English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'm going upstairs

I'm going upstairs translate Turkish

328 parallel translation
I'm going upstairs.
Yukarı çıkıyorum.
I'm going upstairs to lie down for a while.
Çıkıp biraz uzanacağım.
I'm going upstairs.
Ben yukarı çıkıyorum.
I'm going upstairs to bed.
Yatmak için yukarı çıkıyorum.
Margaret, I'm going upstairs to take a hot bath.
Margaret, Yukarıya, sıcak bir banyo yapmaya gidiyorum.
I'm going upstairs to propose to her right now. ELFINl :
Hemen yukarı çıkıp ona evlenme teklif edeceğim.
- I'm going upstairs.
- Ben yukarı çıkıyorum.
I'm going upstairs to have a talk with Mrs. Duncan.
Yukarı çıkıp Bayan Duncan ile konuşayım.
I'm going upstairs and read my Bible.
Yukarı çıkıp İncilimi okuyacağım.
IF YOU WOULDN'T MIND JUST GOING UPSTAIRS, I THINK YOU'LL FIND... HE HAS THE SOLUTION TO ALL OUR PROBLEMS.
Eğer yukarıya çıkmanızın bir mahsuru yoksa, sanırım tüm sorunlarımız için bulduğu bir çözüm önerisi var.
And if we're going for a walk after supper, you'll want to go upstairs and wash up, I'm sure.
Akşam yemeğinden sonra yürüyüşe çıkacaksak, yukarı çıkıp temizlenmen gerek, eminim.
I'm going upstairs.
Ben yukarıya çıkıyorum.
I'm going upstairs, Charlie.
Ben yukarı çıkıyorum, Charlie.
I thought you said we were going upstairs.
Odaya çıkacağımızı söylemiştin.
I'm going upstairs and make some coffee.
Ben yukarı gidiyorum ve kahve yapacağım.
- I'm not going upstairs.
- Yukarı gitmiyorum!
- I'm not going upstairs!
- Yukarı gitmiyorum!
I'm going upstairs and I'll open the door for you.
Ben üst kata çıkıyorum size kapıyı açacağım.
But I'm going upstairs now.
Ben üst kata çıkacağım.
Listen, if you start harassing this woman I'm going to take it upstairs.
Şunu anlasanız iyi olur. Bu kadını hırpalarsanız, sizi şikayet ederim.
I'm going upstairs to take a shower.
Yukarı çıkıp yıkanacağım.
He'd still have gone. I'm going upstairs.
Koca filarmoni orkestrasını getirsek bile yine de ölürdü.
Honey, I thought we were going upstairs to have a little chat, and if you were embarrassed about the mess, you know I'm always glad to help you tidy up.
Tatlım, yukarı çıkıp bir iki çift laf ederiz diye düşünmüştüm eğer ortalığın dağınıklığından çekindiysen biliyorsun ben her zaman ortalığı toplamana yardım etmekten mutluluk duyarım.
I'm going upstairs.
Ben üst kata çıkıyorum.
I'm going upstairs now.
Şimdi yukarı çıkıyorum.
I'm going to take your cases upstairs.
Bavullarınızı çıkarayım.
I'm going upstairs now.
Yukarı çıkıyorum.
I'm going upstairs now.
Ben yukarı çıkıyorum.
Listen, I'm going upstairs.
Dinleyin! Ben yukarı çıkıyorum.
I'm going upstairs to see if the coast is clear.
Ben yukarı çıkıyorum. Etrafa bakmak için.
I'm going upstairs and open up.
- Yukarıya çıkacak. Tamam, biliyorum.
I'm going to take a look upstairs.
Ben üst kata bakacağım.
I'm going upstairs.
Yukarı gidiyorum.
Now the beatings are over, not because I see my wife, but because I hear all of upstairs going :
Dayaklar sona ermiştir. Karımı göremedim ama hepsi yukarıda burnunu çekiyor olur.
I'm still going upstairs like a bat out of hell.
Hala yıldırım gibi yukarıya çıkıyorum.
Come on, Colin. I'm going upstairs now.
Haydi Colin, ben şimdi yukarı çıkıyorum.
I'm going upstairs.
Ben yukarı gidiyorum.
I'm going upstairs and take a nap.
Üst kata çıkacağım ve biraz kestireceğim.
I thought we were going upstairs.
Üst kata gidiyoruz sanmıştım.
I was going upstairs- -
- Ben yukarı çıkacaktım.
DARLENE, I'M GOING TO TAKE THIS UPSTAIRS.
Darlene, yukarıya çıkıyorum.
I'm going to go upstairs and take a shower.
Yukarı çıkıp duş alacağım.
Well, since someone's going to be doing some work in the kitchen, I guess I'd better go upstairs and rest.
Peki, artık mutfakta iş görebilecek birisi olduğuna göre sanırım yukarı çıkıp dinlensem iyi olur.
Well, I'm going to go upstairs and take a shower.
Yukarı çıkıp duş alacağım.
I'm going to take Marcie upstairs and lay her down.
Marcie'yi yukarı çıkarıp yatırsam iyi olacak.
I'm going upstairs and putting a stop to this nonsense right now.
Şimdi yukarı çıkıp bu saçmalığa bir son vereceğim.
I'm going to go upstairs and study.
Yukarı çıkıp çalışacağım.
Well, listen, Peg. I'm going to go upstairs and wash up, but just to show you how really special you are to me, tonight I'm going to kiss you.
Dinle beni Peg yukarı çıkıp yıkanacağım fakat benim için ne kadar özel olduğunu göstermek için bu gece seni öpeceğim.
I'm going upstairs to open them.
Yukarı çıkıp açacağım.
Well, I'm going to got upstairs and get ready for my real date.
Yukarı çıkıp, hakiki randevum için hazırlanacağım.
I was going to go back upstairs.
Tekrar dışarı mı çıkmak istiyordun yoksa yukarıya dönmek mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]