I'm looking for my son translate Turkish
114 parallel translation
I'm looking for my son.
Oğlumu arıyorum.
I'm looking for my son.
Ben oğlumu arıyorum.
It's my son I'm looking for.
Ben de oğlumu arıyorum.
I'm grateful to you, sir, for looking after my son.
Oğluma baktığınız için minnettarım efendim.
I'm looking for my camera, I want to get one last shot.
Kameramı arıyordum. Son bir resim daha çekmek istiyorum.
I looking for my son
Oğlumu arayacağım.
I'm looking for Michael Simmons, too. He's my son.
Benden Michael Simmons arıyorum.
Excuse me. I'm looking for my son.
Afedersiniz.
I'm looking for my son. Have you seen my son?
Oğlumu arıyorum.
You're my only son. I'm looking out for your best interests.
Sadece senin iyiliğini istiyorum.
I'm looking for a teacher for my son.
Oğlum için bir hoca arıyorum.
I'm looking for my son- -
Oğlumu arıyorum- -
You may have spent the last few years looking for me, but I've spent my entire life looking for you.
Son birkaç yılı beni aramakla geçirdin. Bense hayatım boyunca seni aradım.
Hello, I'm looking for my son, Griffin Midge.
merhaba, oğlumu arıyordum, Griffin Midge.
Lately I've been looking for my ex-girlfriend.
Son zamanlarımı eski sevgilimi aramakla geçiriyorum.
I'm looking for my son!
Oglumu ariyorum!
I'm looking for a guy to entertain the kids at my son's birthday.
Oğlumun doğum gününde çocukları eğlendirecek birini arıyordum da.
I'm looking for my son.
Ben oğlum için arıyorum.
I'm looking for a last-minute guest for my show.
Şovum için bir son dakika konuğu arıyordum.
I'm looking for my son. Have you seen a boy in a red bathing suit?
Oğlumu gören...
Even if they believe me, the timing might make it seem like I was looking for an excuse for my recent performance.
Bana inansalar bile, zamanlama o kadar kötü ki son zamanlardaki başarısızlığım için mazeret uydurduğumu düşünebilirler.
Excuse me, I'm looking for my son.
Özür dilerim, hanımefendi. Oğlumu arıyorum.
I will chase my son. Can you looking at him for me?
Hemen gidip oğlumu almam lazım.
I'm just looking for, you know, some help with my son.
Sadece oğluma yardım etmek için buradayım.
I'm looking for my son, Aiden Gallagher.
Oğlum Aiden Gallagher'ı arıyorum. Aiden Gallagher.
12 years old. I'm looking for my son.
- Oğlumu arıyorum.
I'm out looking for Kitty... and I find my son in the middle of a Girls With Low Self-Esteem video.
Kitty'i arıyordum ve oğlumu "Kendine Saygısı Olmayan Kızlar" tarzı bir şovda buluyorum.
- Well, I'm looking for my son.
- Oğlumu arıyorum.
I was surprised to discover that you were looking for my son.
Oğlumu aramana şaşırdım.
I headed down Third Street looking for a place to spend my last nickel.
Son beş sentimi harcayacak bir yer bulmak için Üçüncü Cadde'ye doğru yol almaya başladım.
I'm looking for a game for my son.
Oğlum için bir oyun arıyorum.
I'm looking for my son.
Baba?
32-inch vertical leap. I'm looking for my son. You must mean the white boy.
Sonra, sizleri dikkatlice taşıyıp merdivenlerden aşağı bırakırak, makinelere koydum, en harika aile tatilini programladım.
- How can I help you? - I'm looking for my son.
- Nasıl yardım edebilirim?
Uh, excuse me. I'm looking for my son.
Afedersiniz.
I'm looking for my son and sister.
Oğlumu ve kız kardeşimi arıyorum.
I'm looking for my sister and son.
Oğlumu ve kızkardeşimi arıyorum.
Because I'm looking at my lyrics for the last two albums and I'm seeing my fucking world in hell.
En azından ben istedim. Çünkü son 2 aydır şarkı sözlerime bakıyorum Ve sikik ünyamı cehennemde görüyorum.
I'm looking for my son, Peter.
Oğlum Peter'ı arıyorum.
I'm looking for the man who killed my son.
Oğlumu öldüren adamı arıyorum.
I'm looking for the man who killed my son.
Oğlumun katilini arıyorum.
I'm looking for my son, Jesse-Jesus Rivera.
Oğlumu arıyorum. Jesse. Jesus Rivera.
- I'm looking for my son.Thomas walker.
Thomas Walker.
But I wasn't looking for a boyfriend because I had just broken up with my ex, so, romance, it was the last thing on my mind.
Ama erkek arkadaş aramıyordum. Çünkü, eski sevgilimden yeni ayrılmıştım. O yüzden romantizm, düşündüğüm son şeydi.
I'm looking for my son. Everybody is looking for their son right now.
- Şu an herkes oğlunu arıyor.
I was looking for her then I realized this might be my last private moment for a while.
Onu arıyorum. Ama anladım ki bu benim son özel anım olabilir.
I'm looking for any lead on the boys who killed my son.
Oğlumu kimin öldürdüğünü araştırıyorum.
As you know, my son Marcus is getting married, so I'm gonna be at Le Spot looking for a DJ for the wedding.
Bildiğiniz gibi, oğlum Marcus evlenecek, Bu yüzden Le Spot'ta düğün için Dj arıyor olacağım.
I just moved to the neighbourhood and I'm looking for a school for my son.
buraya yeni taşındım ve oğlum için bir okul arıyorum.
Five seconds after she gets it, she'll have that piece of glass appraised, and when she finds out my son has given her a... fake, I'm betting that little Russian parasite will be looking - for a new host body.
Aldıktan beş saniye sonra bunu kontrol ettirecek... oğlumun ona sahte bir yüzük vermiş olduğunu anlayınca da iddia ederim, o küçük Rus parazit yeni bir kurban aramaya başlayacak.
I'm looking for my son Dalton.
Oğlum Dalton'ı arıyorum.