsalı beğenirsen, sana onu alacağım. Şuna bir bak :
I'll get you for this.
Bunun hesabını vereceksin!
I'll get you for this, you nigger kike wop!
Bunun hesabını vereceksin pis zenci, Akdeniz köpeği!
Let me get this straight, I give you 20 for the cab, and you'll give me 50 at your house?
Şunu açığa kavuşturalım. Taksi için sana 20'lik vereceğim. ve sen de bana evinde 50 papel vereceksin.
I'll cut you in for 10 %, but get this, you're working for me.
Sana yüzde 10 veririm ama şunu bil ki ; benim için çalışıyorsun.
I'll get you for this, you monster faggot!
Bunu ödeyeceksin ibne canavar!
I'll get you for this, David Gardner!
Seninle görüşeceğiz David Gardner Lanet olsun!
I'll get you for this, Mother.
Bunun cezasını çekeceksin, anne.
I'll get you for this.
Bunu cezasını çekeceksin.
I'll get you for this, Rantzen.
Bunu senin için yapacağım, Rantzen.