English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'm not gonna lie

I'm not gonna lie translate Turkish

728 parallel translation
- Don't lie to me! - Because I'm not gonna lie to you.
- Çünkü ben sana yalan söylemeyeceğim.
Mrs. Stephens, I'm not gonna lie to you.
Bayan Stephens, Size yalan söyleyecek değilim.
- You can lie to me but I'm not gonna...
- Bana yalan söyleyebilirsin ama bu sefer...
I'm not gonna lie to you anymore.
Artık sana yalan söylemeyeceğim.
I'm not gonna lie to you, Caine.
Yalan söylemeyeceğim.
But I'm not gonna lie my way out of this one.
Fakat yalanlar uydurarak paçayı kurtaracağımı sanmıyorum.
- Look, I'm not gonna lie to you guys.
Yalan söylemeyeceğim.
- I'm not gonna lie about it.
- Sana bu konuda yalan söylemeyeceğim.
I'm not gonna lie to you anymore.
Bir daha sana yalan söylemeyecegim.
I'm not gonna lie to you, Rodney.
Orson Welles bile bundan iyisini yapamazdı. Ama kimseyi öldürmedim.
I'm not gonna sit down and let that fool lie!
Oturmayacağım ve bu aptalın yalan söylemesine izin vermeyeceğim!
I'm not gonna lie to you.
sana yalan borcum yok.
In fact, I'm not gonna lie to you. The sex...
Aslında, sana yalan söylemeyeceğim.
Look, Ed. I'm not gonna lie to you.
Bak Ed. sana yalan söylemicem.
I'm not gonna lie.
Yalan söylemeyeceğim.
- I'm not gonna lie on it.
- Hayır üzerine uzanmayacağım.
I'm not gonna lie to them again, Nick! I can't live with it.
Onlara bir kez daha yalan söyleyemem Nick, bununla yaşayamam.
I'm not gonna lie, Jesse.
Yalan söylemeyeceğim.
I'm not gonna lie to you.
Sana yalan söylemeyeceğim, Ross.
I'm not gonna lie to you, they're good.
Size yalan söylemiyeceğim. Çok iyiler.
I'm not gonna lie about that.
Bu konuda yalan söylemeyeceğim.
I'm not gonna lie to my kids anymore.
Artık çocuklarıma yalan söylemiyeceğim.
I'm not gonna lie to you.
Sana yalan söylemeyeceğim.
I'm not gonna lie to you and say it wouldn't be nice.
Sana olsa, güzel olmayacağını diyerek yalan söylemeyeceğim.
All right, Homer, I'm not gonna lie to you.
Pekala Homer, sana yalan söylemeyeceğim.
I'm not gonna let you lie here uncomfortable all night... especially on your honeymoon.
Bütün gece, bu şekilde Rahatsız yatmana izin vermeyeceğim... Özellikle de balayımızda.
- I'm not gonna lie.
Yapma. Yalan söylemeyeceğim.
I'm not gonna lie to you.
Yalan söylemeyeceğim.
I'm not gonna lie to you, Marge.
Sana yalan söylemeyeceğim, Marge.
I'm not gonna lie about this.
Bu konuda yalan söylemeyeceğim.
Well, I'm not gonna lie.
Sana yalan söylemeyeceğim.
OK I'm not gonna lie to you.
Tamam, Sana yalan söylemeyeceğim.
I'm not gonna lie to you.
İnan sana yalan söylemeyeceğim...
I'm not gonna lie about it.
Bu konuda yalan söylemeyeceğim.
Do you think I want you mad at me for lying? I'm not gonna lie to you.
Yalan söyleyip seni kızdırmak istediğimi mi sanıyorsun?
( sighs ) I'm not gonna lie to you.
Sana yalan atmayacağım.
Look, now, I'm not gonna lie to you.
- Bakın, ben yalan söylemiyorum.
I'm not gonna follow up one lie with another.
Bir yalanın peşinden, başkasını söylemeyeceğim.
I'm not gonna lie to you. lt's the real deal.
Sana yalan söylemeyeceğim. Bu iş tehlikeli.
Look, I'm not gonna lie to you.
Bak, sana yalan söylemeyeceğim.
I'm not gonna lie, but I'm in too good of a mood to let it bother me.
Yalan söylemeyeceğim, ama beni rahatsız edemeyecek kadar iyi bir moddayım.
I'm not gonna lie to you, honey.
Yalan söylemeyeceğim, tatlım.
I'm not gonna lie to you, Evans.
Sana yalan söylemeyeceğim, Evans.
Okay. I'm not gonna lie.
Pekâlâ, yalan söylemeyeceğim.
- I'm not gonna lie-this is gonna hurt like hell.
- Bunu değdireceğim.Biraz canın yanacak.
Well, I'm not gonna lie to you, Joey.
Sana karşı dürüst olacağım, Joey.
Ok, I'm not gonna lie to you Doug, it's border line embarrassing you're kidding me, this is gonna go over huge.
Tamam, yalan söylemeyeceğim, Doug. Utanmama çok az kaldı. Şaka mı yapıyorsun?
I'm not gonna lie to you and say that life will be easy.
Size yalan söyleyip, hayatınızın kolay olacağını söylemeyeceğim.
I'm not gonna lie to you, John.
Sana yalan söylemeyeceğim John.
- I-I'm not gonna be a party to your lie.
- Yalanının bir parçası olmayacağım.
Karen, I'm not gonna lie to you I'm worried
Sana yalan söylemeyeceğim, Karen. Endişeliyim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]