I'm going to kill him translate Turkish
286 parallel translation
I'm going to find your lover and kill him on the spot.
Sevgilini bulup oracıkta öldüreceğim.
Because that's when I'm going to kill him.
Çünkü onu kendi ellerimle öldüreceğim.
I'm going to kill him.
Onu öldüreceğim.
I thought he was going to kill him.
Onu öldüreceğini sandım.
Tell him if anything happens to Jed Ringer, I'm going to come back and kill him.
Ona söyle, Jed Ringer'ın başına bir şey, gelirse onu kendi ellerimle öldürürüm.
Dave Rocco killed him, Father, just as sure as I'm going to kill him now.
Dave Rocco öldürdü onu, Peder, şu an onu öldüreceğimden emin olduğum kadar eminim.
I'm not going to let you kill him.
Onu öldürmenize izin vermeyeceğim.
Are you going to kill him, or shall I do it for you!
Onu öldürecek misiniz yoksa ben sizin yerinize yapayım mı?
Today you're going to kill him because of something I've said or done?
Bugün onu benim yaptığım ya da söylediğim bir şey için mi öldüreceksin?
I'm not going to let you kill him.
Onu sana vurdurtmam.
This Wolf... I'm going to kill him!
Bu Kurt u... öldüreceğim!
Then mind your own business I'm going to kill him
O zaman karışma bize, onu geberteceğiz
I'm going to find him... and I'm going to do whatever's necessary... to kill him.
Onu bulacağım ve onu öldürmek için ne gerekiyorsa yapacağım.
I'm going to kill him.
Onu öldürmeye gidiyorum.
- God, I'm going to kill you one day. - I didn't give it to him.
- Tanrım, bir gün geberteceğim seni.
I'm going to kill him!
Onu öldüreceğim!
I'm going to kill him - now!
Onu hemen geberteceğim!
And I'm not going to sit by and let somebody kill him.
Ama ben birinin onu öldürmesine seyirci kalmayacağım.
Nobody hits me. I'm going to kill him.
Onu öldüreceğim.
I'm going to kill him.
O'nu öldüreceğim!
I'm going to kill him!
O'nu öldüreceğim!
I'm going to kill the man who murdered him.
Kardeşimin katilini öldüreceğim.
- I'm going to kill him right here.
- Onu buracıkta geberteceğim.
I'm going to kill him!
Onu geberteceğim!
Man, the only thing that I'm afraid of is if me and that boy lock horns either he's going to kill me or I'll kill him.
Dostum, tek korktuğum şey... eğer o çocukla takışırsak ya o beni öldürür, ya da ben onu.
I'm just going to fucking kill him.
Onu öldüreceğim.
I said, "I'm going to kill you." l was going to kill him.
"Seni öldüreceğim" dedim. Onu öldürecektim.
He should write his epitaph because I'm going to kill him!
Son sözlerini yazsa iyi olur çünkü onu öldüreceğim!
If not I'm going to kill him.
Yoksa Onu öldüreceğim.
Leo Getz, I'm going to kill him.
Leo Getz, O'nu öldüreceğim!
Anyone takes a shot at me... ... I'm not only going to kill him, but his wife and all his friends.
Bana ateş edenin kendisini de vururum, eşini dostunu da.
If My Brother Ever Shows Up, Tell Him I'm Going To Kill Him.
Eğer kardeşim gelirse, onu öldüreceğimi söyle.
Chief wants a rematch, and I'm telling you, it's going to kill him.
Şef rövanş istiyor ve söylemedi deme, bu onu öldürecek. Julian, doğrusu biraz abartıyorsun.
Now, if you don't do what I'm saying, you are going to kill him!
Eğer dediğimi yapmazsanız, onu öldüreceksiniz!
I'm going to kill him!
Onu öldüreceğim.
Next time I see him, I'm going to kill him.
Bir daha ki sefer onu gördüğümde, öldüreceğim.
And Kamui, I'm not going to let him... kill.
Kız kardeşini kurtarmanın tek yolu bu. Ve Kamui... Onun öldürmesine izin vermeyeceğim.
I'm going to kill him! Zozo, let's not get into this now.
Zozo, lütfen şimdi tartışmayalım.
And now I'm going to have to kill him and his ship and everyone around him.
Şimdiyse onu, gemisini ve çevresindeki her şeyi yok etmem gerekiyor.
"Oh, by the way, I'm going to kill Ronald Martin" I hardly think you'd give him your blessing.
"Aa bu arada, Ronald Martin'i öldüreceğim" ahlaki onayınızı vereceğinizi hiç sanmıyorum.
If Gerald Braun came to you before and said, "Oh, by the way I'm going to kill Ronald Martin," I hardly think you'd give him your blessing.
Eğer Gerald Braun önce size gelip deseydi : "Aa bu arada, Ronald Martin'i öldüreceğim." Manevi onayınızı vereceğinizi hiç sanmıyorum.
Next time I see Dukat, I'm going to kill him.
Bir dahaki görüşümde Dukat'ı öldüreceğim.
- And then I'm going to kill him.
- Ve sonra onu öldüreceğim.
I'm going to kill him like no man's ever been killed before.
Onu hiç bir adamın öldürmediği gibi öldüreceğim.
I'm going to kill him.
Evet, onu öldürecegim.
If I don't kill him, I'm going to jail.
Öldürmezsem hapse gireceğim.
I'm going to kill him.
- Hayır. Onu öldüreceğim.
And then he said,'I'm going to kill him.'
Sonra da onu öldüreceğimizi söyledi.
I'm going to kill him!
Onu geberteceğim.!
I'm going to let nature take its course... and kill him!
Ama doğanın kuralı bu! Onu öldüreceğim.
I'm going to kill him!
Öldüreceğim onu!