I'm really grateful translate Turkish
165 parallel translation
You told me that you weren't going to believe anything and just going to ignore me. But I'm really grateful for the help you gave me.
Bana inanmayıp önemsemediğini söylesen de yardım ettiğin için teşekkürler.
- I'm really very grateful to you both.
- İkinize de minnettarım, gerçekten.
I'm really grateful you came back.
Döndüğünüz için gerçekten minnettarım.
You've been wonderful, Todd. And I'm grateful. Really, I am.
Sen harika biri oldun Tom, ve sana minnettarım, fakat duygularıma engel olamıyorum.
I'm grateful to you, for letting me massage the shoulders of such a strong Samurai. Really?
Gerçekten mi?
I'm really very grateful.
Size öyle minnettarım ki.
I'm really grateful.
Gerçekten minnettarım.
Bob, I'm really grateful for all this. You know that.
Bob, yaptıkların için minnetarım.
I'm really grateful to you but I prefer to stay at the hotel.
Sana minnettarım ama otelde kalmayı tercih ederim.
Mr Ferguson, I'm really grateful to you for your hospitality and everything, but my line of work is none of your damn business.
Misafirperverliğiniz ve her şey için gerçekten teşekkür ederim, fakat ne iş yaptığım sizi hiç ilgilendirmez!
- I'm really grateful.
- Gerçekten sana minnettarım.
I really feel too grateful to you for these sentiments.
Bu duygularınıza minnettarım.
Send that along when it comes. I'm really grateful.
Telefon faturası geldiğinde bana yollarsın.
I guess I haven't really been very grateful, have I?
Sanırım size duyduğum minnettarlığı pek gösteremedim, değil mi?
I'm really grateful.
Sana minnettarım.
But more than that, I'm really grateful to all the teachers, friends, and family members who have supported and helped me over the years.
Dahası, yıllar boyu beni destekleyen öğretmenlerime arkadaşlarıma ve aileme minnettarım.
I'm really grateful. And, speaking while presuming upon your character, I like Your Excellency Bucock, too.
navigasyon işaretlerimizden oluruz.
I'm really very grateful.
- Gerçekten çok minnettarım.
My dad thinks I'm at a Grateful Dead concert... and he'd be really upset if he knew I wasn't.
Babam Grateful Dead konserinde olduğumu düşünüyor orada olmadığımı öğrenirse çok üzülür.
I really am very grateful for all you've done, Quark.
Gerçekten yaptığın her şey için çok minnettarım, Quark.
I really am grateful for everything you're trying to do for me.
Benim için yapmaya çalıştığın şeyler için minnettarım.
We don't agree on anything, but he's sacrificed so much for me, I'm really grateful.
Hayır. Çoğu şeyi kabul etmese de benim iyiliğim için çabaladığını biliyorum. Bu yüzden de minnettarım.
Yes. And I'm really grateful.
Evet... ve ben gerçekten minnettarım.
If you could show up tomorrow morning, I'd be really grateful.
Yarın sabah gelirsen sana minnettar kalırım.
I'm sorry to bug you about this, But I'd be really grateful If we could talk with Van soon.
Seni ikide bir zorlamak istemiyorum ama Van'le konuşsak çok iyi olacak.
Excuse me, Uncle, I'm really grateful for the offer, but I enjoy my job as public prosecutor.
Affedersiniz, teklif için gerçekten minnettarım, ama halk savcısı olarak çalışmayı seviyorum.
I'm just really grateful to you for throwing me the sale and everything.
Bu satış için beni öne çıkarmandan dolayı sana minnettar olduğumu söylemek istedim.
I'm really grateful, doc.
Gerçekten minnettarım doktor.
- And I am really grateful.
- Ve gerçekten minnettarım.
I'm really, really grateful.
Sana gerçekten ama gerçekten minnettarım.
I'M REALLY GRATEFUL.
Çok memnunum.
So I'm-I'm sorry that I wasn't really surprised, but I'm still very grateful that you all came, and I'm especially grateful to Ray'cause of all the work he did.
Gerçekten şaşırmadığım için özür dilerim ama geldiğiniz için hepinize minnettarım. Bu kadar zahmete girdiği için özellikle Ray'e minnettarım.
I'm really, really grateful.
Sonsuz teşekkürler.
I'm really grateful that you came. You didn't have to.
Gelmene minnettarım Gelmek zorunda değildin.
So I was, um, wondering ; and I know this is a really huge favour for which I'd be eternally grateful ; if, uh, I could use your place, just for an hour?
Merak ediyordum da, biliyorum bu çok büyük bir iyilik, ki bu yüzden sana minnettar kalırım, daireni bir saatliğine kullanabilir miyim?
I'm really grateful.
Herkese çok teşekkür ederim.
I know we haven't always got on, but... I'm really grateful for all your help. I couldn't have done any of this without you.
Her zaman anlaşamasak da yardımların için sana minnettarım.
I'm really grateful.
Gerçekten çok minnettarım.
I never told you this, but I'm really grateful to you.
Bunu sana hiç söylememiştim ama, sana minnet borçluyum.
I really am grateful for everything you're doing for me.
Benim için yaptığın her şeye gerçekten çok minnettarım.
So, I just wanted to tell you... that I'm really grateful to you for jumping in like this.
Bu şekilde olaya el koyduğun için minnettar olduğumu söylemek istedim.
Leon, I'm really grateful for everything you did.
Leon, yaptıklarına gerçekten müteşekkirim.
And I for one I'm really grateful that he didn't.
Ve öldürmediği için de gerçekten çok müteşekkirim.
I'm grateful for the opportunity, guys, but I can't really... endorse anything that I haven't had a hand in personally making.
Sunduğunuz fırsat için müteşekkirim çocuklar ama ben kendi çabamla kazanmadığım hiçbir şeyi kabul edemem.
I'm very grateful for the opportunity. But I really don't want to... endorse anything that I haven't had a hand in making myself. - Oh.
Sunduğunuz fırsat için müteşekkirim, ama kendi çabamla kazanmadığım hiçbir şeyi kabul edemem.
I'd be really grateful.
Gerçekten minnettar kalırım.
Michael, I'm grateful for this, I really am, but I've made it a point to keep my nose clean ever since I walked into this place.
Michael, bunun için gerçekten minnettarım, ama ben başımı belaya sokmamaya kararlıyım.
I'm really grateful.
Gerçekten müteşekkirim.
I really am grateful, but...
Son derece minnettarım, ama...
Well, I'm really grateful.
Geliyorum.
That paperwork took, well, forever, but I'm all done with it now and can I just say how really grateful I am to be back?
Evrak işleri çok uzun sürdü ama hepsi bitti ve ve döndüğüm için ne kadar minnettar olduğumu anlatamam.
i'm really sorry 2069
i'm really good at it 17
i'm really sorry to hear that 26
i'm really tired 107
i'm really happy 47
i'm really busy 47
i'm really busy right now 18
i'm really happy for you 111
i'm really nervous 48
i'm really thirsty 21
i'm really good at it 17
i'm really sorry to hear that 26
i'm really tired 107
i'm really happy 47
i'm really busy 47
i'm really busy right now 18
i'm really happy for you 111
i'm really nervous 48
i'm really thirsty 21