I'm a woman translate Turkish
7,265 parallel translation
Schmidt is trying to sleep with a woman I've already slept with.
Schmidt daha önce yattığım bir kadınla yatmaya çalışıyor.
Well, I grabbed a tray, and... and the woman said I was in the wrong place and I had the wrong tray, and she just kept asking me, "what's your dining plan?"
Bir tepsi aldım ve oradaki kadın yanlış yerde olduğumu ve yanlış tepsi aldığımı söyledi.
I'm looking for a woman.
Bir kadına bakıyordum da.
I'm a self-assured woman.
Kendine güvenen bir kadınım.
I am a grown woman with my own mind, and I'm not changing it just because some bossy British lady thinks I'm wrong.
- Kendi düşüncüleri olan yetişkin bir kadınım, - yanlış yaptığımı düşünen - şu bilmiş İngiliz kadın gibiler yüzünden
For the murder of a woman I've never met.
Hiç tanışmadığım bir kadın cinayetinden.
So, historically, poison has been a woman's weapon of choice, am I right?
Yani, tarihsel olarak, zehir bir kadın olmuştur silahını seç, haksız mıyım?
I'm glad that you were enjoying it,'cause that's probably the closest you will ever be to a pretty woman for the rest of your life.
- Hoşuna gitmesine sevindim çünkü hayatının sonuna kadar güzel bir kadına ancak bu kadar yaklaşabileceksin.
I'm just saying, there's no way this woman is not a prostitute.
Bence,... bu kadının orospu olmasına imkan yok.
Because I'm a woman.
- Kadın olduğum için. - Evet.
- I'm a busy woman.
- Ben meşgul bir kadınım.
Find the house of a woman named Meryt, and tell her I sent you.
Meryt adındanki kadının evini bul ve benim yolladığımı söyle.
I'm on my way right now to talk to a woman who works at the restaurant where they first appeared. Just Haven's luck to have an outbreak when the CDC's around.
HKM buradayken Haven'da salgın olması da şans işte.
I like a sarcastic woman.
Alaycı kadınlardan hoşlanırım.
My family has five castles, but as a woman, I'm not permitted to take residence in any of them, without a guardian or a husband.
Ailemin 5 tane sarayı var, ama kadın olarak, hiç birinde kocam olmadan ya da koruma olmadan oturamam.
They just asked me if I would prosecute a woman for threatening to stab a teacher, and, yes, oddly enough, I said yes.
Eğer bir kadın, öğretmeni bıçaklamakla tehdit ederse onu kovuşturup kovuşturmayacağımı sordular, ve evet işin tuhaf yanı,... ben de evet dedim.
Come on, guys, we don't have to make such a big thing about it. It's not like I'm a woman who's about to turn 30.
30 yaşına basacak bir kadın değilim sonuçta.
They laughed at me, said I should be flattered like I can't get a woman.
Bana güldüler, bir kadını haklayamadığım için gurur duymam gerektiğini söylediler.
I'm just saying that I would never sleep in the same room with a woman who has that kind of a history.
Ben diyorum ki böyle bir tarihi olan kadınla asla aynı odada yatmam
- I'm a woman, this is...
- Ben bir kadınım ve bu....
Or if you're having sex with a woman and you call her by the wrong name, but then say, "I think that's what we should name our daughter."
Tabi biriyle sevişirken yanlış ismi söylüyorsan ve sonrasında bence kızımızın adı bu olmalı diyorsan o başka
I mean, no-one else saw this mystery woman, who's apparently Asian, so she'd have stuck out like a sore thumb in that place.
Yani, hiç kimse Asyalılara benzeyen o mistik ben buradayım diye bağıran kadın tipini görmemiş.
Dad, I'm a grown woman.
Baba ben yetişkin bir kadınım.
Obviously a man, if he wants to ask a woman out, he asks her out, so I'm terribly sorry for putting you in this awkward position, and thanks for letting me down gently.
Bir erkek, bir kadınla takılmak isterse sorar zaten. Seni böyle garip bir durumun içine soktuğum için özür dilerim. - Kibarca reddettiğin için de teşekkür ederim.
