I'm glad you like it translate Turkish

I'm glad you like it.

Beğendiğinize sevindim.

- I'm glad you like it.

- Beğendiğinize sevindim.

I'm glad you like it, Johnny, because this is it.

Buranın hoşuna gitmesine sevindim, Johnny, önemli an geldi çattı.

I'm glad you like it.

Beğenmene sevindim.

I'm glad you like it.

Bak buna çok sevindim.

I'm glad you like it.

Beğendin mi?

I'm glad you like my perfume. It's new.

Parfümümü beğendiğinize sevindim.

- I'm so glad you like it, Dad.

- Hoşuna gitmesine sevindim baba.

I'm glad you don't like it.

Hoşuna gitmediği iyi, fazla kalmadı.

If there is anything you'd like to know about our equipment I'd be glad to explain it to you

Ekipmanlarımız hakkında bilmek istediğiniz birşey olursa size açıklamaktan memnuniyet duyarım.

Is that for me? - I'm glad if you like it, of course.

- Beğendiysen sevinirim tabii.

I'm glad you like it.

Beğendiğine çok sevindim.

I'm glad you like it.

Beğenmenize sevindim.

It's on file in my office, but I'll be glad to let you hear it anytime you like.

Ofisimde dosyalandı ama ne zaman isterseniz dinleyebilirsiniz, memnuniyet duyarım.

You know, I'm glad we decided to start over again. I like it.

Bilirsin, ikimizin tekrar başlamasına çok memnunum.

Yeah. Well, I'm glad you like it.

Beğenmene sevindim.

I'm glad you like it.

Beğendiğine sevindim.

Well, I'm glad you like it.

Beğendiğine memnun oldum.

I'm glad that you like it.

Beğendiğine memnun oldum.

Oh, I'm so glad you like it, sir.

Beğendiğinize çok memnun oldum, efendim.

- Well, I'm glad you like it so much.

- Beğendiğine çok sevindim.

- I'm glad you like it.

- Beğendin demek.

- Oh, I'm glad you like it.

- Beğendiğinize sevindim.

- I'm glad you like it.

- Beğenmene sevindim.

I'm glad you like it.

- Beğenmene memnun oldum.

I ´ m glad you like it.

Beğendiğine sevindim.

Oh, I'm glad you like it.

- Beğendiğine sevindim.

I'm glad you like it.

- Adın ne?

Well, I'm glad you like it, Nathan Lee!

Sevdiğine sevindim Nathan Lee!

I'm glad you like it.

Beğendiğin için sevindim.

Listen, I'm really glad you're okay, and I'd like to wish you lots of luck... - because you'll need it.

Dinle, iyi olduğuna sevindim ve sana bol şans diliyorum çünkü buna ihtiyacın olacak.

It's beautiful! - I'm so glad you like it.

- Beğendiğine sevindim.

I'm glad you like it.

- Onu beğendiğine sevindim.

Thank you. I'm glad you like it.

Beğenmenize sevindim.

Oh! Oh, I'm so glad you like it.

Beğenmenize çok sevindim.

- I'm glad you like it.

- Beğendiğine sevindim.

I'm really glad you like it.

Beğendiğinize gerçekten sevindim.

- I'm glad you like it. - Yes. Oh, look at that.

- Beğendiğine sevindim.

Yeah, I'm glad to get rid of it. Don't like having that kind of money around here, if you know what I mean.

Bunu başımdan attığıma sevindim.Buralarda bu tarz para almak hoş karşılanmaz.

Oh, do you like it? I'm so glad.

- Beğenmene çok sevindim.

Oh, I'm so glad you like it, darling.

Beğendiğine çok sevindim hayatım.

Well, I'm glad you can shrug it off just like that.

Bu şekilde geçiştirebildiğine seviniyorum.

I'm glad you see it like this.

Böyle düşündüğüne sevindim.

I'm glad you like it.

- Hoşuna gitmesine sevindim.

- I'm glad you like it.

- Sevmene sevindim.

I'M GLAD YOU LIKE IT. I LIKE IT, TOO.

- Beğendiğine sevindim.

I'm glad I found out what you're really like before it was too late!

Çok geç olmadan nasıl bir insan olduğunu anladığım için mutluyum!

I'm so glad you like it.

Beğenmenize çok sevindim.

- I'm glad you like it. you look really good yourself.

- Beğendiğine sevindim. gerçekten iyi görünüyorsun.

- Good. I'm glad you like it.

- Güzel. beğendiğine sevindim.

- I'm glad you like it.

- Doğrusunu istersen, Miranda telefonu elime aldım. - Buna sevindim.