English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I'm sorry about him

I'm sorry about him translate Turkish

116 parallel translation
I'm sorry this has happened to you, Constance. I felt like warning you about him, but I wasn't certain.
Böyle olduğu için üzgünüm, Constance seni onun hakkında uyarmayı düşünmüştüm ama emin olamadım.
I'm sorry about it, because I have brought him a package, and now...
Buna üzüldüm, çünkü ona bir paket getirmiştim, oysa şimdi...
Would you please tell him that I'm sorry about his nose.
Burnuna vurduğum için özür dilediğimi söyler misiniz ona lütfen?
- I didn't know him but I'm sorry about your husband, Mrs. Stoner.
- Onu tanımıyordum ama kocanız için üzüldüm Bayan Stoner.
Hoss, I got to see him and tell him I'm sorry about all that back there.
Hoss, onu görüp olanlar için özür dilemem gerek.
- Left him. - I'm sorry about your boy.
- Onu bırakıp gitmişler.
Tell Spencer I'm sorry about last night and I shouldn't have kicked him out.
Spencer'a söyle geçen gece için üzgünüm ve onu kovmamalıydım.
I will keep him in the house and I'm sorry about blanking on your name.
Onu evde tutacağım ve adını hatırlayamadığım için de üzgünüm.
Could you tell Louis one day that I love him, and that I'm sorry about things?
Günün birinde Louis'e onu sevdiğimi ve olanlar için üzgün olduğumu söyler misin?
I'm sorry, it's just I feel so guilty about my dad, but I feel like if I help him it hurts you, and I don't want to hurt you, I love you.
Üzgünüm, sadece kendimi babam konusunda biraz suçlu hissediyorum. Ama sanki ona yardım edersem seni inciteceğimi düşünüyorum ve seni kırmak istemiyorum, seni seviyorum.
I'm sorry about your brother... but I did- - I did not kill him.
Kardeşin için üzgünüm ama onu ben öldürmedim.
I'm sorry about him, Mr Shah, he's, um...
Onun kusuruna bakmayın Bay Shah o, hımm..
I'm sorry about him kicking the nurse.
Hemşireyi tekmelediği için özür dilerim.
I'm sorry for what I said about Harry. calling him a bastard.
Harry hakkında söylediklerim için özür dilerim.
I'm sorry about your father, but I didn't kill him.
Bu yasalarla ilgili değil, bu hayatla ilgili.
I know it's asking a lot, but if you could get him to realize that I'm not in New York to say I'm sorry, or to get him to return my phone calls, I'm here... because I'm... I'm worried about him.
- Çok şey istediğimi biliyorum ama eğer özür dilemek için New York'a gelmediğimi ya da beni aramasını sağlamaya çalışmadığımı, onun için endişelendiğim için burada olduğumu anlamasını sağlamanı istiyorum.
I'm sorry, Carm, can we not talk about him?
Kusura bakma Carm, ondan bahsetmesek olmaz mı?
I'm sorry about your father, but he got what was coming to him.
Baban için üzgünüm, ama o neyin geldiğini biliyordu.
I'm sorry to hear about him, man.
Başın sağ olsun dostum.
Sorry to harp on about this, but that makes him Mr Tonay and I'm just Tony.
Bunu söylediğim için üzgünüm ama o Bay Tonay... -.. bense sadece Tony'im.
I'm sorry about him.
Onun kusuruna bakmayın.
I'm sorry about your father, Clark, but I'm afraid I can't represent him.
Baban için üzgünüm Clark, ama korkarım onu temsil edemem.
I'm sorry that I lied to you about dating Jason... but you can't destroy him like this.
Jason'la çıkmam konusunda yalan söylediğim için üzgünüm. Ama onu bu şekilde mahvedemezsin.
I don't remember Goodwin, and I'm really sorry about whatever happened to him, but I don't care.
Goodwin'i hatırlamıyorum ve başına ne geldiyse gerçekten üzgünüm, ama bu umurumda değil.
I just want to say I'm sorry for what I said about Tad. If you love him, I'm sure he must be a wonderful person,
Tad hakkında söylediklerim için özür dilemek istiyorum.
About 50 dollars. I'll pay him back. I'm sorry.
50 dolar falan, ben size dönünce para öderim
I'm sorry, I'm just worried about him.
Özür dilerim, ben sadece onun hakkında endişeliyim duyuyorum.
Yeah, I can't believe I'm about to say this, but I feel sorry for him.
Evet. Bunu söylediğime inanamıyorum ama ona acıdım.
Sorry, I was wrong about him being depressed.
Üzgünüm, depresyonda olduğu konusunda yanıldım.
Look, I'm sorry about what happened to him.I am.
Bakın, Matt'e olanlara üzüldüm. Gerçekten.
I'm sorry, but we can't lie to him about his test results.
- Sonuçlar hakkında yalan söyleyemeyiz.
I'm sorry. I was actually thinking about letting him take a test anyways.
Üzgünüm ben gerçekten ona bir sınav uygulamayı düşünüyordum.
I'm sorry about him.
Onun için üzgünüm.
I'm sorry about him.
Kusuruna bakma.
When you were a kid, I ran over him, and I told you he ran away. I'm sorry about that.
Sen daha çocukken, onu arabayla ezdim ve sana kaçtığını söyledim.
Oh, if you see my daddy's ghost, please tell him I'm sorry I had to tell such a tall tale about him.
Eğer babamın hayaletini görürsen, lütfen ona, hakkında bir masal anlatmak zorunda kaldığım için özürlerimi ilet.
Tell him, "I'm sorry. I'm not up to it... " and I feel like hell about it.
Ona, üzgün olduğunu ve bunu kaldıramayacağını bu konuda kendini çok kötü hissettiğini söyle.
I'm very sorry about your father, but... - I'm sure he'd have... - Don't think for him!
Baban için üzgünüm ama eminim o da devam- -
Tell him that I'm very sorry about this.
Ona bu durum için üzgün olduğumu söyle.
- and I'm sorry, Rebecca. - Well, talk to him about what? Nothing, Mom.
Onu bulduğun için seviniyorum.
You know, I am sorry about his ankle, but in the last hour I have fetched him beers, I have made him a sandwich, I fluffed his pillows and tracked down the phone number for Frito-Lay.
Bak, ayak bileğine üzüldüm ama son bir saat içerisinde ona bira üstüne bira getirdim bir sandviç yaptım, yastığını kabarttım ve bir cips üreticisinin telefon numarasını buldum.
The truth is, um, I like Brian and I didn't want my hormones making decisions for me with him or with you the other night, which I'm really sorry about.
İşin doğrusu, Brian'dan hoşlanıyorum ama hormonlarımın, onunla ya da geçen geceki gibi seninle ilgili olarak bana bir şeyler yaptırmasını istemiyorum.
I'm sorry about telling him about the Jillian thing.
Jillian hakkında söylediklerim için üzgünüm.
I'm sorry, I did not want about him.
Üzgünüm, öyle demek istememiştim.
I'm sorry, but there's just something weird about the way you talk about him.
Özür dilerim, ama onun hakkında konuşma şeklinde bir gariplik var.
By the way, I'm sorry about him.
Bu arada onun kusuruna bakma.
Vanessa, I'm really sorry about him.
Vanessa, senden onun için özür diliyorum.
I'm-I'm sorry about him.
Onun adına özür dilerim.
All right, I'm sorry about him.
Tamam, onun adına özür dilerim.
I'm sorry about him.
Onun adına özür dilerim.
I'm sorry about him, dude. I -
Onun adına özür dilerim kanka, ben...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]