English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'll go back

I'll go back translate Turkish

2,862 parallel translation
Now, with my bonus, I'll give my sister The money she needs to go back to school.
Şimdi alacağım primi kardeşimin okula dönmesi için harcayacağım.
- I'll come back at lunchtime. We'll go then.
- Öğle tatilinde gelirim ; gideriz.
I'm gonna go get my special snippers and I'll be right back.
Ben şimdi özel makasımı almaya gidiyorum, hemen dönerim.
I'll be right back. I have to go flush something.
Hemen dönerim, bir şeyi klozete atmam gerekiyor da.
Okay, I'll go get sheila, and I'll be right back.
- Tamam, ben sheila'yı bulayım. Hemen gelirim.
I'll just go over there and calmly ask them to give back the candy.
Oraya gidecek ve sakince onlardan torbayı vermelerini isteyeceğim.
I'll just go back to... My bear-claw bandit case.
Ben de hamur işi hırsızı davama geri döneyim.
If I go back now, I'll look... If I go back now, I'll look...
- Dönersem, şey olacak...
I'll go back to the D.A., see what I can do.
Bölge savcısıyla konuşur, elimden geleni yapmaya çalışırım.
Well, Moses Beacon likes to go the extra mile so I'll buy them for you and you can pay me back when you fly home.
Moses Beacon beklenenden daha ötesini yapmaktan hoşlanır,... bu sebeple ben şimdi gidip onları sizin için alacağım. Siz geri döndüğünüzde bana ödersiniz.
I'll cover for you, but just go back.
Ben seni idare ederim, sen hemen geri dön.
Maybe I'll go back home and plow the land
Belki de memleketime dönüp çiftçilik yapma vaktim gelmiştir.
I'll just go back once my dad gives up.
Babam vazgeçince geri dönebilirim.
Okay, I'll go back.
Geri döneceğim.
And then I thought, "Who am I not to? How many people kill others one way or another for things they want?" So, I'll go back to Andy's this weekend when it's most crowded to be sure to kill the number of people you said I was supposed to kill.
Sonra "Neden yapmayacakmışım ki?" diye düşündüm. "Kaç kişi istedikleri şeyler uğruna insanları öyle ya da böyle öldürüyor?" Neyse...
So, I wanna mak'up to ya! I'll carry ya on ma back and go round the school as many tim'z as ya want, so com'on'!
Onun yerine seni ben taşırım, okulu da istediğin kadar turlarım.
I'll never go back in like this, I'll never ever never!
Eve kesinlikle dönmeyeceğim. Asla ve asla!
I'll go back first.
Önce ben gideyim.
If I don't go, he'll start being sick so I need to go back now.
Gitmezsem hasta olacak, bu yüzden gitmem lazım.
I'll get your money back, so you go out and try to bargain.
Paranızı geri vereceğim gidin de siz pazarlık edin.
- I'll go back.
İçeri gidiyorum.
I'll quit my job, we pack up the car and we go back to Chicago.
İşimden istifa ediyorum, eşyalarını topla Chicago'ya geri dönüyoruz.
I'll go back on my own after I've rested for a while.
Biraz dinlendikten sonra ben de gelirim.
I'll go back on my own.
Kendim dönerim.
- Give it back and I'll go change it for you.
- Geri ver de onu senin için bozdurayım. - Hayır.
Let me go to my car and get something, and I'll be right back.
Arabama gidip bir şey alayım, hemen dönerim.
I'll go back to bed.
Ben de tekrar yatabilirim.
After that, I'll go back to the hotel, then it'll be Madison Square Garden again.
Sonra tekrar Madison Square Garden. * * Tatlım görünüşü göre... * *
I'll never go back.
Bir daha asla geri dönmem.
I'll leave. Come back in an hour... we'll go together to pick up your car.... Then, I can take Hayley to school.
Şimdi gidip, bir saate dönerim, birlikte arabanı almaya gider oradan da, Hayley'i okula bırakırım.
How about this? I'll go around the back.
Arkadan dolanalım.
Look, if you give me another chance I promise you I will go back to the medical board, I'll get my job back.
Bak, bana bir şans daha verirsen söz veriyorum sağlık müdürlüğüne geri dönecek ve işimi geri alacağım.
No, I might. I'll probably go and just sit in the back. Maybe leave early.
Yok, gideceğim ama herhalde en arkada otururum.
I'll go back this afternoon with the drain cleaner.
Öğleden sonra lavabo açacağını alıp gideceğim.
Let's just get the hell out of here and go back to the hotel. OK, I'll just go grab the waiter.
Cidden midem kötü gidelim hadi
I'll have you back in your warm little bed in one second. Here you go.
Az kaldı, sıcak yatağına hemen döneceksin.
I must go, but I'll be back.
Şimdi gitmem gerekiyor, ama döneceğim.
You'afraid I'll go back to the train station.
Tren istasyonuna dönerim diye korkuyorsun.
Tell your troops to back down, I'll go with you
Askerlere geri çekilemelerini söyle, seninle geliyorum
Then I'll go back.
Gidiceğim.
Yeah, I'll just go and see a movie and go back to the apartment.
Evet. Gidip bir film falan izler, sonra da daireye geri dönerim.
I don't think he'll go back to his old ways.
Eski günlerine geri döneceğini sanmıyorum.
If you have to go to UBC, I'll have your back on that.
Eğer UBC'ye gitmen gerekiyorsa sana destek olurum.
I'll go back to Houston. I'll get myself cleaned up.
Houston'a dönüp kendime çeki düzen vereyim.
I guess I'll go back.
Sanırım geri döneceğim.
I'll have to go back and pick one up.
Geri gidip, birini alıp gelmem gerekecek.
I'm gonna go check on this, so I'll be right back.
Kontrol edip hemen geri gelecegim.
Okay. I've got a key back at the office. I'll go get it.
Tamam, ben ofisten anahtarları alıp buraya geleyim.
I will just keep my mouth shut, and I will have one virgin Margarita, and then I'll go back to my apartment and weigh myself and then cry a little before I go to bed. You're nice.
Çenemi kapatacağım, ve bir kadeh Margarita alacağım, sonra da evime dönüp yalnız kalacağım biraz ağlayıp kendimi yatağa atacağım.
So, I'm going to run upstairs, I'll be right back down and then we can go.
Yukarı çıkıp, geliyorum
I'll make my dad pay for it, but i can't go and come back here.
Babama ödetirim, bu yolu tekrar gelemem ben.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]