I'm not leaving without her translate Turkish
49 parallel translation
I'm not leaving here without her.
Onsuz bir yere gitmiyorum.
I'm not leaving here without her.
Onsuz buradan gitmem.
- I'm not leaving without her.
- Onsuz gitmiyorum.
I'm not leaving here without her.
Onu almadan buradan ayrılmayacağım.
- I'm not leaving without her.
- Onu almadan gitmeyeceğim.
- I'm not leaving here without her.
— Onsuz hiç bir yere gitmiyorum.
- I'm not leaving without her.
- Onu almadan gitmiyorum.
- I'm not leaving without her.
- Onsuz gitmeyeceğim.
- I'm not leaving without her.
- Onsuz hiçbir yere gitmeyeceğim - Evet, gideceksin
- I'm not leaving here without her.
- Onu almadan gitmiyorum.
- I'm not leaving without her.
- O olmadan bir yere gitmeyeceğim.
Well, I'm not leaving here without her.
Onsuz buradan gitmiyorum.
I'm not leaving without her.
- Kahretsin. Onsuz gitmeyeceğim.
I'm not leaving without her.
Onsuz gitmeyeceğim. Duydun mu?
Wait, I'm not leaving without her.
Bekle, o olmadan gidemem.
Look, I'm not fucking leaving without her.
Bak, onsuz gitmiyorum bir yere be.
I know she's in there, and I'm not leaving without her.
Kızın orada olduğunu biliyorum ve onu almadan gitmeyeceğim.
I'm not leaving this island without her.
Bu adadan onsuz ayrılmayacağım.
- I'm not leaving without her.
Onsuz ayrılmayacağım
I'm not leaving without her.
O olmadan gitmiyorum!
I'm not leaving without her.
O olmadan gitmiyorum.
I'm not leaving without her.
Onu olmadan terk etmiyorum.
I do that, but we're not leaving North Korea without her.
Yapmışım ama Kuzey Kore'den o kız olmadan ayrılmıyoruz.
Sorry, Merlin, I'm not leaving without her.
Üzgünüm Merlin. Onu almadan bir yere gitmiyorum.
- I'm not leaving without her.
- Onsuz gitmem.
I'm not leaving without her.
Onsuz biyere gitmiyorum.
- No, I'm not leaving here without her.
- Hayır, buradan onsuz gitmem.
I-I'm not leaving without her.
Onu almadan dönmeyeceğim.
I'm not leaving L.A. without her, unless it's in a body bag.
Ceset torbasında olmadığı sürece onsuz LA'den ayrılmam.
I'm not leaving without her.
O olmadan, buradan gidemem.
I'm not leaving without her.
Onsuz gitmiyorum.
I'm not leaving without her.
O olmadan gitmem.
I'm not leaving without her.
Kadını almadan gitmem.
I'm not leaving this place without her.
Buradan onsuz ayrılmayacağım.
- No nope no no no. - Look, I'm not leaving without her.
Hayir hayir.
I'm not leaving without her.
Onu almadan bir yere gitmem.
Well it's fine, but I'm not leaving here without her.
Ne olursa olsun. O olmadan hiçbir yere gitmiyorum.
I'm not leaving here without her.
Onsuz buradan ayrılmayacağım.
No, I'm not leaving without her.
Hayır, annem olmadan gitmiyorum.
I'm not leaving this city without her.
Onu almadan bu şehirden ayrılmayacağım.
Wherever we are, we have to find a way out... and I'm not leaving without Trish or Ward.
Biz her neredeysek, bir çıkış yolu bulmamız lâzım. Ve ben, Trish ve Ward'u da bulmadan gitmeyeceğim.
I'm not leaving without my mom! You've got to find her!
Gidip onu bulmak zorundasınız!
I'm not leaving without her!
Onsuz bir yere gitmiyorum!
I'm not leaving without her.
Onsuz hiçbir yere gitmiyorum.
I'm not leaving here without her.
Onsuz buradan gitmiyorum.
I'm not leaving without her.
Onsuz gitmeyeceğim.
Well, I'm not leaving without her.
O zaman onsuz gitmiyorum ben de.