English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'm so confused

I'm so confused translate Turkish

407 parallel translation
So if Minjoo comes from here to there... I hope she doesn't get confused.
Min-joo dışarı çıkınca bagajı açacağım.
I'm so confused.
Kafam çok karıştı.
" And I was so miserable and confused I had to do something.
" Kafam karışmıştı, öyle berbat haldeydim ki, bir şeyler yapmalıydım.
I'm so confused, I don't know where to begin.
Aklım çok karıştı. Nereden başlayacağımı bilmiyorum.
I'm so confused.
Kafam karışık.
I'm confused myself. Never have seen so many cops.
Benim de kafam karıştı, hiç bu kadar polis görmemiştim.
- OH, I BEG YOUR PARDON. I'M SO CONFUSED.
Kusura bakmayın, kafam çok karışık.
I'm so confused.
Kafam çok karışık.
I'm so confused.
Kafam çok karıştı
I'm so frightened and confused.
Çok korkuyorum ve kafam çok karışık.
Dave, I've been so confused and troubled and now I'm not anymore.
Dave, kafam o kadar çok karman çormandı ki ama artık öyle değil.
And I was so confused that I...
Çok şaşırmıştım benim...
You just put her there to get me all excited and confused so I'd make the wrong decision.
Onu oraya heyecanlanayım,.. ... kafam karışsın da, yanlış karar vereyim diye koydun.
I'm just so confused by this whole thing.
Kafam çok karışık sadece, o kadar.
of failing physical and mental condition. So I'm a little confused.
Bu yüzden kafam biraz karıştı.
I'm so confused
Kafam karıştı
For you it's all so clear and simple, but I'm confused
Senin için her şey basit ve kolay, ancak benim kafam karışık.
I'm so confused.
Kafam çok karışmıştı...
I'm so confused!
Kafam çok karışık.
I'm so confused.
Aklım çok karışık.
I've been so confused and so alone.
Kafam çok karışıktı ve çok yalnızdım.
But I'm so confused.
Fakat kafam çok karışık.
So I said : " Sister, please, anybody could've been confused... Hell Mary, Proud Mary and besides, I do very good Tina Turner.
öyleyse dedim ki : " kardeşim, lütfen, şaşıran var mı... cehennem Mary, gururlu Mary and dışında, çok güzel Tina Turner taklidi yaparım.
Sometimes, God, I'm so confused.
Tanrım, bazen aklım çok karışıyor.
I don't know what's wrong with her. I'm so confused. She usually isn't like this.
Her zaman böyle değildir.
You don't mind if I tape this just so no one gets confused about what was said?
Umarım bunu teybe kaydetmemin mahzuru yoktur sadece ne konuşulduğu hakkında kimsenin karışıklığa düşmemesi için?
I tried to talk to her but she was so confused I couldn't understand what she was saying.
Ona anlatmaya çalıştım fakat kafası çok karışıktı. Ne söylediğini anlayamadım
Topper, I'm so confused.
Topper, kafam çok karışık.
So if you get confused, simply say either "How about that market?" "Damned Democrats" or "Punish me, I've been very, very bad."
Kafan karışırsa şunlardan birini söyle ;... "Piyasanın durumuna ne diyorsunuz?" "Kahrolası Demokratlar",.. ... veya "Cezalandır beni, çok yaramazlık yaptım."
I don't know if it is or not. I'm so confused.
- Parola bu muydu, değil miydi bilmiyorum, kafam karıştı.
I'm so... confused and... relieved.
Sadece kafam çok karıştı ve... rahatladım.
So, Miss McQuean, I'm a little confused.
Evet, Bayan McQuean, biraz kafam karıştı.
I'm feeling so confused oh, love of my life
Çok kafam karışmış hissediyorum. Ah, hayatımın aşkı.
I'm feeling so confused and I go over the walls which lead to your doors
Çok kafam karışmış hissediyorum. Ve duvarları aşıyorum... Senin kapılarına çıkan duvarları...
And then I was crying, so confused if I was crying because I was never gonna see her again or never gonna see you again....
Sonra ağlamaya başladım, onu bir daha göremeyeceğim.. .. için mi ağlıyordum, yoksa seni mi?
But I'm talking about the same kind of work, the same style... so people can recognize it and don't get confused, you know?
Ama hep aynı işten, aynı tarz işlerden bahsediyorum... böylece insanlar seni fark eder ve kafaları karışmaz.
I am so bewildered and confused that I cannot fully enjoy my good fortune.
Öyle şaşkınım ve kafam karışık ki iyi talihimin tadını çıkartamıyorum.
I'm just still so confused from that train wreck.
Hayır. Tren kazası yüzünden hâlâ şoktayım.
Oh, I'm so confused.
Aklım karıştı.
This thing with my father has been so hard for me. I just have been so confused about what to do with him.
Babamın yaşadığı bu şeyler benim için o kadar zor ki kafam öylesine karışık ki ne yapacağımı bildiğimi bile söyleyemem.
I ´ m so confused, I can ´ t get anything right.
Şu anda kafam çok karışmış durumda.
Oh, I'm so confused.
Kafam karıştı.
I'm so confused as to what we've been doing so far.
Şimdiye kadar yaptığımız şey neydi kafam karıştı bak.
Now I'm so confused. I'm living with Roy, and I don't know how to break it off with him.
Roy ile yaşıyorum ve ondan nasıl ayrılırım bilmiyorum.
Oh Ugly Bob, I'm so confused.
Çok şaşkınım Çirkin Bob.
I have taken all those warm, grateful emotions and confused them with feelings for you, so now I am under the delusion that I am in love with you.
Tüm o sıcak, şükran dolu duyguları, senin için hissettiğim şeylerle karıştırıyorum ve böylece, bir yanılsamaya kapılıyorum. Sana aşıkmışım gibi.
I'm so confused.
Kafam çok karışık. Tut bak!
I'm just so confused.
- Kafam çok karıştı.
Some people do, so I'm somewhat confused on that level.
Bazı insanlara her şeye sahip, o yüzden kafam karışıyor.
I'm so confused.
Kafam karıştı.
I'm so confused.
Benim kafam karıştı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]