English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'm ready to work

I'm ready to work translate Turkish

199 parallel translation
- Then I'll be ready to work.
- Sonra işe hazır olacağım.
I'm ready to give my life to protect the great work we have done.
Başardığımız muazzam şeyleri korumak için canımı feda etmeye hazırım.
Architect, I understand that you're ready to start work on the inner labyrinth the secret part of my tomb.
Mimar, mezarımın gizli bölümü olan labirent için çalışmaya başlamaya hazır olduğun haberini aldım.
I'm not ready to show my work to Mauve.
Resimlerimi Mauve'a göstermeye hazır değilim.
I have to get ready and go to work.
Çünkü iş için hazırlanmam lazım.
This is public property, so normally you wouldn't get anything, but after all your hard work, I'm ready to pay you.
Burası kamu malı, yani hiçbir şey alamazsın. Gerçi bu kadar zor işte çalıştığın için sana ücret ödemeye hazırım.
Lulu', they're two new employees... the day after tomorrow I want them ready to work.
Lulu, iki yeni işçi. Yarına kadar işi kapmış olsunlar, tamam mı?
A guy I met is introducing me to the head of a ready-to-wear store who might be able to give me work.
Bir tanıdığım, beni bir hazır giyim mağazasının sahibiyle tanıştıracak. Yeni işyerim orası olabilir.
I'm sort of ready to go back to work.
İşbaşı yapmaya hazır sayılırım.
MAN, I GUESS IT'S TIME FOR ME TO GET READY AND GO TO WORK.
Adamım, sanırım hazırlanıp işe gitme vaktim geldi.
I said yeah, yeah, yeah. I got to get ready for work.
Umarım bir şeylere mani olmuyoruzdur.
I got to get ready for work.
İş için hazırlanmam lazım.
I have to get ready for work.
İşe gitmek için hazırlanmalıyım.
I've got to get ready for work.
İşe gitmek için hazırlanmalıyım.
Now... are you ready to work and do what I tell you?
Şimdi çalışmaya ve sana ne söylersem onu yapmaya hazır mısın?
Here I am, ready to charge forth in pursuit of my destiny and I can't get time off work to do it.
Kaderimi değiştirmeye hazırım... ama bunu yapmak için izin alamıyorum.
- And, uh, you know, I'm ready to work.
- Ve, bilirsin, çalışmaya hazırım.
I'm ready to work.
Ben hazırım.
If you're asking, Peter, I'm not ready to come back to work yet.
Eğer gelmemi istiyorsan, Peter, henüz işe geri dönmek için hazır değilim.
I'm ready to get to work on those analyses.
O analizler üzerinde çalışmaya hazırım.
Good work, Tom, but I'm not quite ready to start a mutiny.
İyi iş, Tom, ama ben bir isyan için hazır değilim.
I've got to get ready to go to work.
İş için hazırlanmalıyım.
I got to get ready for work.
İşe hazırlanmalıyım.
I'm ready to work hard... and when I put my mind to something, I go all the way.
Çok çalışmaya hazırım ve kafamı bir şeye taktım mı, sonuna kadar giderim.
I'm always ready to work some dark mojo.
Kara büyüler yapmaya her zaman hazırımdır.
I'M READY TO WORK THROUGH WHATEVER IT IS THAT WE NEED TO WORK THROUGH.
Çünkü sorun her neyse ben üstünde düşünmeye hazırım.
I am totally ready to come back to work.
İşe geri dönmeye kesinlikle hazırım.
I'm getting ready to go to work.
İşe gitmek için hazırlanmam gerek.
Then when I'm ready here, you'll cut it again... and I'll go to work here.
Sonra ben buraya geldiğimde, tekrar keseceksin... ve ben burada çalışmaya gideceğim.
I got to get back to work and... looks like your truck is ready.
İşe geri dönmek zorundayım ve görünüşe göre araban hazır.
I can assure you, I'm ready, willing and more than able to return to work.
Ama seni temin ederim, işe dönmeye istekli ve hazırım. - Ne kadarlığına?
I secured us the classroom to work tomorrow and Sunday... so that by Monday, we'll be ready.
Çalışmak için yarın ve pazar günü, sınıfı bize ayırdım. Pazartesiye kadar hazır olacağız.
I'm ready to work in an office like this.
Ben böyle bir ofiste çalışmaya hazırım.
I have to be ready for rounds, take care of my patients, I have scut work and research papers due.
Her gün viziteye hazırlanmalıyım, hastalarımla ilgilenmeliyim, araştırma makaleleri yazmalıyım, lüzumsuz işler de cabası.
I'm ready to work.
İşe başlamaya hazırım.
All right, I ask for you Wholly act the good ready Get to work at all times
pekala geri kalanlara gelince... ketchum, burada işe yarayabilecek bazı oyuncaklarımız var.
I'm ready to get back to work.
İşe dönmeye hazırım.
So I'm fully on board, ready to work in any menial capacity you may need me.
O yüzden buradayım ve benden istediğin her lüzumsuz işi yapmaya hazırım.
I think I'll take a shower and get ready to work.
Sanırım duş alıp işe hazırlanacağım.
Tell him I'm ready to go back to work.
İşe dönmeye hazır olduğumu söyleyeceğim.
I want you cheerful and ready to help me with my work or i don't want you coming the fuck out!
Neşeli olmanı ve işimde bana yardım etmeni istiyorum. Yoksa o odadan çıkmanı istemiyorum!
I got to get ready for work.
İş için hazırlanmalıyım.
I'll be back Monday, ready to work.
Pazartesi işe hazır bir durumda buradayım.
I was going to come home, get some rest, then come back refreshed and ready to work on a solution, but an hour ago, it hit me, like Archimedes in the bathtub- -
Eve gidip biraz dinlendikten sonra zihnim açık hâlde gelince bir çözüm üzerinde çalışmaya hazırlanacaktım ama bir saat önce, aklıma geldi, aynı Arşimed'e hamamda olduğu gibi. Buldum!
I'm ready to work at it.
Bunun için çabalamaya hazırım.
I've got two hands, I'm ready to work.
Bende de iki el var. Çalışmaya hazırım.
I'm ready to work.
Çalismaya hazirim.
I'm ready to work.
Çalışmaya hazırım.
Nothing. I, um... I'm just getting ready to go out back to work.
Ben, um... iş için hazırlanıyorum.
Oh, I'm ready to work.
Oh, çalışmaya hazırım.
I'm more than ready to work murders for you, Mr. Bond.
Sizin için cinayetlerde çalışmayı çok isterim Mr. Bond.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]