My nomadic year just ended, and I feel really good about it, like I finally understand my true worth as a woman.
Göçebe yılım biraz önce sona erdi ve harika hissediyorum. Kadınlığımın gerçek değerini şimdi anlıyorum.
I'm a hard woman?
Ben mi sert kadınım?
I'm a hard woman.
Ben sert bir kadınım.
I'm on my way to see a 300-pound naked woman with soap in her eyes, so... yes.
300 dolarlık gözleri sabunlu çıplak bir kadını görmeye gidiyordum yani evet.
What have I done with a woman like you here?
Senin gibi biriyle ne yaptım ki?
I am a spurned woman.
Ben geri çevrilmiş bir kadınım.
I suppose I'm a woman who needs... protection.
Ben korkumaya ihtiyacı olan bir kadınım.
It was when I could shoot at him that I realize I'm dead, that I wasn't a woman with a plan.
Ona ateş ettiğimde öldüğümü farkettim, Planları olan bir kadın değildim.
Mr. Speaker, I'm working as a prophet for all uninsured people as depicted in this original watercolor made by my beautiful woman.
Bay Sözcü, ben tüm sigortasız insanların lideri olarak buradayım. Bu güzel hanım tarafından çizilen suluboya resimde de görüyorsunuz.
I'm a woman with a nail in my head that I cannot afford to fix, which might hemorrhage and kill me at any time.
Kafasında çivi olan bir kadınım ve tedavi için yeterli param yok. Bu yüzden de her an kanama yaşayabilir ve ölebilirim.
I was under the spell of a woman which, as demonstrated by Madam Speaker today, is my weakness.
Bir kadının etkisinde kaldım ve bu, bugün Bayan Sözcü'nün de işaret ettiği gibi benim bir zayıflığımdı.
Well, I had me a woman
Bir kadınım vardı
I'm not a woman.
Ben kadın değilim.
I need a woman with big tits... Who can cook.
Bana da yemek yapmayı bilen koca memeli bir kadın lazım.
You're aware I'm a woman, right?
Bir kadın olduğumun farkındasın, değil mi?
I'm a free woman.
Özgür bir kadınım artık.
I would give my life for a woman like you.
Ben sizin gibi bir kadın için hayatımı veririm.
Hawaii 5, I want a PID on that woman as soon as we get a visual.
Hawaii 5, görüş açımıza girdiği gibi o kadının kimlik doğrulamasını istiyorum.
I've never been with a woman who knew anything at all about music.
Daha önce müzikten anlayan bir kadınla birlikte olmamıştım.
I guess a fickle woman's grief moves very quickly.
Sanırım vefasız bir kadının yası da pek kısa sürüyormuş.
I've never been with a woman before.
Bugüne kadar bir kadınla olmadım hiç.
I am a fully grown woman.
Tam olarak yetişkin bir kadınım.
I'm uhh, I'm looking for a for a woman.
- Bir kadını arıyordum da.
I shouldda known it was about a woman.
Anlamalıydım.
With him gone, I'm a dead woman.
O yokken ben ölü bir kadınım.
Make you a rich woman, I'm sure.
- Eminim sizi zengin eder.
I'm a woman of my word.
Sözümün eri bir kadınım.
i'm an accountant 23
i'm all yours 120
i'm afraid i can't 43
i'm at work 124
i'm around 48
i'm all over the place 19
i'm angry 120
i'm afraid i don't 54
i'm all good 49
i'm all set 66
i'm all yours 120
i'm afraid i can't 43
i'm at work 124
i'm around 48
i'm all over the place 19
i'm angry 120
i'm afraid i don't 54
i'm all good 49
i'm all set 66
i'm at your disposal 18
i'm all ears 232
i'm at home 65
i'm andy 36
i'm afraid i can't help you 20
i'm afraid i don't understand 28
i'm all alone 109
i'm an actor 97
i'm afraid it is 59
i'm all done 35
i'm all ears 232
i'm at home 65
i'm andy 36
i'm afraid i can't help you 20
i'm afraid i don't understand 28
i'm all alone 109
i'm an actor 97
i'm afraid it is 59
i'm all done 35